1.2

1.9K 257 207
                                    

aptal kolum ve bacağım yüzünden okula gidememiştim. ilk defa bu kadar çok okula gitmek istiyordum onda da gidemiyordum. üstelik yetmezmiş gibi taehyun başımda dikiliyordu. okula gitmeyeceğini söylemişti. henüz kendi başıma bir şey yapmak için erken olduğunu söylüyordu. eğer kendi başıma bir şeyler yapmaya çalışırsam daha da incitirim diye gitmeyip bana bakacakmış. evet bu iyi bir şeydi. ama söylenmeseydi daha iyi olacaktı. sürekli söylenip duruyordu. zamanı geriye alsam o merdivenin önünden bile geçmezdim.

"taehyun lütfen okula git. başımı şişirmekten başka bir işe yaramıyorsun. kahvaltımı zehir ettin resmen. hani sen odanda yiyordun yemeklerini. yine yesene orda."

"bir de nankörlük ha?"

"kendi başımın çaresine bakabilirim."

"bence bakamazsın sen."

"bunca zaman bakmışım şimdi de bakabilirim." derin bir nefes aldıktan sonra devam ettim. "bak, sana git demiyorum. kal da demiyorum. ne istersen onu yap. ama yeter ki söylenme. sabahtan beridir söylediklerini tekrarlayıp duruyorsun zaten. yanlışlıkla merdivenlerden düştüğüm için özür dilerim."

ben daha konuşmamı tamamlamadan beni dinlemediğini belli edercesine odasına doğru ilerlemişti. tuhaf çocuktu. ama hala bana değer verdiğine emindim. çünkü etrafta ki kişilerin söylediğine göre o homofobiklikle bana bunları yapması imkansız gibi bir şeydi. evet iyi anlaşıyor sayılmazdık. ama en azından woohyun gibi de davranmıyordu.

kolumda ki çözülmek üzere olan sargıyı sıktıktan sonra kahvaltımı bitirmiş ve odama doğru ilerlemiştim. kai'a mesaj atacaktım. bu gün okula gelmeyeceğimden haberi yoktu. kısaca durumumdan bahseden bir mesaj atıp, telefonu yatağımın yanında ki komodine bıraktım. çok uykum vardı. üstelik dün akşam erken uyumuştum. ona rağmen bir ağırlık çökmüştü üzerime. ama uyumak da istemiyordum. zaten uyumayı denesemde başaramamıştım. bu üzerimde ki uykuyu kaçırmak için duş almanın iyi bir fikir olduğuna karar verdim ve kendimi duşa attım.

tahmin ettiğim gibi olmamıştı. kolumun beni zorlayacağını düşünmüştüm fakat gayet kolay bir şekilde işimi hallediyordum. yani bir yere kadar. evet, kolumun arıza çıkaracağına ve erken konuştuğuma emindim zaten. kolumu duvara sertce çarptığımda acıyla inlemiştim. gerçekten canımı çok yakmıştı. bir kaç dakikaya geçer sanmıştım ama aksine her geçen saniye ağrısı artıyordu ve ben hiç bir şekilde bu acıyı durduramıyordum. feci derecede sızlıyordu. üstelik başım sabunlu bir şekilde öylece kalakalmıştım. belki geçer diye masaj yapmayı düşündüm. haliyle vurduğum kısma biraz bastırmam gerekmişti. ama bu o kadar acı vericiydi ki. hiç yararı olmamıştı. kolum yeniden acıdığında güçlü bir çığlık attım. öyle ki bu çığlığımı tüm mahalle belki de şehir duymuştur.

kapının tıklanma sesini duyduğumda suyu biraz kıstım.

"beomgyu iyi misin? noldu?"

"bir şeyim yok. merak etme."

"emin misin? neden ağlama seslerin geliyor o zaman?"

"çünkü çok acıyor ve kıpırdatamıyorum bile."

"yardım etmemi ister misin?"

NE!? töbeler olsun ne diyor bu çocuk? yoksa kafasını mı çarptı bir yere?

"ne?"

"kıpırdatamıyormuşsun kolunu. yardım edeyim mi?"

"hayır, hayır. ben hallederim. sağol."

"tamam o zaman ben gidiyorum. yardıma ihtiyacın olursa seslen."

"tamam."

bari taehyun kapının önünden ayrılalı bir kaç dakika geçseydi dedim içimden. gerçekten aptaldım sanırım. sağ kolum iyi durumdayken hala sol kolumu düzeltmeye çalışıyordum. kolumu kaldırıp kafamı ovalamaya çalışınca ufak çaplı bir çığlık daha atmıştım. ardından taehyun'un sesini yeniden duymuştum.

"halledebileceğine emin misin?"

"evet. yani sanırım. umarım hallederim."

"beomgyu geliyorum. şortunu giyin ve haber ver."

NE!? TAEHYUN NELER DİYORSUN?

"asıl sen iyi misin? ciddi misin taehyun?"

"şortunu giymene yardım etmemi istemiyorsan acele et."

anlık şokumla ve hala acıdan döktüğüm gözyaşlarımla altıma bir şort geçirdim. tabii biraz zamanımı aldı. bu da taehyun'un söylenmesi anlamına geliyor.

"öldün mü? ağaç oldum. nasıl giyemedin hala bir şortu? of çok uyuşuksun beomgyu."

"kolum acıyor. aynı zaman da bacağım da incindi. nasıl hızlı giyinmemi bekleyebilirsin ki? bu arada girebilirsin giyindim."

"nihayet."

ikimizde duşakabine girmiştik. bu gerçekten oldukça tuhaf bir görüntüydü. ve ben çok geriliyordum şu an. taehyun elinde getirdiği tabureyi ortamıza koyup oraya oturmamı işaret etmişti. bende oturmuştum. ardından kafama yeniden şampuan dökmüş ve yıkamaya başlamıştı. nazik davranmaya çalışıyor gibiydi. çünkü rahat hareket edemediğini hissedebiliyordum. kolayca anlaşılıyordu. belki de canımı acıtma korkusundan değil de onun da benim gibi gergin olduğundandır. sonuçta bulunduğumuz yer ve benim bu halim pek normal değildi. tek kelime etmeden saçlarımı yıkamıştı. ve tek kelime etmemesi beni çok sevindirmişti. o an ki telaşla saçmalayabilirdim. saçımı duruladığında duşakabinden çıktı ve elinde kapının arkasında asılı olan bornozla geri döndü.

"saçların çok yumuşakmış."

"teşekkür ederim. büyük ihtimalle ıslak olduğu için öyle hissetmişsindir."

"her neyse sen odana git ve uyu. kıyafetlerini kendin giyinebilirsin herhalde. onu da yap bir zahmet. her şeyini ben yapamam. bebek bakıcılarıyla yarışıyorum resmen."

neden yaptığı bir iyiliği de yüzüme vurmadan duramıyordu bu çocuk. moralim bozulmuştu. o yüzden hızlıca odama doğru ilerledim.

"teşekkür bile etmedin doğru düzgün. sen kabasın. kaba ve doğruyu ayırt edemeyen biri.

"yaptığın iyiliğin tadını, sözlerinle kaçırmasaydın teşekkür edecektim."

"bu mu sebebin? her neyse teşekkürüne ihityacım yok zaten."

"o zaman niye söylüyorsun 'teşekkür bile etmedin.' diye" diyebilseydim keşke. çıldırmadan, bir an önce odama çekildim. saçlarımı yıkamak daha çok uykumu getirmişti. o yüzden kıyafetlerimi giyip uyumuştum hemen.

★☆

evren beomgyu'nun kolunu incitmeme razi gelmedi sanirim,, cunku ben de kolumu incittim normalde bolum daha erken gelicekti ama gelemedi kolum yuzunden hala agir seyler tasiyamiyorun ve ani hareketler yapamiyorum cok aciyor
o yuzden bu bolumu deneyimlerimle yazdim kol incinme tecrubelerime dayanarak yazdim 👍🏻

yarin okula gidiyorum bu arada (sukur) yetistirmem gereken bir suru yazi vardi yetistiremedim

vee istemediniz yanii fici angst yapmicam siz ne isterseniz o

BİR DE bu bolum hic icime sinmedi begendiniz mi siz

kendinize iyi bakin saglikli mutlu kalin diger bolumde gorusuruz balli turtalarim benim 😽💗🍰

i can't pretend | taegyu ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin