Selamlaar <3
Bölümleri okuyorsanız önce oy vermeyi, sonra satır içlerinde yorum yapmayı unutmayın lütfen. Hepinize keyifli okumalar.
Bölüm Şarkısı: Regard, Ride It
BÖLÜM. 6: "KİLİTLİ"
•MİRAY•Hüzünlü bir melek.
Evet, karavanı park ettiğimiz koydan yürüme mesafesiyle on dakikalık uzaklıkta olan mekâna girmeden önce Doğukan'ın bana taktığı isim tam olarak buydu. Ancak hüzünlü bir melek olmak istemediğimi, onunla ikişer bardak dikleyip üstüne saatimi ona emanet ederken yeterince göstermiştim. İçimi yiyip bitiren kaygılarımdan kurtulmanın en kolay yolu gevşemek ve az düşünmekti. Bunu ise bana sağlayabilen en kolay şey genelde alkol olmuştu. Buna rağmen sırf her kaygılandığımda alkole koşup kendimi bir alkolik yapmamak için oldukça çaba sarf ediyor ve dikkatli davranıyordum.
Bu sefer ise dikkatli davranmama gerek yoktu. Hâlâ arabalarına bindiğim bu yabancılara güvenmiyordum ama güvenmediğimi sürekli düşünerek içten içe kendimi çürümeye mahkûm bırakmak da istemiyordum.
"Gidiyoruz, parti meleği."
Doğukan beni çıplak kolumdan rahatsız edici olmayan kibar bir hareketle kavradığında kulaklarıma ilişen sözler tamamı buğulu aklımı cezbetmişti. "Parti meleği mi?" diye sordum merakla. "Hani hüzünlü bir melektim?"
"O sarhoş olmandan önceydi. Şimdi içinden çıkan şeye hayran kaldım."
Geldiğimiz andan itibaren içmeye başlamış ve bu etkisini gösterene kadar kenarda dikilmiştim. Daha sonra kendimi, şarkılar her ne kadar kötü olursa olsun dans etmeye kaptırmıştım. "Sence de şarkıları çok kötü değil miydi?" diye sordum sol tarafımdan yürüyen Doğukan'a. Beni mekândan çıkarmıştı, burnuma artık dolu dolu ter kokusu gelmiyordu. "Yani bu insanlar hiç Rihanna dinlememiş mi?"
"Haklısın, şarkılar daha güzel olabilirdi." Bizi dışarıda beklediklerini henüz kavrayabildiğim Gülşin, Onur ve Tolga'yla göz göze geldiğimde dudaklarımda sebepsiz bir gülümseme oluştu. Aslında bu şey gerçekten eğlenceliydi. İçip eğleniyor, farklı şehre gidip yine aynı şeyleri yapıyorlardı. Belki bu tatil benim için de tam olarak böyle geçebilirdi ama ne yazık ki belaları üstüme çekip durmuştum.
"Ama benim tatilim böyle geçmezdi," diyerek kendi içimden geçenlere bir cevap verdim. Doğukan'ın kolumu tutan elinden kurtulmuştum de önden ilerleyen Onur'u takip ediyordum. Gülşin ne kadar içmişti bilmiyordum ama kendini Onur'a taşıtmayı başarabilmişti. "Arkadaşımla eğlenirdik ama sevgilisi beni hiç sevmiyor." Nükseden bir hüzünle burnumu çektim. "Bana üçüncü tekerlek dedi. Tolga da duydu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZ DALGALARI ve KUM TANELERİ
Teen Fiction"Tüm gece hüzünlü bir melek gibi burada takılmana izin verecek değilim." Hiç tökezlemeden ayağa kalktı, sol elini koluma yerleştirip beni çekti ve yanında dikilmeme sebep oldu. Boyu en az benimkinden on beş santim daha uzundu. "Hüzünlü bir melek m...