"Tüm gece hüzünlü bir melek gibi burada takılmana izin verecek değilim."
Hiç tökezlemeden ayağa kalktı, sol elini koluma yerleştirip beni çekti ve yanında dikilmeme sebep oldu. Boyu en az benimkinden on beş santim daha uzundu.
"Hüzünlü bir melek m...
Hepinize keyifli okumalar. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Bölüm Şarkısı; Ed Sheeran, Make It Rain
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BÖLÜM. 21: "VEDASIZ" •MİRAY•
Bana sunulan hayat en başından beridir sıkı çalışıp karşılığını almam üzerine kurulmuştu. Çok ders çalışırdım fakat başarılı olurdum, gecemi gündüzüme katarak çabalardım fakat günün sonunda elimde kendimle övünebileceğim o şeyi kazanmış olurdum. Babam beni bu şekilde yetiştirmişti. Çabalarımın asla hayal kırıklığına uğratmayacağını söylemişti ve babam haklıydı.
Gönlümün gizliden gizliye yaralı olduğu konu hakkında babam bana asla yalan söylememişti.
Ben hedeflerim için gözyaşı dökerken bile yalana maruz kalmamıştım.
Şimdi ise daha bir haftadır tanıdığım adamın, aslında hiç de tanımadığım biri çıkmasını öğreniyordum. Bu, duygusal ilişkilerimde ikinci aldatılışımdı ve ben beni aldatan sevgilimden sonra bir daha bu kerizliği yapmayacağıma ant içmiştim.
Yine aynı şeyi yaşıyordum.
"Miray."
Doğukan'ın sesini duyduğumda gözlerim, onunla göz göze geldiğim o andan itibaren dolu durumdaydı. İçleri çoğu zaman parlayan fakat asla acısını da saklayamayan o yeşil gözler artık bana yabancıydı. Kahkahalar attığım, yıldızların altında ve kumların üzerinde sarılarak uyuduğum, öptüğüm, seviştiğim adam karşımdaki miydi? Bana hayatı hakkında tereddüt etmeden yalanlar söyleyen, bu şekilde gereksiz bir çaba içerisinde gözümü boyayan, onu tanıdığımı sanmasını sağlayan adam mı?
Doğukan hiçbir zaman sandığım adam olmamıştı.
"Neden?"
Dudaklarımdan çıkan tek şey bu olmuştu. Duyacağım şeylerin hiçbir anlamı yoktu fakat belki ona olan hislerim, bir kez daha gözlerimi örter ve bana söyleyeceği her neyse ona inanırdım. Kalbimin derinliklerinde onun tarafından ikinci kez kandırılmanın ne kadar gurursuz ve aptal bir davranış olacağını biliyordum fakat bunu tüm hücrelerimle kabul edebilmekten acizdim.
Doğukan beni bir kez daha kandırsın ve ona inanayım isteyecek kadar aptaldım.
Bu kadar aptal olacak kadar onu sevmiştim.
"Sana her şeyi anlatacağım," dedi ciddiyetle. Vücudunu tamamen bana çevirmiş, dakikalardır benden sakındığı gözlerini gözlerime kilitlemişti. "Gerçekten çok saçma şeyler oluyor. Gel şu kenara geçelim."
