Aizawa x Reader (Bnha x Reader)

Kâbus

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

"Baba!"

"Mia, yanıma gel güzelim! Hadi kızım, buraya gel!"

Elimde kanlı bıçak, hemen yanı başımda yerde duran kanlı beden, ve karşımda babam.

"Ne oldu burada?!"

"Hassiktir! Chris'e ne oldu?"

"Bu kız mı saldırdı?"

"Seiko'nun kızı değil mi o?"

Etrafıma toplanmış bir bana bir yerdeki bedene bakan adamları görünce ağlamam daha da şiddetlendi. "BABA!"

Etrafımı saran insan topluluğu bir anda yarıldı ve babam aralarından geçip hızlıca beni kucağına aldı. "Tamam bebeğim, sakinleş tamam."

Elimdeki bıçağı hızlıca alıp yere fırlattı ve yürümeye başladı. Adamların yanından geçerken gür sesi ile bağırdı. "Temizleyin burayı!"

Hızlıca yataktan doğruldum.

Yüzüme yapışan minik saçları ellerim ile yüzümden çektim.

Nefes alış verişimi normalde döndürmeye çalışarak gözümü kapadım ve yaklaşık 1 dakika öyle durdum.

Ayağa kalktım ve banyoya ilerleyip yüzümü birkaç kez soğuk su ile yıkadım.

Aynadaki görüntüme baktım.

Sinirden gülmeye başladım, "19 yıl önceki olay hâlâ rüyama girip beni korkutuyor."

19 yıl önce, 10 yaşımdayken ilk kez birini öldürmüştüm.

Öldürdüğüm kişi yer altından bir adamdı. Hatta o da dövüşçüydü.

Sarhoştu, üstüme doğru gelmiş ve beni ölümüne korkutmuştu.

Normalde yer altına alışıktım, gücüm de 10 yaşında bir kıza göre gayet iyiydi ama karşımda benden yaşça çok büyük bir dövüşçü vardı.

Babam veya Akiro yanımda değildi, Seiji amcam bile orada değildi.

İlk kez kendimi orada yalnız hissetmiş, ve ilk kez başımı o kadar büyük bir belaya sokmuştum.

Şimdi öldürdüğüm kişiler tabii ki umrumda olmuyordu. Zaten bunu bilip o sahaya çıkıyorlardı.

Ama o zamanlar 10 yaşında bir çocuktum.

Odamdan çıktım ve alt kattaki mutfağa gidip bir şişe su aldım.

Merdivenden sessiz olmaya çalışarak çıkıp koridorda yürürken Aizawa'nın kapıyı açmış ve pervaza yaslanmış bana baktığını gördüm.

"İyi misin?"

Ellerimi iki yana açtım, "Nasıl duruyorum?"

"Çocuklar burada, gecenin köründe seni bu hâlde görse korkup evden kaçarlar."

Güldüm, "Bu gayet iyi."

Odasını gösterdi, "Konuşmak ister misin?"

"Saat kaç?"

"2'ye geliyor."

Gözümü odasına çevirdim. Ona ilk önce Akiro'nun odasını verecektim ama Akiro bunu fark eder ve muhtemelen bana sinirlenip trip atardı.

Odasını başkasına vermeyi sevmezdi. Bir tek ben girebilirdim.

Bu yüzden Aizawa'ya kullanılmayan ama oldukça büyük olan diğer misafir odasını vermiştim.

Odada çok büyük bir balkon vardı.

"Balkonda oturup sigara yakarsam neden olmasın?"

Dudağı hafifçe yukarı kıvrıldı ve başını aşağı yukarı salladı.

Odama gidip sigara paketim ile çakmağımı aldım ve Aizawa'nın odasındaki balkona gittim.

Kendisi çoktan balkondaki ikili koltuğa oturmuştu.

Ben de yanına oturup ayaklarımı masaya uzattım.

Bir sigara çıkarıp yaktım ve derin bir nefesi içine çektim.

"Seni bu saatte kâbusunda görecek kadar korkutan şey ne?"