Medya: İsabella Trastfer
Şarkı: Lp - Lost on you
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Nisa_birkn ithaf edildi. ❤️
Keyifli okumalar...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Rose'nin son söylediklerini kafamda oturtmaya çalışırken gözlerim hafifçe kısıldı. Ne demek istediğini gerçekten anlamıyordum. En başından beri Roberto ile olan ilişkimizde bana hep destek olan arkadaşımın şimdi fikrini ne değiştirmişti.
O silahlı saldırıdan etkilenmiş olabilirdi ancak ben ona gerçekleri söylemiştim.
'Belki de doğru olmayan gerçekleri ' diye atıldı iç sesim. Böyle bir şey olma ihtimali yok diye düşündüm.
"İsabella orada mısın?" diye sordu Rose. Sanki o görüyormuş gibi kafamı hızla salladım.
"Evet buradayım" diye onayladım onu. Arkadaşım derin bir soluk aldı. "Niyetim kafanı karıştırmak değil, ancak o gün olanlardan sonra bir şeylerden emin olamıyorum. Ve bence olaylar sandığın kadar basit değil. İsabella onun bir iş adamı olması hiç bir şeyin açıklaması değil. Bence sakladığı şeyler var senden" dedi.
"O çok iyi birisi Rose" dedim biraz sinirli bir tavırla.
"İsabella seni kırmak istemiyorum ama düşüncelerim bunlar ve değişeceğini sanmıyorum. Sen benim en yakın arkadaşımsın ve seni uyarmak bana düşer. Hep mutlu olmanı istediğimi biliyorsun" dedi. Sonlara doğru sesi iyice kısılmıştı. Onu üzmüştüm ve belki de kalbini bile kırmıştım.
"Rose beni düşündüğünü biliyorum ancak ona aşığım ve ona her koşulda güveniyorum" dediğimde arkadaşım tekrar derin bir soluk aldı.
"İsabella bu gün çok yorgunum, istersen sonra konuşalım" diye kestirip attı. Söyledikleri kafamda uçurşurken razı gelmekten başka çarem yoktu. Karşılıklı telefonları kapattıktan sonra yatağımın üzerine tam anlamıyla çöktüm. Çünkü kafam oldukça karışmıştı. Rose böyle şey söyleyecek bir insan değildi. O benim Roberto ile ne kadar mutlu olduğumu biliyordu ancak buna rağmen bunları söyleye biliyorsa kesin bir şey var düşüncesinden kendimi alamıyordum. Biraz kafamı dağıtmak için kitap okumak kararını aldım ve kısa bir zaman sonra kendimi uykunun kollarına bıraktım.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Sabah erken saatlerde uyanmış, işe gitmek için hazırlanmaya başlamıştım. Yüzümü yıkayıp lavobadan çıktım. Bu gün hava güzel olduğu için kolsuz bir t-shirt ve siyah cin bir pantolon giydim. Aria çok erken okula gitmişti. Bu duruma başta şaşırsamda diyecek bir şey bulamamıştım. Artık tek temennim Aria'nın hem benim hem de kendi başına dert almaması idi. Hafif bir makyaj yapıp evden hemen çıktım. Ne kadar erken kalksam da bir türlü işe
tam zamanında yetişemiyordum. Kapını kilitleyip hemen binanın ön kapısına çıktım. Yolum çok uzak olmasa da taksi ile gitmekten başka çarem yoktu. Arkamdan gelen sesle korkuyla yerimde hopladım.
"Bayan Trastfer" Ses Roberto'nun adamı Fabrio'ya aitti.
"Merhaba Fabrio" dedim hafifçe gülümseyerek. Çünkü o an çok mutluydum. Fabrio burada ise, Roberto da gelmiş olmalıydı. "Sizi bu gün işe ben bırakacağım efendim" dedi saygılı bir üslupla.
"Roberto yok mu?" Diye sordum, ancak sorumun cevabını çoktan almıştım.
"Bay Casamerino bu notu size vermemi istedi efendim" dedi ve bana bir kağıt parçası uzattı. Notu hemen açıp okudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bella Donna Del Capo(Onurlu adamlar serisi #1) Düzenleniyor
Mystery / Thriller24 yaşındaki İsabella Trastfer New York'ta kız kardeşi ile birlikte kendi halinde yaşamaktadır.Bir yandan yaşadığı kötü olaylar ve bir diğer yandan hayatın zorlukları ile boğuşurken kendini hiç ummadığı bir karanlığın içinde bulur. Bu zorlukların iç...
