4

2.1K 194 136
                                    

  Asgard'ın güneş sisteminden sızan ışıklar tüm odayı aydınlatıyordu.Odaya giren ışık her altın işlemeden tekrar yansıyıp odayı ışık suzmelerine boğuyordu.

Dün erken uyuduğum için erken kalkmıştım.Guruldayan karnımı doyurmayı umarak büyük salona girdim.Sadece boş masalar vardı.Buralarda bir yerlerde yemek yapılan bir yer olmalıydı.

  Boş boş koridorlarda gezindim.Asgarda yemeklerin havadan zembille indiğine kara verdim.Sarayın merdivenlerini çıkarak en yüksek tepeye çıktım.Açlıktan başım dönüyordu.Belki de bu iyi bir fikir değildi.

  Bu tepede Asgard tüm ayaklarımız altına seriliydi.Sarayın sol tarafında küçük bir ormanlık alan vardı.Gülünç dursada Asgardlı olsam hep oraya kaçardım.

  "Günaydın erkencisiniz Leydi Elizabeth."

  Licx'nin sesiyle ona döndüm.

"Beni nasıl buldun?"

"Bahçeye çıktığınızı sandım ama tepede bir kızın dışarıyı izlediğini gördüm.Sizden başkası olamazdı."

"Anladım.Licx ben çok çok açım.Yemek yiyeceğim.Dünden beri bir şey yemedim.Gözlerim kararmaya başladı."

Licx dünü yeni hatırlıyormuş gibi heyecanlı heyecanlı konuşmaya başladı.

"Kehanetçi sizinle konuşmuş Leydim.Haddime değil ama anlatırsanız dinlemek çok isterim."

"Licx önce yemek.Açım aç.Anlatırım tabiki seninle dost olmak istiyorum.Yani haddim gibi kelimeleri kullanma lütfen."

"Tamam Eli.Önce seni bi doyuralım."

Merdivenlerden inmeye başladık.Kenarlardan tutunarak zar zor indim.Son basamaklarda baş dönmem iyice arttı ve ayakta duramadım.

"Leydi Elizabeth!"

Koridordaki muhafızlardan yardım alarak beni Asgard revirine taşıdılar.Mide bulantım ve baş ağrım şifacıların yaptıkları şeyler sayesinde geçti.Ayağa kalkıp Licx'ye tutundum.

"Yemeği odana getireceğim biraz daha uzan."

"Diğer elçilere ayıp olmaz mı?"

"Hayır olmaz.Onlara rahatsız olduğunu ileteceğim."

Licx'yi odama kendi başıma gidebileceğime ikna ettikten sonra bana yemek getirmeye gitti.Odaya girince yatağımda siyah bir silüetin uzandığını gördüm.

Kapının arkasından kılıcı alıp yavaşça yataktaki kişiye yaklaşmaya başladım.

"Benden mi kaçıyorsun?"

"Loki?"

Loki yatakta doğrularak yüzüme baktı.Sonra elimdeki kılıca baktı.

"Asgardda güvendesin.Elindekine ihtiyacın olmaz."

"Senden neden kaçayım?Sadece dün yemek yiyemediğim için başım dönüyor.Licx biraz daha istirahat etmem için ısrar etti.Yemek getirecek buraya.Yani senden kaçmıyorum  Loki."

Loki ikna olmuş bir şekilde kafasını salladı.

"Güzel o halde."

Çalınan kapı ile Loki yok oldu.Elimdeki küçük kılıcı yatağın altına gelişi güzel fırlattım.Licx'i bir kere daha kapıyı çalıp içeri girdi.

"Neden cevap vermiyorsun ki?" diye sitem edip yemekleri yatağın kenarına bıraktı.

"Licx gitme, gel sohbet ederiz."

Licx'nin dünden razı olduğu belliydi.O gerçekten tatlı ve güzel bir kızdı.Kibar karakteriyle kendini çok güzel tamamlıyordu.

  Yatağa oturmadan önce birkaç kez vurup Loki'nin yatakta olmadığından emin olmaya çalıştım.

"Toz mu var?Temizleyebilirim hemen?"

  "Ah hayır sinek vardı da."

"Sinek mi?O da ne?Asgard'da o kelimeyi duyduğumu sanmıyorum."

Yalan atarken bir dahakine daha az Midgardlı gibi düşünmem gerekecek.

"Önemli bir şey değil seni temin ederim.Hadi gel."

Yatağa vurup Licx'in karşıma oturmasını bekledim.Bir yandanda yemekleri yemeye başladım.Karnım o kadar açıkmışki tepsi iki kere baştan yenilenmişti.

  "Kehanetçi sana ne dedi?Dün Asgarddan ayrılmış."

  Ağzımdaki lokmayı yutarak konuşmaya başladım.

  "Benim için bir kehaneti varmış."

  Licx'nin tepkisine bakmak için duraksadım.Yataktan kalkıp odada tur atamaya başladı.Yüzünde heyecanlı bir ifade vardı.

  "Eli bu harika.Gelmiş geçmiş en büyük Kehanetçiden bahsediyoruz.En son elli yıl önce bir şey görmüştü.Tabi kehanet iyiyse.Kötü bir şey görmemiş değil mi?"

"Aaa bu tartışmaya açık bir konu."

Licx dizlerimin dibine oturup ellerimi tuttu.

  "Bunu atlatmana yardım edebilirim.Bana anlatırsan yani."

"Kimseye anlatmaman gerekiyor Licx."

  "Söz veriyorum Leydi Elizabeth."

"Küçük bir kesit gördüm.Loki ile ilgili."

"Kehanet senin ile ilgili sanıyordum."

"Öyle zaten.Loki ile ben...şey yani anlarsın ya."

"Loki ile aynı cümlenin içinde ne yer arıyorsun anlamadım aslına bakarsan."

"Şey işte birlikte Asgard'ı yönetiyorduk."

"Ne?Eli!Loki ile antlaşma yapmadın değil mi?Kehanetçi yanlış görmezki.Asgard düşüyor mu yani?"

Licx'nin dediklerine kızmıştım.Çatan kaşlarımdan o da bunu anlamıştı.Ellerimi geri çekip ayağa kalktım.

  "Hayır tabiki Licx!Neden Asgard'ı ele geçirelim?Bu zaten Loki'nin hakkı.Kral ve Kraliçe olarak geçiyorduk."

  Son cümleminde ağzımdan çıkmasına izin verdikten sonra Licx'nin yüz köşeli jetonu sonunda düşmüştü.

"Eli ben özürdilerim öyle düşündüğüm için.Sorun Loki'yi birisiyle hayal edememem.Vallheim aşkına!Loki bunu biliyor mu?"

Kafamı evet anlamında salladığımda Licx ne tepki vereceğini bilememişti.Belliki Loki'den pek haz etmiyordu.

"Ben tahtta onunla kendimi gördüm.Hamileydim..." Diye mırıldandığımda Licx'nin göz bebekleri yerinden fırlamıştı.

  "Prens Loki bu duruma ne dedi?"

"Henüz konuşacak zamanımız olmadı."

Licx'i yanıma gelip bana dostça sarıldı.Ellerimi kaldırıp ona sarıldım.Licx'i kendini geri çekti ve ellerini omuzlarıma koydu.

"Her zaman yanındayım Eli.Sana her konuda yardımcı olurum.Loki'nin seni kandırmasına izin verme."

"Beni nasıl kandırabilir,altı gün sonra Midgard'a döneceğim."

"Prens Loki Midgard'a gelemeyecekmiş gibi konuşuyorsun."

"İyi ama neden kehanetten kaçmak için uğraşayım?"

"Prens Loki'den çocuğun mu olsun istiyorsun Eli?"

"Hey!" diye sesimi yükselttim.Sohbetimiz kavgaya doğru eğilim gösteriyordu ve oldukça sinirlenmeye başlamıştım.

Licx önümde eğildi.

"Özürdilerim Leydi Elizabeth."

"Bana bir daha Leydi deme Licx. Çıkabilirsin."

Licx gözlerime bakmadan odadan çıktı.Kendimi sinirle yatağa attım.Saçlarımı sinirle çekip özenli halini dağıttım.

"Benden çocuğun olsun mu istiyorsun Leydi Elizabeth?"

Loki FanfictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin