Yirmi Üçüncü Bölüm: Küçük Bir Çocuğun Kanatları

190 14 0
                                    

Yirmi Üçüncü Bölüm : Küçük Bir Çocuğun Kanatları

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yirmi Üçüncü Bölüm : Küçük Bir Çocuğun Kanatları

(LALİSA MANOBAN)

"Merhaba Bay Nam. Ben Komiser Jeon Jungkook. Vaktiniz varsa biraz konuşabilir miyiz?" Jungkook karşımızdaki adamın önünde eğilince ben de onun gibi eğildim. Uzun zamandır burada yaşayan bir adamla konuşmanın faydası olabileceğini düşünmüştük.

Adam kafasını olumlu anlamda salladığında beraber karşısındaki sandalyelere oturduk.

Sabah kalktığımızda konuşmuş ve dünkü gibi ayrılmaya karar vermiştik. Bu sefer Jimin, ben, Jungkook beraberdik.

"Ne konuşacağız?" diye sordu adam. Ne konuşmak istediğimizi bildiğine adım kadar emindim. Daha geldiğimiz ilk dakikada bütün kasaba kim olduğumuzu ve neden geldiğimizi öğrenmişti bile. Küçük ve az insanın yaşadığı bir yer olduğundan haberler hızlı yayılıyordu.

"Kaybolan çocukları biliyorsunuzdur. O olay hakkında herkesle konuşuyoruz. Siz bir şey biliyor musunuz?" dedi Jimin. Yaşlı adam ise ağır ağır kafa sallamıştı.

"Jay'i tanırdım. Arada bana yardıma gelirdi. Ben de ona para verirdim. Pek cana yakın veya sıcak birisi değil ama çok yardımı dokundu bana. Sadece sinir problemleri olduğunu biliyorum. Ailesi o yüzden karışmıyor ona. Korkuyorlar ondan bir nevi. Ne o ne de diğerleri hiçbir zaman sevgi görmemiş çocuklar. Çareyi birbirlerinde bulmuşlar belli ki. Kaybolmalarına üzüldüm. Umarım bulursunuz onları." Yaşlı adam konuşmasını bitirdiğinde diğerleri de yanımıza gelmiş ve masanın etrafına dizilmişlerdi. Anlaşılan onlar da bir şey bulamamıştı. Yine.

"Anladım ama elimizde hiçbir şey yok şu an. Biraz daha düşünseniz, belki gözünüze çarpan ya da tuhafınıza giden bir şey olmuştur." Son bir umut tekrar konuştuğumda Taehyung ayağa kalkmış ve karşımıza geçmişti.

"Şu an boşa kürek çekiyoruz. İnsanlar hiçbir şey bilmiyor ve bilseler de muhtemelen söylemeyecekler. Kimse o yedi çocuğu sevmiyor anlasanıza! Kimsenin umurunda değiller. Saatlerdir oradan oraya dolanıp birileriyle konuşuyoruz ama sonuç sıfır. Koca bir sıfır!" Jungkook da aynı hızda ayağa kalkmış ve Taehyung'un karşısına geçmişti.

"Ne yapmamızı istiyorsun Tae? Elimizden gelen bu. Ne yapabiliriz başka?! İki gündür bu tuhaf davranışlarınla uğraşıyoruz. Herkes seninle aynı durumda şu an, emin olabilirsin..." Jungkook bağırmaya başladığında hepimiz ayaklanmış ve diken üstünde onları izlemeye başlamıştık.

"...Senin kuzenini senden daha fazla önemsediğime bahse girerim. Neden biliyor musun? Çünkü sen böyle aptalca millete sataşırken ben en azından bir şeyler yapmaya çalışıyorum."

To The Break Of Dawn | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin