Not: sanırım Elizabeth Rogers'ı buldum. Aklımda tam olarak buydu siz saha farklı hayal ettiyseniz tamamen size kalmış ama bir karakter isteyenler için benim aklımdaki tam olarak şu:
saç rengi siyahtı ama böyle daha güzel oldu ne dersiniz?
E.R.
"Teşekkür ederim Malfoy." Dedim kollarımı ona sarmışken. Bir anda ne değişmişti nasıl konuşmuştum bilmiyordum. Kendime tam gelememiştim bundan emindim ama daha iyiydim. Daha Babamla görüşecektim. Profesörlerle... Yapacak tonla yükümlülüğüm vardı aslında kaçmak işime geliyordu.
Birbirimizden ayrıldığımızda onun yüzüne baktım. Yanakları al gibiydi. Bu hali çok tatlı duruyordu aslında.
"Sanırım yürüyüş yapmayacağız." Dedim gülerek. "Ve Malfoy lütfen kimseye şu an konuştuğumu söyleme. Kendim halletmeliyim." Dedim.
O da benim gibi gülümsediğinde için rahatlamıştı. "Söylemem merak etme." Dedi.
Yürüyüş iptal olunca o odasına geçmiş ben ise kahvaltı için hazırlanmış okul üniformalarımı giymiştim. Bir şeyleri yoluna koyacak olmanın heyecanı ama bir o kadar da korkusu her yanımı sarmıştı sanki. Aynanın karşısında son değişikliklerimi de yaptığımda hazır olduğumu anladım.
Ve kapıyı açtım koridora adımımı attım. Farklı hissediyor muydum? Hayır. Hadi Elizabeth adım atman gerekiyordu zaten. Slytherin Ortak salonuna indim. Kimse yoktu. Bu iyiye işaret. Koridora çıktım ve ortak salona ilerlemeye başladım. Kapının önüne geldiğimde içeriye baktım. Arkadaşlarım yine bir arada oturmuşlar sohbet ediyorlardı. Onları dinlemekle geçen birkaç günün ardından bir şeyler demek istiyordum ama önce yanına gitmek istediğim kişiyi aradı gözlerim.
Matt ileride arkadaşlarımdan uzak tek başına oturmuş önündeki Kağıdı okuyordu. Ciddi duruşuyla çok sert gözüküyordu. Çenesini kasmış kalkarını çatmıştı. Hafifçe gülümsedim bu haline. Adımlarım ona doğru hareket etmeye başlamıştı bile. Masaya vardığımda yanına oturdum. Anında bakışları beni bulduğunda gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OBLİVİATE | Draco Malfoy
Fanfiction"Yapamam sana bunu yapamam." Diye titrek bir şekilde ona baktım. "Bize bunu yapamam lütfen isteme benden böyle bir şey." Ben ki evrenin en güçlü cadısı olan ben bir çocuğun karşısında tüm gücümü yitiriyordum. "Yapmazsan zihnime girecekler. Önce ben...