10-''Sevdiğim kız bana abi deyince durumu.''

2.5K 254 110
                                    

"Ben kalemimi unutmuşum, seninkini alabilir miyim arkadaşım?" En sevdiğim dersin en önemli dakikalarında olsam dahi, onu terslemeden kalem vermiştim.

"Ah, yanlış kitabı getirmişim. Benimle paylaşabilir misin arkadaşım?" Ders, ders cidden önemliydi. Bu yüzden kitabımı ikimizin ortasına çektim.

"Suyun var mı arkadaşım, boğazım çok kurudu da?"

"Arkadaşını sikerim senin."

"O zevk bana ait."

Dayanamayıp saçını çektiğimde acıyla inlemişti. En sevdiğim hocamın kınayıcı bakışlarıyla karşı karşıya kalınca utancımdan yerle bir olmuştum. Bana neler yaptırıyordun Jungkook?

"Sürekli arkadaş vurgusu yapmanın sebebini sorabilir miyim?" Çünkü anlayamıyordum. Saçma sapan davranıyordu kendini öldürtecekti bana. Üstelik en sevdiğim derste. Olamaz, bir daha tarih dinleyemeyecektim senin yüzünden, Jungkook.

"Arkadaş değil miyiz sonuçta, ne dememi isterdin?"

Herkesin tanıdığı Jeon Jungkook ile konuşuyordum sanki. Fabrika ayarlarına geri dönmüş gibiydi. O naif çocuktan çok ağzına kürekle vurmak istediğim versiyonu vardı karşımda.

"Sus, Jungkook."

"Sustursana."

Bu sefer hocamın gözünden iyice düşeceğimi bildiğim halde bacağına tekme atmıştım. Jungkook'la sıra arkadaşı olmak bana iyi gelmiyordu.

"Jungkook, sen Jimin'in yanında oturmuyor muydun neden ordasın?" Hocamız daha fazla dayanamıyor olacaktı ki bıkkınlıkla sormuştu.

"Hocam, biliyorsunuz Jimin benim en yakın arkadaşım. Çok konuştuğumuz için sınıf hocamız değiştirdi yerimi." Kendinden emin, gevşek halleri bana dünkü çocukla bu aynı mı diye sorgulatıyordu.

"Görünüşe bakılırsa Jimin'le Taehyung çok fark etmiyor. Onun yanında da ağzın hiç durmuyor."

"Yok hocam, Taehyung en yakın arkadaşım değil, sadece arkadaşım. Ayrıca ağzın durmuyor falan, teessüf ederim hocam." Ne diyordu bu?

"Çık dışarı!" Al işte, kendi kaşınmıştı. Diyecek bir şey bile bulamıyordum.

Hiç itiraz bile etmeden yanımdan kalkıp sınıfı terk etmişti. O çıkarken gözüm Jimin'e takılmıştı. Arkadaşının arkasından endişeli gözlerle bakıyordu ve ben sorunun ne olduğunu bilmek istiyordum.

Belki de sorunu Jimin ile konuşmalıydım?

*

Ders bittiğinde Jimin hiç beklemeden sınıftan çıkmıştı bu yüzden onunla konuşamamıştım. Arkasından hemen çıkıp onu bulmaya çalışmıştım ancak nerede aradıysam da yoktu. Okulu mu ekiyorlardı? Ama eşyalarını almamışlardı bile.

Neden bu kadar merak ediyorsam?

Yani, sonuçta arkadaşız. Jungkook'u merak etmemden normal bir şey olamazdı.

"Taehyung!" bana seslenen tanıdık sesle irkilmiştim. Arkamı döndüğümde gördüğüm kişi, Yoongi Hyungtu. Onu görünce biraz rahatlayıp içimde tuttuğum nefesimi vermiştim. Beni ne hallere sokuyordun, Jungkook? Ödeteceğim sana bunları biliyorsun değil mi?

"Yoongi Hyung, Jungkook ve tayfasını gördün mü?"

"Evet."

Şaşırmıştım ve şaşkınlığımı gizleyememiştim. "Nasıl ya?" Okulun her yerine baktığıma emindim. Kız tuvaletlerine bakıp yaka paça atıldığım bile olmuştu. Ne Jungkook'tan ne de Jimin'den bir iz vardı. Yoongi Hyung'un onları görmesine imkan yoktu. Bu işin içinde bir iş olduğuna emindim.

"Jungkook'un sinirleri bozukmuş, arka bahçedeki ormandalar."

"Bozukmuş?"

"Yani, öyle gözüküyordu."

Bugün paralel evrende falan mıydık, simülasyonda mı yaşıyorduk? Herkesin değişik hareketleri vardı, okulu yakacaktım resmen.

Yoongi'ye onunla işimin daha bitmediğini söyleyip Jungkook'un olduğu ormana doğru koşmaya başlamıştım. Arkadaşlar birbirinin yanında olurdu. Şahsen beni hoca dersten atsa ben oturur ağlardım ama o her zamanki gibi umursamamıştı.

Okulun bahçesine çıktığımda teneffüs dolayısıyla çok insan vardı. Hava da güneşliydi, koştuğum için hafif terlemiştim bile, o kadar sıcaktı. Ormana genelde çok gitmezdim o yüzden aklıma orada olabileceği gelmemişti.

Onu görmüştüm. Bir ağacın gövdesine yaslanarak oturuyordu. Hoseok ve Jimin ise başında dikilmiş bekliyordu.

"Jungkook?" diye seslendim sorarcasına. Eğer burda olmamam gerekiyorsa gidecektim çünkü.

Jungkook'u hayatımda ilk defa ağlarken görmüştüm.

Gözlerine yaptığı hafif makyaj akmıştı ve saçları dağılmıştı. Hoca dersten onu attı diye üzülmüş gibi değildi. Yani olamazdı, Jungkook'u üzen başka bir şey olmuştu.

Jimin ve Hoseok beni görünce biraz şaşırmıştı. Gerçekten diken üstünde hissediyordum.

"Taehyung?" Jungkook da beni gördüğüne çok şaşırmıştı. Ne yapsaydım onu merak etmiştim işte. Neden bilmiyorum ama merak etmiştim.

"İstiyorsan gidebilirim ben rahatsız etmek is-"

"Taehyung, sarılır mısın bana?"

Sorduğu soruyla, bir an bile düşünmeden ona sarılmıştım. Buna ihtiyacı olduğu o kadar belliydi ki.

Ona sarılmak, nasıl desem, sıcak hissettirmişti. Parfümünün güzel kokusu, sarması zor olan omuzları ve ağlayan Jungkook, nedense o an çok sıcak hissettirmişti. Yanında olmak, ona iyi hissettirmek istiyordum.

"Nolduğunu söylemek ister misin? Dersten atılmak seni bu kadar kırmış olamaz..." Gerçekten, sebebi neyse bilmek ve onu mutlu etmek istiyordum. Boynum tutulduğunda bana krem sürmüştü, beni tersledikten sonra dayanamayıp kapıma kadar gelip özür dilemişti. Aptal okulun aptal ödülünü bana hediye bile etmişti. Jungkook, bana aslında çok iyi davranmıştı.

Onu böyle görmek içimdeki birkaç şeyi kırmıştı işte. Kızmıştım kendime.

Şimdi yanında olma sırası bendeydi.

"Sevdiğim kız bana abi deyince durumu gibi o-" Hoseok'un sesi onu yere ittiren Jimin'le kesilmişti.

Ah, sevdiği kişi bir kızmış demek ki. Sanırım ağlamasının sebebi de buydu. Tabi ya, nasıl tahmin edememiştim ki?

"Merak etmeyin Jungkook'un birinden hoşlandığını biliyorum." Herkes şaşırmıştı, Jungkook bile.

"Nasıl, nerden biliyorsun?" Sorar gözlerle bakmıştı bana. Ne diyecektim sizi duyunca sapık gibi dinledim mi diyecektim?

"Kulak misafiri oldum yanlışlıkla. Ama merak etme kimden hoşlandığını bilmiyorum. Gerçekten." Herkesi bir anda buz kesmişti. Ne yani çocuk kraliçe elizabeth'e falan mı aşıktı neden bu kadar kasılıyorlardı? Alt tarafı birinden hoşlanıyordu işte.

Ve bu bana garip şeyler hissettiriyordu. Tarif edemediğim şeyler.

O gün orada Jungkook'a biraz daha sarıldım. Onun sarılmak istediği kadar ben de sarılmak istiyordum içten içe. Nedense, o gün Jungkook'u kollarım arasında tutmak, hiç kimseye vermemek istedim.

*
Salaksın Taehyung senin kadar malını görmedim
Yorum falan da atin tamam mi bi de oy... yalvariyim mi... yalvaririm bak... 🥹🥹🥹🥹

paradise 𐤀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin