İyi okumalar.
Yoongi'nin çağrısını alan alfalar çoktan toplantı salonuna geçmişti. Yoongi de toplantı salonuna çağırıldığında yanında korkmuş ve oldukça kaygılı duran omegayı da getirmesi istenmişti. Sunmi önce Yoonginin odasına uğramış olayı kısaca öğrenmişti bu yüzden henüz toplantı salonunda değildi önce Jimin de bir büyü olup olmadığını tespit edeceklerdi varsa da ona göre bir çözüm yolu aranacaktı. Yoongi Jimin'i alfa feromonlarıyla sakinleştirmek istiyordu fakat feromonlarını etkili kullanamıyordu henüz onu sakinleştireyim derken kokusuyla işaretleyebilir hatta kızışmasına dahi neden olabilirdi. Bu hengamenin içinde birde kızışması kapıda bekleyen kaosu güçlendirirdi.
Bu yüzden sözleriyle telkin etmeye çalıştı, Jimin kendine ne olacağı hakkında düşünüyordu, birde bu durumun ne olduğunu çözmek istiyordu. Normal olmayan bu hali sürüsüne yada sürüsünden herhangi birine zarar verirse narin kalbi bunu taşıyamazdı. Aslında sebebi öğrenmek onu korkutuyordu kendine umut vermeye, cesaretlenmeye çalışsa da içinden bir ses bunun kötü bir şey olduğunu söyleyip duruyordu. "Artık gitmeliyiz" alfanın dediğiyle ayağa kalktı bu eninde sonunda olacaktı uzatıp düşünerek kendine eziyet etmenin hiç bir manası yoktu. Onlar salona doğru ilerlerken Sunmi gerekli malzemeleri getirmiş salona oturmuştu.
Taehyung eşinin hamileliği hakkında endişelenirken Jimin'in bu durumu da ortaya çıktığında iyice gerilmişti. Jungkook ise bağlarından hissettiği bu gerginliği almak için evden çıkmış sürü evine yürümeye başlamıştı. Onu böyle bir sorun varken ve gerginliğini hissediyorken yalnız bırakmak yapabileceği bir şey değildi. Yoongi ve Jimin'in salona gelmesiyle tüm gözler onlara çevrilmişti, sessizce neler yaşandığını anlatmalarını bekliyorlardı. Jimin ve Yoongi boş sandalyelere yanyana oturduklarında Yoongi açıklamak adına konuşmaya başladı "Baş alfa çağrımı dikkate aldığınız için teşekkür ederim. Bu gün Jimin saat yedi gibi odamın kapısının önündeydi feremonlarını tanıdığım için ve feremonları korktuğunu gösterdiği için farkettim ve içeri aldım neredeyse kendinde değildi ve korkmuştu bana ikinci kere yaşadığı bir durumdan bahsetti. Jimin iki kere kendini Saklı gölün ilerisinde en eski Zeytin ağaçlarının bulunduğu alanda baygın bir şekilde bulmuş. Nasıl gittiğini bilmiyor, uyandığında hatırladığı son anıları bir iki saat öncesine ait oluyor ve kendini çok bitkin hissediyormuş. Bunu duyduğum gibi size bildirdim" Jimin'in olayı tekrar anlatıp sıkıntıya girmemesi için bildiklerini aktardı, Namjoon aklına gelen soruyu sordu hemen "Uyurgezer olma ihtimali yok mu?" Yoongi başıyl onaylarken bu arada odaya Jungkook ve Sunmi girdi. Sessizce yerlerine geçtiler, konuşmayı bölmek istemiyorlardı ve ikisi de konunun konuşulan kısmını biliyorlardı.
"Bu benimde aklıma gelen bir ihtimaldi fakat fazla iyimser, Jimin'in uyumadığı saatlerde oluyor bu şey yani Jimin odama geleli kırk dakika oluyor en fazla yani Jimin benim odama yedi de geldiyse ve unuttuğu kısım 1-2 saatlik bir zaman aralığıysa akşam üstü beş, altı gibi olmuş." baş alfa Jimin'e döndü "İki kere oldu ve bu ikincisi değil mi?" dedi Jimin başıyla onlayladı ve "Evet" dediğinde devam etti alfa " İlk olduğunda saat kaç gibiydi?" Jimin hatırlamaya çalıştı gözleri solunda boşluğa bakıyordu fakat zihninden eve geldiğinde saate baktığı anı hatırlamaya çalışıyordu.
"Yine aynı saatlerdi eve geldiğimde saat yedi gibiydi" dediğinde Sunmi Taehyung'a baktı "Baş alfa ben büyü olup olmadığını kontrol etmek istiyorum" dediğinde Taehyung onayladı. "Fakat herkesin içinde yapamam soyunması gerekiyor Jungkook ve Jin'le odama geçmem lazım yirmi dakika içinde döneriz ben büyüyü hazırladım zaten" alfalarına bakan Taehyung onayladı. Geldiği gibi eline sarılmış eşi sayesinde sakindi, omega elini çözüp Jimin'e ilerledi. "Korkma Jimin önce bir ne olduğunu anlayalım" dedi sessizce Jimin onun eline sarılmıştı. Namjoon'la buraya gelmek için kısa süreli bir tartışma yaşayan Seokjin ise ona 'bende lazım olabilirmişim demek ki' demek istermiş gibi gözlerine baktı sinirli sinirli Namjoon eşinin sürü işlerine karışmasından hoşlanmıyordu bu yüzden acil çağırıldığında gelmemesi için ısrar etmişti.
Seokjin diğerlerinin yanına ulaştığında beklemeden kapıdan çıktılar. Odada kalan alfalar Yoongi ile ayrıntıları kouşuyorlarken Omegalar ve Sunmi odasına ulaşmışlardı. Bakırdan büyük bir küvetin içi su ile doluydu. Jimin'e soyunmasını söyledikten sonra hazırladığı iksiri almaya masaya gitti Sunmi. "İçine gir" dediğinde Jimin'in endişeli bakışlarına kıyamadı "Merak etme sadece su, bu çok basit bir büyü hamilelik testi gibi düşün bu iksiri dökeceğim ve büyü varsa suyun rengi değişecek ve varsa büyünün türü hakkında da fikir sahibi olmamızı sağlayacak " Jimin sessiz kalmış ve ona güvendiğini hissetmişti, Seokjin "Büyünün türü derken ne büyüsü olduğunu nasıl anlıyorsun" diye sordu. Sunmi Küvete oturmuş Jimin'in başına gitti. İksiri yavaş yavaş dökerken sessizce içeridekilerin bilmediği bir dilde sözler söylüyor dudakları hareket etse bile sözler anlaşılmaz fısıltılar gibi duyuluyordu.
Tamamını döktükten sonra yatağına oturdu "Renginden belli oluyor Jin rengi hangi tür olduğu gücü hakkında biraz ipucu verir birde bunda deneyimin varsa aslında iyi bir ipucu olacaktır." dediğinde Jungkook makyaj masasının önünde bulunan tabureye oturdu. "Senin deneyimin var değil mi?" dediğinde Sunmi bilmiş bir tavırla kıkırdadı "Ben 90 yaşındayım Jungkook" diyerek omegayı gülümsetti. "Ne zaman belli olacak?" Seokjin'in gergin ve sabırsız haline gülümsedi Sunmi "On dakika içinde belli olur suyun hacmi fazla olduğundan biraz zaman alır, tüm vücuduna bakmamız gerektiğini düşündüm bu yüzden küvette." dedi Seokjin başıyla onayladığında bir sessizlik sardı odayı. Seokjin ve Jungkook zamanın dolmasına yakın küvetin başına çömeldiler oldukça gerginlerdi en çokta Jimin. Jimin ise suya girdiğinden beri büyü olmaması için dualar etmişti.
"Jimin'de büyü varsa ne yapacağız" Mark konuştuğunda Yoongi sıkıntılı bir nefes verdi. "Önce büyünün neden yapıldığını sonra bozup bozamayacağımızı kontrol edeceğiz" dedi Jackson Yoongiye döndü "Bozamayacağınız bir büyüyse ne olacak?" diyerek ortamı olduğundan daha gergin yapmıştı. "Ben ve Sunmi birleştiğinde bozamayacağımız büyü olduğunu sanmıyorum bu bir sorun değil asıl sorun büyünün hangi amaç için yapıldığı ve neden Jimin'e yapıldığı" dedi. Herkes kendi zihninde bir sebep veya çözüm düşünüyordu. Bu arada Taehyung alfa bağlarını açtı ve sadece Yoongi'ye seslendi. Yoongi duyduğuyla dehşetle baş alfaya döndü.
Bağlarından cevap verdi "Baş alfa bu çok tehlikeli" dedi aslında koşarak Jimin'in uyandığı yere gitmeleri gerekiyordu belki de. Çünkü Taehyung dörde böldüğü kadim kitabın ilk kısmını oraya saklamıştı. Zeytin ağaçlarının büyüyü emen bir yapısı olduğunu bildiği ve Park kabilesinin büyüyle bulmasını zorlaştıracağını düşündüğü için oraya çok derine gömmüştü. Öyle derindeydi ki yüz yıllık Zeytin ağaçlarının köklerinde, Sunmi'nin verdiği sardığı nesneyi saklayan tılsımlı kumaşına sarılı bir halde gömmüştü. Eğer bu Kadim kitapla alakalıysa çok büyük bir problemleri vardı çünkü ne ağaçlar ne kumaş Park kabilesini durdurmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE LAST DAY - TAEKOOK
FanficSöyleyecektim. Beni sen mühürleyeceksin anladın mı? Başkası ile aşkıma yazık edemem.