Tabutu gömmüşlerdi herkes oradan ayrılmıştı. Zhan tek başına kalmıştı.
Zhan, "Cenazeler ölüler için değil kalanlar içindi." dedi.
Hafif bir şekilde yağmur çiseliyordu.
Zhan, "Yine yağmur yağıyor. Yağmur yağıyor hasta olursun sen hadi kalk da evimize gidelim." dedi Yibo'nun mezar taşına bakarak.
Hasta olma demişti Yibo. Şimdi kendisi hasta olacaktı.
Zhan sessizce durmuştu yere oturdu. Yibo'nun mezarının yanına oturdu.
Geri dönmesini istiyordu. Eğer ki Yibo bunu duysa geri gelemeyeceği için üzüleceğini düşünerek konuşmuyordu. Susuyordu.
Yang Zhan'ın yanına geldi.
Yang Zhan'ın önüne geçti omuzlarına tutarak.
Yang, "Yibo burada durup hasta olmanı istemez." dedi.
Zhan, "Ama kendisi hasta olacak." dedi.
Yang, "Toprak onu koruyor. Hadi kalk A-Zhan, hadi kalk da kendini göster onlara." dedi.
Zhan, "Yibo gitti A-Yang. Kendimi gösterince geri gelecek mi?" dedi.
Yang, "En azından sen onu öldürenleri öldürürsün." dedi.
Zhan derin nefes aldı.
Zhan, "Ben de öyle istiyorum. Ben de istiyorum. O-" dedi.
Yang, "Yibo da öyle isterdi. Yibo'ya toprak atarken düşünmedin mi? Ne acılar çektiğini en iyi sen biliyorsun. Ona yaşatılan acıları yaşat onlara. Nasıl böyle burada oturursun? Nasıl oturabiliyorsun?" dedi.
Zhan, "Bir şeyler yaparsam o geri gelmeyecek." dedi.
Yang, "Sen burada ağlayınca geri gelecek mi peki?" dedi.
Zhan sustu. O zaman da gelmeyecekti. Dişe diş için çok çalışması gerekiyordu. Yibo geri gelmese de onun için bir şeyler yapmak zorundaydı. O zaman mezarına gelip mezar taşına bakabilirdi. Ona acı çektirenleri, onu öldürenleri öldürünce daha rahat hissederdi.
Zhan tüm dertleri ile torgun bir şekilde ayağı kalktı.
Zhan, "Çalışmam gerek." dedi.
Yang, "Hepimiz senin yanındayız. Bulut sektini yok etsen bile. Çünkü Bulut Ustası Yibo'ya ihanet etti. Zhan hem onun için hem bizim için intikam al." dedi.
Zhan kafasını salladı. Ve oradan birlikte ayrıldılar.
Sabah olmuştu. Zhan gözlerini açtı. Hafif bir şişlik vardı gözlerinde.
Yüzünü iyice yıkadı. Ve tüm gücünü topladı.
Kıyafetini değiştirdi. Saçını düzeltti. Ve kılıcını bir daha yelpazeyeye dönüştürmemek üzere aldı.
Çünkü o kılıçta yazan sözü anlamıştı. Bu yüzden onları Bambi ile öldürecekti.
Önce kütüphaneye girerek usta tekniklerine göz gezdirdi. Daha sonra çalışma alanına gitti. Kimse yoktu. Çok erken kalkmıştı.
Çalışmaya başladı.
Yemek yemedi. Su içmedi. Sadece çalıştı. Tüm hareketleri öğrenene kadar mola vermek istemiyordu.
Özellikle Wei Sektinin önemli kılıç hareketlerini tekrar tekrar çalıştı. Çünkü özel hareketler ile onları kolayca yenebilirdi.
Cheng Zhan'ı görünce durmuştu.
İlk defa erkenden kalkıp çalıştığını görmüştü.
Biliyordu. Biliyordu intikam alacağını.
Cheng içeri girerek Lu, Ziyi ve Bin'i çağırdı. Daha sonra sektte kalan Haikuan, Yang ve Bowen'ı çağırdı.
Zhan'a baktılar hepsi. Hırsla çalışıyordu. Birini öldürmek istercesine. Gözleri dönmüşçesine çalışıyordu.
Zhan kimseyi umursamadan tekrar tekrar çalıştı.
Her gün her gün çalıştı. Her gün. Arada sırada Lu'nun zoruyla yemek yiyordu. Yine de enerjisini tükkettiği için yemekler yok oluyordu. Gittikçe de zayıflamıştı.
2 Ay Sonra
Zhan gittikçe güçlenmişti.
Her gün çalışmıştı. Yibo'nun mezarına da arada sırada giderek intikamını alacağını söylüyor, onu yüzüstü bırakmayacağını söyleyip tekrardan çalışmak için sekte geliyordu.
O sırada Zhan'ın yanında olmak için tüm sekt çalışıyordu. Hatta Xu bile çalışmak için gelmişti.
Zhan için Menekşe Ustası öğrencileri daha sıkı bir şekilde çalıştırıyordu.
Ancak Zhan bunu istemiyordu. Onları tek başına yenmek istiyordu. Yine de Menekşe Ustası bunu istemiyordu. Onu da Yibo gibi göndermek istemiyordu.
Sonunda o gün gelmişti.
Zhan intikamını alacağı için gururluydu. Sevdiğini yüzüstü bırakmamak için gururluydu.
Her şey hazırlanmıştı.
Zhan Menekşe Ustası ile konuşmuş sadece Bin, Cheng, Xu, Haikuan, Yang ve Bowen ile gideceğini söylemişti. Eğer Menekşe Ustası buna karışırsa işler daha da karışırdı.
Zhan arkadaşlarıyla her şeye hazırdı. Ya Bulut Ustasını öldürecekti ya da kendini öldürecekti.
Esnek Bambi'sini arkaya koymuştu Zhan. Saçını at kuyruğu yapmıştı. Gözlerinde intikam okunuyordu. Kalbinde Yibo'nun yüzünü saklıyordu. Düşüncelerinde ise Bulut Ustasının ölüm sahnesini. Her şeyi koymuştu kafasına.
Yibo içindi her şey. Bunca acı, bunca özlem, bunca hüzün. Her şey ama her şey Yibo'ya olan aşkı içindi.
Yaşayan ölüler her zaman daha çok acı içindedir.
Zhan sekt kapılarının koluna dokundu. Arkadan şiddetli bir şekilde bir ses duyuldu.
Lu, "A-Zhan!" dedi.
Zhan kapıdaki ellerini çekti arkasına döndü.
Zhan, "Efendim." dedi.
Lu, "Bulut Ustasını öldürecek misin?" dedi.
Zhan, "O anki vicdanıma bağlı." dedi.
Lu, "Vicdanına yenik düşme. Dişe diş." dedi.
Zhan kafasıyla onayladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bambi (YiZhan)
Fanfiction"Bambi; Yağmur her iki kırmızıyı da ıslatır." Zhan Yibo'ya dair her şeyi kalbinin en derin yerlerine gömüp üstüne toprak atmıştı. Yibo ise yaptığı hatadan dolayı onun yüzüne bakamıyordu. Ama bilmiyordu ki Zhan olan bitenin hepsini unutmuştu. Ve bir...