PEKALA GENÇLİK! BU BÖLÜM MİİNNİ MİNİCİK SAPIK TİME İÇERİR. SİZİN BU ANLARA BAYILDIĞINIZI BİLİYORUM AMA YİNE DE UYARIYORUM!!!
Soo Min hızlı bir şekilde giyindikten sonra evden çıktı. Okula giderken Ae Mi'yi aradı.
"Ae Mi?"
"Soo Min... Sana bir şey söylemem gerekiyor."
"Önce ben! Jimin. Jimin buradaydı! Ben uyurken odama geldi!"
"Biliyorum."
"Ne-Nereden?"
"Çünkü ben uyandığımda kapımın önünde yatıyordu. Şuan yanımda. Okula gidiyoruz."
"Hiçbir yere gitmesine izin verme, tamam mı? Bana söz ver!"
"Söz veriyorum Soo Min. O bir suçlu değil kaçmaz. Sadece elini çabuk tut."
Soo Min hızlı bir şekilde okula koşarken bir yandan Jimin'e söyleyeceklerini düşünüyordu. Onu özlemişti. Hem de çok. Sadece bunu nasıl söylemesi gerektiğini düşünüyordu.
Okul kapısından içeri girdiğinde karşısında Zelo'yu buldu. Soo Min başını önüne eğip Zelo'yla konuştu.
"Zelo. Üzgünüm. Öyle demek istemedim."
"Onun geldiğini öğrendiğin için mi benden ayrıldın?"
"Ne? Ha-Hayır! Onun geldiğini bu sabah öğrendim!"
Zelo başını başka tarafa çevirdi.
"Okulun kayıt stüdyosunda Ae Mi ile birlikte. Yetiş de kaçmasın."
Soo Min koşmaya başladıktan sonra geri döndü ve Zelo'nun elini tuttu.
"Bun telafi edeceğim. Yine eskisi gibi iyi arkadaş olmamızı sağlayacağım!"
Zelo onun elini sert bir şekilde itip merdivenlerden indi. Soo Min ise derin bir nefes alıp kayıt stüdyosuna gitmeye başladı.
Kapının önüne geldiğinde durdu ve derin bir nefes aldı. Acaba değişmiş miydi? Yoksa hala aynı Jimin miydi? Peki davranışları? Ona eskisi gibi bakacak mıydı? Peki birbirlerinden gizliden gizliye hoşlanmaları? Gerçek bir aşka dönüp ilk korkusuz öpüşmelerini yaşayacaklar mıydı?
Soo Min kapıyı yavaşça açıp başını önüne eğdi. Kapıyı açar açmaz Jimin'in kokusu burnuna geldi. Kafasını kaldırdığında beyaz koltuğa oturmuş Jimin'i gördü. Ae Mi başını önüne eğdi ve ayağa kalktı.
"Ben sizi yalnız bırakayım."
Ae Mi çıktıktan sonra Soo Min ağır adımlarla ona doğru ilerledi. Jimin ise onu durdurdu.
"Yaklaşma."
Soo Min bu laftan aldığı darbeyle başını önüne eğdi.
Uzun bir sessizlikten sonra Jimin sözlerine devam etti.
"Bana yaklaştıkça... Sana olan özlemimi hatırlıyorum."
Soo Min yaşlı gözlerini kaldırıp Jimin'e baktı. Jimin devam etti.
"Neden gittiğim hakkında bir fikrin var mı?"
Soo Min onaylarcasına kafasını salladı.
"Çü-çünkü seni kendimden uzaklaştırdım. Dediklerimle. Seni suçlu hissettirdim."
"Anne ve babanı öldüren adamın çocuğuna, gözlerinin içine bakmanı istemedim. Çünkü o çocuğu gördükçe, nefretin artacaktı."
"Fakat geri döndün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bencil (BTS- Jimin)
FanficJimin, Soo Min'in gözlerine bakıp gülümsedi. "Çok bencilsin." Soo Min kaşlarını çattı. "Benimle nasıl böyle konuşursun?" Jimin kızın alaycı tavrına aldırış etmeden elini kızın saçında gezdirdi. "Bana sürekli surat asıyorsun. Ben senin gülüşünü görm...