Şarkı: Treat you better
Medya: İsabella Roberto
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Keyifli okumalar....Gözlerimi açtığımda, başım çatlamak üzereydi ağrıdan. Son dönemlerde sürekli olarak baş ağrısı ile uğraştığımın farkındaydım ancak şu an buna çok fazla takılmadım. Koltukta uyuduğum için boynum da tutulmuştu. Sehpanın üzerindeki telefonumu kontrol ettikten sonra Maria'nın uyuduğu odaya doğru ilerledim. Şu an istediğim tek şey biraz daha iyi olmasıydı. Kapıyı çalmadım, daha uyanmamış olabilirdi. Yavaşça kapı kolunu çevirdim. İçeri girdiğimde, daha uyanmamışdı.
Sandalyeyi çekip yatağının yanında oturdum. Bakışlarım üzerinde dolandı. Onu böyle görmek beni gerçek anlamda üzüyordu. Ne yaparsam yapayım, kalbimde onu özleyen tarafa mani olamıyordum. Çocukken hep ona benzemek istediğimi hatırlıyordum. Büyüdükçe anladım onun gibi bir kadın olmak istemediğimi. Belki karşımdaki bu kadın sadece kendini düşünen bir bencil olabilirdi ancak ben onun gibi değildim. Onun için endişeleniyor, üzülüyordum.
Yüzündeki morluklar dünkü halinden çok daha iyi görünüyordu. Ben düşüncelerimle meşgulken Maria gözlerini açtı. Şaşkın olduğunu hissediyordum. Yanında olduğumu biliyordu ancak bana bakmıyordu. Bakamıyordu. Belki de çok geç bile olsa yaptığı şeylerden pişman olmuştu. Ancak dediğim gibi çok geçti çoğu şey için.
"Günaydın" dedim. Onunla konuşmaya zorladım kendimi. Bakışları bana döndü ancak konuşmadı, gözlerinden milyonlarca duygu geçip gitti. Başını sakin sakin salladı. "Acıktın mı?" Diye sordum. Yerimden kalkarken, "Önce yemeğini yersin, sonra tekrar yaralarına bakarım" diye yapacağım şeyleri sıralıyordum. Ancak saniyeler sonra söylediği şey gözlerimin yaşlarla dolmasını sağladı.
"Kızım" diye seslendi bana. Arkamı dönmedim, dönemedim. Bir süre donarak kaldım öylece. Gerçek anlamda düşündüm en son bana içinden
gelerek kızım dediğini. Hatırlamıyordum. Lanet olsun, hatırlamıyordum. Belleğimde onunla ilgili tek güzel bir anı vardı, tek bir anı.4 yaşıma aitti o anı. Bahçemizdeki salıncakta beni sallayışı. Bölük pörçüktü ama hatırlıyordum. Kızım demesini hatırlamasam bile onunla ilgili tek bir anı hatırlıyordum. Bu bile o an hiç bir cevap vermeden odadan çıkmamı engelledi. Kırgın bakışlarla baktım ona. "Kızım?" Diye sordum. Sesim alaycı değildi, acı doluydu. Bu acı önce kalbine sonra da gözlerine ulaştı. Rol yapmıyordu, biliyordum. Annem, ilk defa bu kadar duvarlarını indirmişti bana karşı. İlk defa bu kadar savunmasızdı. İlk defa duyguları yalan değildi.
"İsabella, gerçek bir şey duymak ister misin?" Diye söylendi. Bu esnada bakışları benden çok uzaklara dalmıştı. Dudaklarından çıkacak her şey o an o kadar önemliydi ki, benim için onu başımla onaylarken buldum kendimi. "Bu hayatta başara bilseydim en çok senin gerçekten annen olmak isterdim" dedi. Göz yaşlarım arttı. Durdum, sakince baktım yüzüne. "Bende bunu isterdim" derken sesim yorgundu. Ondan ayrı geçen 4 yılın değil, onsuz geçen 24 yılın ağırlığı ve yorgunluğu vardı sesimde. O da bunu hissetmiş gibi görünüyordu. Odadan çıktım. O an ondan nefret etmek ve sıkıca sarılmak arasında bocalıyordum.
Aradan geçen 1 saatin sonunda, Maria yemeğini yiyip, uyumuştu. Bu esnada yaralarını tekrar temizleyip, sarmıştım. Telefonumda Roberto ile olan fotoğraflara bakarken, dudaklarımdan bir hıçkırık döküldü. Ayrılmış olmamız canımı o kadar yakıyordu ki, nefessiz kalıyordum. Her şey bir kenara Enzo ile arkasından iş çevirdiğimi duyduğunda deliye dönecekti. Ancak sevdiğim insanları korumanın başka yolu yoktu, beni anlayacağını umuyordum. Roberto güclü bir adamdı biliyordum ancak her zaman yanımızda olamazdı, bizi beladan her zaman koruyamazdı. En azından bir süre Enzo Cossarini ona yardım ettiğimi düşünmeliydi. Yanına gitmek istiyordum ancak Maria'nı bu halde evde yanlız bırakamazdım. Telefonumu tekrar elime alıp, kardeşimi aradım. Kısa bir çalış sonra Aria telefonu açtı, sesi uykulu çıkmıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/217912556-288-k426408.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bella Donna Del Capo(Onurlu adamlar serisi #1) Düzenleniyor
Mystery / Thriller24 yaşındaki İsabella Trastfer New York'ta kız kardeşi ile birlikte kendi halinde yaşamaktadır.Bir yandan yaşadığı kötü olaylar ve bir diğer yandan hayatın zorlukları ile boğuşurken kendini hiç ummadığı bir karanlığın içinde bulur. Bu zorlukların iç...