《8》

26.8K 1.4K 581
                                    

Merhaba bebekler. Nasılsınız? Nasıl gidiyor?

Yine bir gece vakti yeni bölümle geldim buraya. Hızlıca yazdım, hatam varsa affola❤

Oy ve satır içi yorumlarını bırakmayı unutmayın❣

Geçmiş Değil adlı bir hikayem var. Aslında baya bir hikayem var lvjxlv İsterseniz onlara da bir göz atabilirsiniz (reklamı da sokuşturdum araya.)

Neyse sizleri fazla tutmayayım
KEYİFLE OKUYUN❤

🌙

Kalp atışlarım kulaklarımda çınlarken bu yakınlık bana çok yanlış geliyordu. Kokumun annesine benzediğini söylemişti ama şu anki bulunduğu yer doğru değildi. Uzaklaşmalıydı, uzaklaşmalıydı ki ben de rahat bir nefes alabileydim.

Ellerim sanki beton taşıyormuş gibi bir ağırlıkla havaya kalkıp bedenlerimizin arasına girdi. Avuç içlerimi, onun siyah kabanına yerleştirdim ve ardından tüm gücümle onu üzerimden ittim. Bu yaptığı çok yanlıştı. Biri görse ne diyecektik? Hem de Gürkan'ın abi bildiği bir adamla görse... Suçsuzken suçlu duruma düşmez miydim?

İlker abi biraz da kendi isteğiyle benden uzaklaştığında transtan çıkmış gibi kaşlarını çattı. Sanki az önce ne yaptığının o da yeni farkına varmıştı ve haliyle de rahatsız olmuştu. Olması gerekiyordu.

"Bunu bir daha yapma!" dedim fısıltı gibi ama uyarıcı bir sesle. "Annen için üzgünüm ama biri görürse..."

"Sorun birinin görmesi mi?"

Küçücük oda bizi içine alarak daha da küçülürken sorusuyla nefes nefese kalmıştım. Evet Zehra tek sorun birinin görmesi miydi? Bir adamın bana sarılması rahatsız etmemiş miydi? Soru, zihnimin içinde yankılandı. Öyle çok başkalarına odaklanan bir beynim vardı ki az önce kendimin ne hissettiğini hatırlamıyordum bile. Birilerinin görmesini değil, benim o anki hissettiklerimdi önemli olan.

Hem... Bir şeyler ters gidiyordu, fark ediyordum ama bu sadece benim için miydi, o kısımdan emin değildim. Daha önce Gürkan'ın yanında sayılı kez gördüğüm İlker abinin bir anda böyle hayatımın içine dalış yapması konusunda biraz bocalıyordum.

"Ben..."

"Sen..." dedi yerinde dikleşerek. Az önceki yumuşak ifadesinin yerini yine her zaman tanıdığım adam aldı. O yumuşak hali, düşündüğümün aksine benden kaynaklı değildi sanırım. Annesi onun ince çizgisi olmalıydı, bu ihtimali düşünmek beni daha da çok rahatlattı.

Konuyu değiştirme ihtiyacı hissettim. "Burayı tutacağım. Biraz tadilata ihtiyacı var ama benim de zaten bolca vaktim var. Halledebilirim." dedim yüzüne bakmadan odanın kapısına yürürken. 

O da oynadığım oyuna karşı çıkmadı. "Tadilat için bir arkadaşımla konuşabilirim, sana uyguna yaptırırız." dediğinde artık dükkandan çıkıyorduk. İlker abi cebinden, Tekin abinin arkadaşından almış olduğu anahtarı çıkartıp kapıyı kilitledi. "Badana işine para harcama! Bir gün gelir hallederim ben."

Dedikleri karşısında mahcupça yere baktım. "Ben kendim de halledebilirim." dedim itiraz eder bir sesle. Bu kadar şeye el atmasına gerek yoktu. "Zaten çok fazla yardımcı oldunuz, daha fazlasına..."

"Sana özel bir şey değil. Mahallede bu tarz olaylara hep el atarız... Aynı yerde büyüdük sonuçta, sizlere yardım etmeyeceğiz de kimlere edeceğiz? Sen kafana takma bunları." 

Peki... Özge'ye de yardım etmişler miydi? Sonuçta o da bir butik açacaktı, bir zamanlar benim kiraladığım dükkana... 

Tabi ben bu soruyu elbette sormadım. İstedikleri kişiye yardım edebilirlerdi. Gürkan ve Özge bana ihanet etmişlerdi. Bir başkasına değil. Sorunları benleydi.

BİR ATEŞE ATTIN BENİ (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin