Hot Blue Love "BL" (GAY BxB)

11.Bölüm/AŞKI ÖĞRENMEK

Lütfen bölüm sonunda yorum atmayı ve beğenmeyi unutmayınnn :) 

Ayrıca INSTAGRAM hesabımı sona koydum beni takip edebilirsiniz :) 

Phaen'in Ağzından

Öylece duruyordum. Sanki terk edilmiş gibi hissetmem normal miydi? Nuna'nın içeriye girmesiyle aceleyle olduğum yerden kalktım. Gözlerimin dolu dolu olduğunu görmesini istemiyordum. 'Phaen bir sorun mu var? Anurak aceleyle gidince endişelendim.' dedi. Ellerimi üstüme silerken gözlerimi kaçırarak 'Şey... Gitmesi gerekti.' dedim. Nuna'ya kısa bir an baktım. Gözlerimizin kesişmesiyle arkamı döndüm hızla. Daha tam kurumamış çalışmamızı elime aldım. Parmaklarıma değen kısımlarının bozulduğunu görümce göz yaşlarımın akmasına engel olamadım. Titreyerek iç çeke çeke ağlamaya başladım. Neden bu kadar duygusal olduğumu ve neden benim için çok değerli bir şeyi kaybediyor gibi hissettiğimi bilmiyordum. Nuna  endişeyle 'Phaen?! İyi misin?' diyerek yanıma geldi. Masaya tutunarak başımı eğdim. Gözlerimden akan yaşlar ahşap zemine damladıkça ıslatıp koyulaşmasını sağlıyordu. Elimin altında kalan çalışmamızı, Nuna'nın elimden yavaşça çekil aldığını hissettim. Elini omzuma koyup 'Biraz konuşmak ister misin?' diye sordu. Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim, burnumu çektim. İçim titriyordu sanki. Küçük bir çocuk gibi ağlamıştım ve gerçekten konuşmaya çok ihtiyacım. Birkaç gündür o kadar yoğun duygular yaşıyordum ki bunları daha fazla kaldıramaz hale gelmiştim. Nuna'ya doğru döndüm, kenara koyduğu çalışmamıza baktım. Mahvetmiştim. Endişeyle 'Benim yüzümden.' dedim çalışmamıza bakarak. Nuna'nın da bakışları kaydı. Yüzündeki kötü olduğunu hissettiren ifadesini hemen yok edip gülümsedi modumu yükseltmeye çalışarak. Omuzlarımdan tutup 'Hadi sen içeriye geç ben burayı toparlayıp geliyorum.' dedi. Aslında yardım etmem gerekirdi ama itiraz edecek halim yoktu . Başımı sallayıp üzerimdeki önlüğü çıkardım ve kenara koydum. Odadan çıkmamla aynadaki yansımamla karşılaştım. Gözlerim kan çanağı olmuş, yanaklarım ağlamaktan kızarmış ve dudaklarım gözyaşlarım yüzünden ıslanıp çatlamıştı. Titrek bir nefes alıp verdim. Aynaya doğru yaklaşıp tişörtümün ucundan tutarak yüzümü sildim. Çok yorgun, gergin ve allak bullak hissediyordum. Daha fazla kendimi böyle yıpranmış görmemek için başımı eğerek oradan ayrıldım. 

Nuna endişesini belli etmemeye çalışarak masanın üzerine bir bardak soğuk suyu bıraktı. 'İç biraz rahatlarsın.' dedi karşımdaki yerini alırken. Burnumu çektim, sinirden titreyen ellerimle suya uzandım. Suyu elime almamla birkaç damla soğuk su ellerime geldi.  İçmek için dudaklarıma doğru götürdüm. Gözümden hala damlamaya devam eden gözyaşlarım, yanaklarımdan süzülürken sudan birkaç yudum aldım. Zaten buz kesmiş bedenim soğuk suyu içmemle daha da üşümüştü. Nuna 'Phaen eğer istersen benimle sorununu paylaşabilirsin. Daha bugün tanıştığımızı biliyorum ama ben Yoon'un olduğu kadar senin de bir ablan sayılırım.' bakışlarım onu buldu. Başımı anlayışla salladım. Başta söyleyip söylememe konusunda tedirgin olsam da birisiyle paylaşmazsam çatlayacağımı düşünüyordum. 

Bardağı masaya koydum. Ellerime kaydı bakışlarım. Hala, mavi boyalar belirgin haldeydi. Parmaklarımla oynarken başımı kaldırmadan, düşüncelerime dalarak 'Aslında...' yutkundum, 'Ona karşı öyle şeyler hissediyorum ki tüm bu duygular çok yabancı ve korkutuyorlar ama bir yandan da o kadar güzel ki hissettiklerim daha fazlasını istiyorum...' kısa bir an Nuna'ya baktım tepkisini görebilmek için. Kaşlarını merakla çatmış beni dinliyordu. 'Anurak'la tanışalı sadece birkaç gün oldu ve ben aramızdakiler çok hızlı ilerlediği için korktum. Duygularımı anlamak için önce arkadaş olalım dedim ama...' sustum, aklıma Anurak'ın Tin için ne kadar endişelendiği geldi. O an aklımdan hiç çıkmıyordu. Devam ettim 'Ama şimdi pişman olduğumu hissediyorum ve de korkuyorum ama bu sefer korkmamın sebebi onu kaybedebilirim düşüncesi. Onun başkası için endişelendiğini gördüğümde içimde daha önce başkalarına karşı hiç hissetmediğim bir acı ve korku hissettim. Beni unutacakmış gibi hissediyorum. Sanki ben buradayım demezsem benden uzaklaşacak gibi.Bu hissettiklerim nedir Nuna? Lütfen bana bir cevap ver.' sesim bir cevabın olmasını umut eder gibi çıkmıştı. Sanki cevap dileniyor gibi yalvarıyordum.