Brother? ° Jikook

16.Bölüm

¡kuzen

Son gücümle tekrar kapıyı yumrukladığımda hala hiçbir sesin gelmiyor oluşu sinirlerimi bozmaya başlamıştı.

"Giriyorum bak!"

Evet, yeni bir güne ve yine bir sabah rutinime daha hoş geldiniz. Her sabah olduğu gibi bu sabahta yaklaşık bir saatimi Jungkook'u uyandırmak için harcayacaktım. Gece uyumayı, sabah uyanmayı bilmiyordu cidden.

Odasına girdiğimde yorganı kafasına geçirmiş uyuyor olduğunu gördüm. O kadar gürültüye rağmen nasıl hala uyuyabiliyordu anlam veremiyorumdum.

Yanına sessizce yaklaşıp içimden üçe kadar saydım. Bir, iki ve üç!

"Günaydın sevgilim!" Bağırarak aniden Jungkook'un üzerine zıpladığımda; ani şok dalgası ile yerinde sıçrayan Jungkook aklıma gelmeyecek küfürler ile yaratıcılığını sergilemeye başlamıştı. Başka türlü uyanması mümkün değildi.

"Neden böylesin sen!" diye homurdandı.

Sonunda tamamen uyanıp beni yatağın diğer tarafına ittirdiğinde ise kafamı yastığa koyup masumca ona bakmaya başladım.

"Uyanmıyorsun ki sen de." diyerek kendimi savunduğumda bana göz devirerek yataktan çıkmıştı. Sabah uyandığında oldukça huysuz oluyordu fakat bu aynı zamanda ne kadar tatlı, çekici, sek... Öhm evet ne diyordum?

Jungkook hızlıca banyoya girip çıktığında uykulu yüzü biraz daha normale dönmüştü.

"Kahvaltı yaptın mı?" Sorusu ile olduğum yerde sırt üstü dönerken cevapladım.

"Hayır seni bekledim."

Yan bir bakış atıp hemen kafasını çevirse de gülümsediğini biliyordum.

Dolabının önüne gelip üstünü çıkardığında gözlerimi büyütüp kaçırmaya çalışsam da becerememiştim. Onu daha önce de üstsüz görmüş hatta sırtına krem sürmüştüm fakat o zamanki bizle şu anki biz farklıydı.

Üstünü giyinip bana döndüğünde

silkelenip yatakta doğruldum.

"İyi dikizledin mi bari?" Göz devirip ayaklandığımda kapıya doğru yöneldim. Çıkıp gidecekken kolumdan tutup kendine dönderdi.

"Şöyle şeyler yapma kendimi ergen dizilerinde yaşıyormuş gibi hissediyorum."

Kahkaha attıktan sonra iki elini yanaklarıma çıkarıp çekiştirmeye başladı.

"Aigoo sen büyüdün de artık ergen değil miymişsin?"

Suratımı buruşturup ellerini ittirmeye çalıştığımda daha da gülüp bu sefer kollarını belime doladı.

"Şu anda da esas oğlanın diğer esas oğlanı öptüğü kısımda mıyız hım?"

Hırıltılı ses tonuyla konuştuğunda her ne kadar içim gitse de göz devirip kolları arasından çıktım.

"Hayır şu anda iki salağın okula geç kalacağını fark ettiği kısımdayız."

Kapıya doğru ilerlerken o da arkamdan geliyordu.

"Ha salak olduğunu kabul ediyorsun yani?"

Görmeyecek olsa da göz devirmeden edememiştim.

"Sana da salak dedim farkındaysan, o zaman sen de salak olduğunu kabul ediyorsun?"

Alayla gülüp konuştuğumda hızlıca gelip kafamı koltuğunun altına sıkıştırdı.

"Ya Jungkook!"