Merhabaaa <3
Keşke bölüm biriktirsem de akşam akşam bölüm atmak yerine mis gibi altıda atsam bölümümü. Neyse yapacak bir şey yok. Hepinize keyifli okumalar. <3
Bölüm Şarkısı: Puddle of Mudd, Blurry
BÖLÜM. 16: "HEDİYE"
•DOĞUKAN•Yeni bir sabaha uyandığımda bundan kesinlikle pişmandım. Tam olarak utancımdan ölüyordum. Kimsenin yüzünü görmeye cesaretim yoktu, öyle ki denizde kaybolup bir balina tarafından yenmeyi ve onun ağzında kendime yeni bir yuva kurmayı yeğlerdim.
Onur başımda dikilip beni omzumdan belki de onuncu kez dürterken, "Kalk artık," diyordu. "Kızlar bize ekmek almaya gitti. Geldiklerinde kahvaltı yapacağız."
"Dayanamam." Yüzümü bastırdığım yastıkta başımı iki yana sallamaya başladım. "Anlamıyorsun, çok korkunç bir geceydi."
Onur her ne kadar keyifli bir ses tonu olsa da durumu ciddiye aldığını belli eden bir şekilde, "Ne oldu?" diye sordu. "Kalkmadı mı? Çok içtin, normal."
"Hayır sorun o değil." Yüzümü yastıktan kaldırdım ve şiş gözlerle Onur'a baktım. Kalçasını tezgâha yaslamış, kaslı kollarını göğsünde kavuşturmuştu. "Karavana sevişmeye geldik ama birden kusmaya başladık. Korkunçtu."
Onur yüzünü buruşturarak uzun bir ıslık çaldı. "Belki Miray hatırlamıyordur," dedi bir hevesle. "Uyandığından beri bunun hakkında hiç konuşmadı çünkü."
"Öyle mi diyorsun?"
"Yani... Belki de o da utancından ölüyordur ve unutma numarası yapar. Aynısını sen de yap bence."
"Harbi mi?" Bunu kafamda biraz tarttım. Onur'dan tavsiye almak çoğu zaman mantıklı oluyordu ve bu da fena sayılmazdı. Ben her ne kadar bazı detayları hatırlıyor olsam da o benden çok daha fazla içmişti ve bakışlarında herhangi bir irade görememiştim. Yani belki gerçekten Onur'un dediği gibi hatırlamıyor olabilirdi.
"Oturup nasıl kustuğunuzu mu konuşacaksınız?"
"Hayır, asla!" Yattığım karavan yatağından kalktım ve ellerimi saçlarımdan geçirdim. "Haklısın, en iyisi unutma taklidi yapmak. Sakın konusunu açmayın ama tamam mı?"
"Ayıp ediyorsun kardeşim."
"Şaka yapmıyorum." Elimdeki yastığı ona doğru fırlattım ama henüz yeni uyanmanın verdiği kas zayıflığı ve onun dinçliği karşısında kesinlikle silahımın hiçbir gücü yoktu. "Resmen onunla yatmak için koşturdum. Hayatımın en utanç verici ânı olabilirdi. Gören de ergenliğe yeni girdim sanır."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZ DALGALARI ve KUM TANELERİ
Teen Fiction"Tüm gece hüzünlü bir melek gibi burada takılmana izin verecek değilim." Hiç tökezlemeden ayağa kalktı, sol elini koluma yerleştirip beni çekti ve yanında dikilmeme sebep oldu. Boyu en az benimkinden on beş santim daha uzundu. "Hüzünlü bir melek m...