1. Bölüm

17.2K 532 106
                                    


1 Aralık 2021.

Başlangıç tarihinizi buraya bırakabilirsiniz.

Başlangıç tarihinizi buraya bırakabilirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 1: "Tek Başınasın"

"Dünyada yapayalnız olduğunu hisseden insanlar, hayatın onu savurduğu yerde aşinalık sezer."

🍁

Hayat bazen üzerimize oyunlar oynayarak isyan etmemizi istiyordu bizden. Öyle yerden kırıyordu ki kanadımızı, yere çakılmak kaçınılmaz sonumuz oluyordu. Acımasızlıklar, gittikçe kendi benliğini kaybettirirken insana, fark etmiyordun bile değiştiğini. Aynanın karşısına geçtiğinde 'ben kimim' diye binlerce kez kendine aynı soruyu sorarken veremediğin cevaplar için yüzlerce kez yeniliyordun hayata.

Öyle bir nefesin kesiliyordu ki, yutkunamadığın anlarda canından can gidiyordu. Kimseye belli edemiyordun içindeki acını. Kimse anlamazdı ki seni. Anlaşılmak istiyor muydun? Sen anlatmadan insanlar seni anlasın istiyordun. Gözlerine baksınlar ve görsünler istiyordun. İçindeki enkazları birisi fark etsin istiyordun.

Sakin, sessiz bir kızdım aslında ama zamanla içimde körüklenen nefreti durduramadım.

Bunlar bana pahalıya patlamıştı.

"Hadi kızım," dedi karşımda tanımadığım babam. Sert çehresi ne zaman bana dönse, bariz bir şekilde yumuşuyordu. Kullandığı 'kızım' kelimesinden iğrendiğimi belli etmek istercesine yüzümü buruşturdum. Gözlerinde en ufak bir duygu parçası bile bulamamıştım. Kendini sakladı.

Bir metre kadar ilerimdeki adamdan gözlerimi çekerek karşımdaki koskocaman eve baktım. Daha doğrusu saray gibi bir yerdi burası. Sadece iki kişi için oldukça büyük bir yer olduğundan, başka kardeşlerim olabileceği düşüncesi beynimi tırmalamaya başladı. Derin bir nefes alarak gözlerimi Zafer Bey'in üzerinde gezdirdim.

Yürümeye başladığında ben de peşlerine takılarak onları takip ettim. Burada olmamak için her şeyi yapardım ancak reşit olmadığım için onların yanında kalmak zorundaydım. Parası da ünü de umurumda değildi. Mahkeme kararı ile onların soyadını almıştım artık. Hem de... on sekizime girmeme sadece iki ay kalmışken.

Şaşırmıştım. Gerçek ailemin beni istemediklerini düşünmüştüm hep. Bir gün karşıma geçerek senin ailen biziz demelerini beklemiyordum. Onları beklemiyordum. İstemiyordum da. Hayatıma nereden girdilerse, sessizce oradan çıkıp gitmelerini istiyordum.

Aile istediğimi kim söylemişti ki?

Kapıdan içeri girdiğimizde koskocaman bir salon karşıladı bizi. Ayakkabılarımızı çıkarmadan içeriye adımladık, boy aynasının yanından geçerken kendime bir göz atınca üstümün başımın oldukça düzgün olduğunu görmem bir nebze de olsa içimi rahatlatmıştı. Altımda siyah kalçalarımı sımsıkı saran bir tayt, üstümde ise oversize siyah bir tişört vardı. Elimi kaldırarak rahatsızca zincir kolyelerimi çekiştirdim. Sakin ol.

Müphem HayatlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin