Twenty Four|Sister-Brother

702 95 58
                                    

Megumi de Yuji de, softadaki diğer herkes de adamın neler diyeceğini merak ediyordu şimdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Megumi de Yuji de, softadaki diğer herkes de adamın neler diyeceğini merak ediyordu şimdi.

"Ne söylemem gerektiği konusunda emin değilim." diye başladı. "Yönelimini bilmiyordum."

Megumi ne demesi gerektiğini düşünüp duruyor, asla mantıklı şeyler bulamıyordu. Sanki ağzını açsa da konuşamayacakmış gibi hissetti, bu yüzden hiçbir şey söylemeye çalışmamanın en iyisi olduğuna karar verdiğinde sessizliğini korumaya devam etti.

"Böyle şeyler yüzünden seni yargılayacak birisi havası mı veriyorum emin değilim ama, kimden hoşlandığın beni ilgilendirmez." dedi babası. Yuji kafasını masadan kaldırmadan kaşlarını çattı adamın neler ima ettiğini anlamaya çalışarak.

"Buna karışmayı düşünmüyorum, öyle birisi değilim." ardından Tsumiki akşamın başından beri süren sessizliğini bozdu. "BABA!" diye bağırdı masanın altından adama tekme atarken.

"TAMAM! Mutlu olun falan işte, ilişkiniz beni ilgilendirmez."

Yuji o an gözleri kocaman açılırken konuşma başladığından beri ilk kez göz göze geldi Megumi ile. İkisi de her şeyin böyle kolayca çözülmesini beklemiyorlardı, bu onları çok mutlu etmişti.

Yuji en sonunda kendini tutamayıp ayağa kalktı aniden. "Şu ortam acilen bozulabilir mi? Şimdi şuracıkta kalp krizi geçireceğim de!" dediğinde neredeyse herkes gülmeye başlamış ve ortamın gericiliği az da olsa azalmıştı.

Megumi oturmasını işaret etti ona. "Hepinize teşekkür ederiz." dedi Yuji' ye bakarak. Kaşlarını kaldırdığında Yuji sıranın ona geldiğini geç de olsa anlayınca kafasını salladı hemen sofrada gözlerini gezdirirken. "Evet evet teşekkür ederiz. Tuzu uzatsana şuradan."

Okkotsu ellerini birbirine sürtüp dururken aniden gelen bir hırsla fırladı masadan. Koşarak ikilinin yanına gitti ve kollarını ikisinin boynuna atıp kendine çekerek sıkıca sarıldı oğlanlara. "Çok belliydi." dedi fısıldayarak ikisinin kulağına. "Ya da ben çok zekiyim hemen anlamıştım."

Yuji hafifçe kıkırdayıp Okkotsu' nun ona sarılan kolunu ittirdi. Megumi de gülümsemeden duramamıştı ne yazık ki.

"İkinci seçenek." dedi Megumi sessizce.

"Son kararın mı?"

"Evet, son kararım." dedi Yuji' ye bakarak. Yuji de gülümseyip onaylamıştı onun Okkotsu ile alay edişini.

Herkesin keyfi yerindeydi koca akşam boyunca. Sohbetlerindeki tatlılık asla solmadı ve herkes oldukça neşeli bir biçimde yedi yemeklerini. Ardından hep beraber sofrayı toplamış ve bulaşıkları yıkamış, ortalığı güzelce temizlemişlerdi. Kızların üstüne bırakmıyordu kimse yükü, herkes iş bölüşmesi yaptı ve güzelce yardım ettiler birbirlerine.

Megumi babasının eve dönünce onunla özel olarak konuşacağına emindi kötü bir şey söylemeyecek olsa bile. Bu da onu biraz geriyordu haklı olarak. Yine de bunu bu eğlenceli geceye pek yansıtmamaya çalışmış ve elinden geldiğince sorun yokmuş gibi davranmıştı.

Tıpkı elektriklerin kesildiği o gece gibi herkes bahçede oturmuş birbirlerine bir şeyler anlatıyorlardı. Bu Satoru denen adam kesinlikle herkesi güldürebilmek gibi bir özel güce falan sahipti. Bir şeyler anlatırken arada ayağa kalkıp değişik hareketler yaparak o olayı tekrar yaşıyor ve herkesi neşelendiriyordu.

Nişanlısı ile nasıl tanıştıklarını, nasıl ondan hoşlanmaya başladığını ve daha bir çok şeyi anlatmıştı orada herkesin içinde. Suguru da arada araya girip Satoru' nun birazcık -kesinlikle birazcık değildi- abartmış olduğu konuları düzeltip devam etmesine izin veriyordu.

Okkotsu lisedeyken Toge' den nasıl hoşlanmaya başladığını anlatmaya başlayınca herkes gülmeye başlamıştı anılarına. Hatta konu o kadar uzamıştı ki bir ara bay Fushiguro' nun nasıl karısı ile tanışıp evlendiğine bile gelmişti. Adam ilk önce anlatmamak için biraz burun kıvırıp kırın kırın etse de en sonunda anlatmaya başlamış, herkesi oldukça şaşırtmıştı.

Her şeyiyle eğlence dolu ve bol kahkahalı bir geceydi. Megumi eve gitmek istemiyor, beyninin ileriye gitmesini emrettiği ayaklarının geri gitmek istediğini fark edebiliyordu.

En sonunda herkes evlerine dağılırken garip bir sessizlik oluşmuştu Fushigurolar arasında.

Eve gidip kapıdan içeriye girinceye kadar kimse konuşmadı. Tsumiki kardeşini bu gerginlikten kurtarmak istese de elinden pek bir şey gelmiyor gibiydi. Arada bir ona bakışlar atıp iyi olup olmadığını kontrol ediyordu. Megumi ise dışa pek yansıtmasa da içten içe meraklanıyordu babasının neler düşündüğü ile ilgili.

İçeriye girip ışıkları açtıktan sonra herkes birbirine "iyi geceler" diyerek odalarına dağılmadan önce Toji, Megumi' yi durdurdu. "Seninle biraz konuşalım, Megumi. Sana iyi geceler Tsumiki, yatağına gidebilirsin."

Tsumiki Megumi' ye bakarak odasına çıktı istemsizce. Uyumak gibi bir niyeti de yoktu ya, kapıya dayanıp aşağıda konuşulanları dinleyecekti öylece.

Megumi gidip içerideki koltuklardan birisine oturdu babası karşısına geçerken. Ne söyleyeceğini bekledi merakla.

"Ne zamandır çıkıyorsunuz?" dedi adam koltuğa uzanıp televizyonu açarken. Megumi koltuğun kenarına dayanıp elini yanağına dayayarak bacaklarını koltuğun üzerine çekti ve rahatça oturdu. "Bir iki hafta falan oldu." dedi babasının televizyondaki kanallar arasında dolaşmasını izlerken.

"Henüz yeni yani." diye devam etti adam. "Evet, öyle."

"Yanlış anlama garip geliyor da, o yüzden soruyorum. Karışmayacağım tabii ki senin kararın o. Sadece bilirsin, oğlunun eş cinsel olduğunu öğrenmek biraz şaşırtıyor."

"Sana söylersem ne tepki vereceğini tahmin edemedim. O yüzden. Aslında ben de tam emin değildim de... Sana nasıl anlatacaktım bilmiyordum." diye cevapladı o da.

"Anladım." dedi adam. "Pamuk şeker kafayla istediğiniz zaman birbirinize gidip gelebilirsiniz rahatsız hissetmeyin kendinizi." kolunun tekini koltuğun başlığından arkasına sarkıttı ve bir bacağını diğerinin üzerine atarken televizyonu izlemeye devam etti.

Megumi gülümseyerek ayağa kalktı ve salondan çıkarken eğilip koltukta uzanan babasının suratına baktı. "Teşekkür ederim baba." dedi içten bir şekilde.

Toji şaşırıp kocaman açmıştı gözlerini. Onca yıllık baba-oğul ilişkilerinde ilk kez kayda değer güzel bir şey olmuştu. Megumi bunun ucunu tutmaya ve ne olursa olsun bırakmamaya kararlıydı.

"Neyse ne..." dedi adam umursamazca televizyon izlemeye dönerken.

Megumi mutlu bir şekilde odasına çıkarken her şeyin bu kadar güzel gitmiş olmasına sırıtmadan edemiyordu. Yatağına güzelce uzandı, klimayı çalıştırdı, odasındaki minik televizyonun sesini kıstı ve masanın üzerindeki abur cubur paketlerini alıp dizdi yanına.

Kapı iki kez tıklatıldığında kimin geldiğini merak etmiş ve "Gir!" diye komut vermişti ardındaki kişiye.

Tsumiki elindeki yastığı ile araladı kapıyı.

"Abla kardeş pijama partisi yapalım mı?"

###

Toji'nin daha fazla ibnelik yapmasına göz yumamazdım 😔🤚🏻

[✓] ᴍɪᴅᴅʟᴇ ɴɪɢʜᴛ ʟᴏᴠᴇ » 𝘪𝘵𝘢𝘧𝘶𝘴𝘩𝘪Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin