Donuk Bakışlar

8.8K 566 200
                                    

Jimin okuldan içeri girerken geniş ve gösterişli kapıyı süzdü. Gülmeden edemedi.

"Sanki malikane kapısı."

Jimin bunu söylerken haklı sayılırdı. %100 bursla kazandığı okul Seul'un en zengin gençlerinin gittiği bir okuldu. Zekasının yanında müzik ve spora olan ilgisiyle de müdürün dikkatini çekmişti. 

Jimin aslında bu okula gelmek istememişti. Bunun nedeni ise kendi maddi durmunun okuldakilerle boy ölçüşemeyecek olmasıydı. Koridorda kahkaha atan, el ele tutuşan ya da sohbete dalmış olan öğrenciler üniformasız, dağınık kahverengi saçlı, fakir görünümlü fakat yakışıklı oğlana bakmaya başlamışlardı. Aralarında gülüşmeye başladıklarında Jimin onlara baktı. Jimin'den uzun bir çocuk koridorun sessizliğinden faydalanarak bağırdı.

"Bu okula üniformayla girilmesi gerek."

Jimin sırıtarak oğlana döndü.

"Bununla ilgili bir problemin mi var?"

"Yeni çocuk sen misin?"

"Olabilir."

Oğlan ona yaklaşarak elini uzattı. Tokalaşmayı beklerken Jimin arkasını dönerek yürümeye başladı. Arkasında bıraktığı oğlan kendi elini yumruk yapıp sıktı. Jimin kendisine bakan insan topluluğu arasından bir kızın bakışlarına kitlenmişti. Kız sanki... Öyle bir bakıyordu ki onu öldürecekmiş gibiydi. Jimin başını hafif sağa eğerek kıza baktı. Koridorun ortasında durmuş ona bakıyordu. Jimin sesli bir şekilde düşündü.

"Bu da okulun delisi mi?"

Kız sanki onu duymuş gibi bakışlarını daha donuk ve daha kibirli bir hale getirdikten sonra koridordan kayboldu. Jimin kafasını kaşırken güldü.

Soo Min koridordan kaybolur olmaz arkadaşlarının yanına gitti. 

"Kızlar! Okula yeni çocuk gelmiş ve belalı bir tip gibi. Ondan uzak durmalıyız."

Bir kız saçıyla oynamayı bırakarak Soo Min'e baktı.

"Peki yakışıklı mı?"

"Ne? Derdin bu mu? Oğlan V'ye kafa tuttu."

Kızlar aynı anda şaşkınlıklarını gizleyemeden aralarında fısıldaştılar. Sonra aynı kız bu sefer daha ciddi bir şekilde konuşmaya başladı.

"Umarım aynı sınıfta değilizdir."

Soo Min onaylarcasına kafa sallayıp ders zilinin çaldığını duydu. Vedalaşıp ayrıldıktan sonra Soo Min sınıfa girdi. Yerine oturup yeni yılın ders kitabını incelemeye başladı. Öğretmenleri sınıfa girerken kapının dışındaki bir çocuğa el işareti yapıp gelmesini söyledi. 

Jimin sınıftan içeri girdiğinde öğretmen konuşmaya başladı.

"Merhaba gençler. Umarım bu yılımız da iyi geçer. Sıkı çalışın. Bu yeni arkadaşınız Park Jimin. Jimin, neden kendini tanıtmıyorsun?"

Jimin sınıftaki fısıldaşmalara kulak asmadan isteksizce konuşmaya başladı.

"Ben Jimin. Park Jimin."

"Başka söylemek istediğin bir şey yok mu?"

"Ben Jimin. Park Jimin."

Sınıftakiler alayla güldükten sonra Jimin sınıfta oturacak bir yer aradı. Öğretmen eliyle Soo Min'in yanını işaret etti ve gülümsedi.

"Soo Min en çalışkan öğrencilerimizdendir. Neden onun yanına geçmiyorsun? Tanışmış olursunuz."

Jimin zafer kazanmış bir ifadeyle önce öğretmene, sonra da Soo Min'e baktı. Başıyla onaylayarak kıza doğru ilerlemeye başladı. 

Bencil (BTS- Jimin)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin