Beğenin lütfen 🔪
Yorum da atın
Sarıldığım yastığa başımı sürtüp daha da sıkı sarıldım.
Bu yastık neden bu kadar sıcak?
Bir dakika, yastık nefes mi alıyor?
Yastıklar ne zamandır bu kadar sert lan?
Şaşkınlıkla gözümü açtım. Karşımda gördüğüm şey balkonun manzarası oldu.
Derin bir nefes alıp hafifçe başımı kaldırdım.
Ben... Aizawa'nın üstünde mi uyumuştum?
Tanrım, lütfen şaka de. Lütfen onun üstünde uyumadın de.
Sırtıma baktığımda etrafımızı battaniyenin sardığını gördüm.
Dün gece uyurken bu yoktu, değil mi?
Kalkmak için biraz daha doğrulduğum sırada Aizawa bir anda gözünü açıp bana bakınca dengemi kaybettim ve üstünden düşüp yere yapıştım.
"Hay sikeyim..."
Elini kolumda hissettim, "İyi misin?"
Dizlerimin üstüne kalkıp ona baktım. Doğrulmuş, bir dizini kendisine çekmiş bana bakıyordu.
"İyiyim."
Ayağa kalktım ve saçlarımı önümden attım. "Neden burada uyudun? Keşke yatağına gitseydin. Burası o kadar rahat değildir."
Battaniyeyi üstünden kaldırıp ayaklarını yere bastı, "Uyuyordun."
"Evet, ben uyuyordum. Sen ilk başta uyumuyordun."
"Sana battaniye getirmeye gidip gelince üstünü örterken kolumu tuttun.
"Ne?"
Lütfen yapmamış olayım. Lütfen yapmamış olayım.
Muhtemelen yaptım çünkü bunu Akiro'ya yaptığım zamanlar da oluyordu. Uyurken bir şeyi tutmayı, sarılmayı seviyordum.
Öylesine etrafa bakarken bir anda gözüm faltaşı gibi açıldı. "Okul!"
"Ne?" bir saniye geçmeden ayağa kalktı, "Ders!"
Koşarak balkondan çıktım ve odama ilerledim. "Aşağıda bekle, 2 dakikaya geliyorum!"
Odama girdiğim gibi üstümdekileri çıkarıp dolaptan aldığım bir eşofman ile tişörtü giydim.
Saçlarımı hızlıca tepeden bağladım ve ayaklarımı spor ayakkabıma geçirip aşağı koşturmaya başladım.
Aşağıda bağlarım diye bağlamadığım ayakkabı ipleri ayaklarıma takılınca dengemi kaybedip öne doğru düşmeye başladım.
Korkuyla gözümü kapattığımda zemin yerine sıcak bir bedene tutununca gözlerimi araladım.
Aizawa merdivenin başına gelmiş, düşmemem için beni tutmuştu.
"Yeni öğretmenimizin daha ikinci gününden yaralanmasını istemeyiz, değil mi?"
Boynuna sardığım kolları çözüp doğruldum, "Üzgünüm, bağcıklarım yüzünden."
Gözleri bağcıklarıma kaydı ve eğilip bağlamaya başladı.
"Ben bağlardı-"
"Sorun değil, hemen çıkmamız gerek. Araban var mı?"
Vardı ama... Akiro gerizekalısı geçen gün onunla kaza yaptı.
"Tamirde."
"Otobüs beklemek daha da gecikmemizi sağlar. Biraz koşmamız gerekecek."
Başımı görmemesine rağmen aşağı yukarı salladım.
Ayakkabılarımı bağlamayı bitirip doğruldu ve kapıya yönelip kapıyı açtı.
Dışarı bir adım atıp bana elini uzattı.
Bir ona bir eline bakarken uzanıp elimi tuttu. "Umarım koşmaya alışıksındır."
Güldüm, "Her zaman birilerinden kaçtığım için alıştım."
"Peki, o zaman..."
Bir anda koşmaya başlayınca ben de peşinden sürüklenmeye başladım.
"Koşuyoruz!"
Ayaklarımız ağrımasına rağmen koşarken nefes nefese bağırdım. "Hayır yani... Sen hep öğretmendin! Dersi nasıl unuttun?"
"Ben ne bileyim! Hem sen de öğretmensin!"
"Ben yeni öğretmen oldum ama!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aizawa x Reader (Bnha x Reader)
FanficYer altında kafes dövüşçüsü olan ve gücü üzerinden hem saygı duyulup hem de bazıları tarafından çok nefret edilen Mia; başını belaya soktuğu için bir grup adamdan kaçıyordur. Yorgun olduğu için özgünlüğünü de kullanamaması onu zora sokarken, bir sok...