Taehyung: O yaptığın neydi öyle
Seçmeli ders olarak Hıyarlık 101 mi seçtinJungkook: Demek dürüstlük senin için hıyarlık ha?
demek ki günlerdir bana böbürlene böbürlene yalan söylemenin sebebi buymuş.Taehyung: Benimle uğraşmayı kes.
Jungkook: Kendini bu kadar umursamayı kes.
Taehyung: Madem umursanmayacak biriyim neden günlerdir peşimde pervane oldun?
(görüldü, 18.20)Bir kez şaşırt, Jungkook.
Jungkook'un beni rezil edişinin üstüne Youngjae'den köşe bucak kaçmaya başlamıştım. Rezilliğime katlanamıyordum. Resmen bitmiştim.
Ve bunun sebebi Jungkook'tu. Zaten uçan kuştan, düşen yapraktan bile Jungkook'u suçladığım için bu yaptığıyla kendini bitirmişti resmen. Artık karşısında daha farklı bir Taehyung vardı. Daha sinirli, daha tehlikeli ve daha hırslı. Görücektin sen Jungkook, sana bu okulu dar edecektim.
Okul çıkışı rezilliğimin üstüne okulu en hızlı nasıl terkedebilirsem o hızda terketmiştim ve eve her zamankinden daha erken varmıştım. Kendimi salonumdaki favori koltuğuma attığımda ne kadar boş vaktim olduğunu fark ettim. "Ne yapacağım şimdi..." diye düşündüm kendi kendime. Yoongi Hyunga sarabilirdim mesela. Ama onu yine uygunsuz bir şekilde yakalamak istemiyordum. İlk sefer yetip artmıştı bile.
Sahi, yapacak hiçbir şeyimin olmaması ne berbat bir histi böyle. Ders çalışabilirdim evet ama o bile içimden gelmiyordu. Kesin Jungkook beni lanetlemişti. Başka bir açıklaması olamazdı.
Okuldan gelip kendimi koltuğa atmanın verdiği ağırlıkla uykuya dalacağımı hissetmiştim. Yine de istifimi bozmadan aynı şekilde yattım, sonuç olarak, gözlerim yavaşça kapanmıştı.
Jungkook: Taehyung
Konuşabilir miyiz?
Hey
(İletildi, 19.05)Jungkook:Taehyung çok ciddiyim
önemli
görünce bana dön olur mu?
(İletildi,20.24)(Jeon Jungkook Okul, cevapsız arama 20.35)
(Jeon Jungkook Okul , cevapsız arama 20.37)
(Jeon Jungkook Okul, cevapsız arama 20.42)
(Jeon Jungkook Okul , cevapsız arama 20.45)Jungkook: Sikerim ama
evinin önündeyim beş dakikayaKapının sanki dünyanın son günüymüş, sanki açmazsam ölecekmişiz gibi çalınmasıyla uyanmıştım. Uyuyalı ne kadar oldu diye bakayım derken ekranımda çok fazla Jungkook kelimesi gördüğüm için şoka girmiştim. Telefonumla bakışıp Jungkook'un attığı mesajları okurken resmen donakalmıştım. Attığı mesajlardan tahminimce kapıdaki ayı Jungkooktu. Eğer o değilse kesinlikle kapıdaki kişi beni öldürecek bir zombiden başkası olamazdı çünkü.
"Taehyung!" Kapıyı yumruklamayı bağırışlarıyla desteklemeye başladığında kendime geldim. Koltuktan kalkarak kapıya doğru koştum. Hâlâ okul kıyafetlerimleydim ve üzerim dağılmış haldeydi, gevşemiş kravatım, kırışmış gömleğim ve güzelliğinden eser kalmamış saçlarımla kapıyı açmaktan başka çarem yoktu. Eminim ki halime gülecekti ancak ne yapabilirdim ki? Hem o gülse nolurdu? Gerizekalısın, Jungkook. Bir anlığına önemseyiverdim işte seni. Yoksa gözümde hâlâ sıfırsın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
paradise 𐤀
Fanfictionokul birincisi taehyung'un başarısız olduğu tek konu jungkook'un aşkını fark etmekti. |frenemies to lovers|