THE LAST DAY - TAEKOOK

"Düşüneceğim Baş omega"

Geç gönderdiğim için üzgünüm cidden keşke hiç çalışmam gerekmese ve hep Taekook'la ilgilenebilsem :(

İyi Okumalar. 

Jimin'e olanları, olacakları ve olma ihtimali olan herşey anlatılmıştı, Yoongi'nin onu mühürlemek istemesi dışında her şey anlatılmıştı. Sunmi'nin neden odadan hışımla çıktığını da anlamıştı Taehyung'un karar vermekte zorlanan acı çeken ifadesini ve Jungkook'un gözündeki umudu görmüştü, duyduklarını düşünmek için izin alarak toplantı odasından ayrıldı. Ona karar vermesi için zaman vermelerini istemişti. 

Hiç mühürlenmeyecek olmak onu çok korkutuyordu, hayat amacı mühürlenmek değildi ama ya aşık olursam, ya biriyle hayatımı geçirmek istersem düşüncesi kalbini yakıyordu. Omega arkadaşlarının ikisi de hamileydi, yarın onlar gibi çocuk sahibi olmak isteyecekti. Taehyung'un dedikleri zihninde kayıt cihazından çalınıyormuşcasına berrak bir şekilde aktı. "Kan büyüsünden önce mühürlenirsen hayatını yalnız geçirmek zorunda kalmayacaksın " Onun kalbinde kimse yoktu. Şu anda kimseyi eşi olabilecek yerde görmüyordu. Onu kim mühürlemek isterdi bir de böyle düşündü. Kimse, onun bir alfa olarak en yakın iletişimi Yoongiyleydi  ve Yoongi'nin ona karşı bir şey hissetmediğine emin olduğu için üstünde düşünmedi bile. 

Yoongi gibi birisi şuan benimle olmak istemiş olsa bütün sorunlar çözülür dedi içinden. Yoongi gibi etrafındakileri koruyan, dürüst, vicdanlı, akıllı, güçlü, merhametli biri olsa yeterdi. Sonra haline güldü. 'Evet birini buldun birde özellik listeliyorsun' içinden konuşurken kendini  çimenlerin üstüne bıraktı. Düşünürken insanlardan biraz uzaklaşmak ve sessizlik amacıyla ormana yönelmişti. Çaresiz hissediyordu sürüsü için kendini feda eden alfaları düşündü, canlarından oluyorlardı. Bu şekilde kendisinin de sürünün de canını istemese bile tehlikeye atacak bir yerdeydi. Sürüyü de geç bu sürünün yenilmesi demek bütün türlerin tek bir kabilenin insafına bırakmak demekti ki zaten kabilenin kendi soyuna bile nasıl davrandığı ortadaydı. 

Derin bir nefes aldı. Kafasının her bir yanı sancıyordu, her yerinden ayrı düşüncelerin sesleri yükseliyordu. Kadim Kitap, Park kabilesinin eline geçme ihtimalini düşünmek bile istemiyordu. Yarına kadar bir alfa benimle mühürlenmek istemezse ömrüm boyunca yalnız kalacağım dedi gülerek. Sonra delirmiş insanların ağzından kaçan kıkırtılar döküldü dudaklarından ve kahkahası bitmeden gözleri yaşlarla doldu. Göz pınarları akmak için çok beklemiş bir nehir gibi akmaya devam etti. Sadece gözlerinden yaş akıyor, hıçkırıklar duyulmuyordu. Sessizce ağlıyordu. Üstünde ağır bir yük hissediyordu, bir yola giriyordu kendini girmek zorunda da hissediyordu. Ne sürüyü bu halde bırakabilirdi ne de mühürlenecek birini bulabilirdi. Düşmanlar bu kadar yakınlarındayken zaman da isteyemezdi kendini sıkışmış hissettirmişti tüm bunlar.  

.

.

.

.

Jimin odadan ayrıldıktan sonra Jungkook Taehyung'a zihninden yapmak istediğini gösterdi. Taehyung gördüklerinden sonra onun yüzüne bakmak için döndü ve başıyla onayladı. Jungkook Yoongi'ye seslendi ve odadan çıkmaları için işaret verdi. Yoongi arkasından adımlarken düşündü omeganın hayatını bir omega gibi yaşamasını destekleyecek tek kişinin Junkook olduğunu düşündü. Taehyung kötü bir alfa değildi ama sürü yerine Jimin'i tercih etmeyeceğini herkes biliyordu. 

Jungkook düşünceli bir halde  yürüyor ve Jimin ile Yoongi'nin birleşmesini Jimin'i kötü hissettirmeyecek şekilde nasıl gerçekleştirebileceklerini düşünüyordu. Bir senaryo vardı ama bu tiyatroyu oynayacak vakit yoktu. Yoongi arkasından ilerlemeyi bırakıp yanına ulaştı. "Ne konuşmak istiyordunuz  Omega" dedi. Jungkook ona baktı, geldiğinden beri en karanlık ifadesini bu gün görmüştü, gülümsedi ona doğru. "Alfa Yoongi, bence şimdi Jimin'i bulup hislerini anlatmalısın, Jimin sana karşı senin gibi hisler hissetmiyorsa bile senin iyi bir insan olduğunu biliyor. Onu seven iyi bir alfa varken yalnız kalmayı kabul etmeyecektir." Yoongi derin bir nefes aldı. "Ben ona zaten açılacaktım, sadece biraz daha vakit geçirelim, birbirimizi daha iyi tanıyalım diye bekliyordum" kafasını iki yana salladı yorgunca "O şuanda biriyle mühürlenmek zorunda hissediyor bu durumdayken söyleyemiyorum, söylesem gücenecekmiş gibi geliyor" dedi.