Tak... Tak... Tak... Kimler burada???
Umarım hikayenin varlığını unutmamışsınızdır çünkü gerçekten de çok uzun zaman oldu ndjxnsjxnajs
Mon Âme'nin en uzun bölümüyle karşınıza geldim desem bu hatamı mazur görür müsünüz acaba :(
Çok uzatmıyorum, keyifli okumalar <3
Benliğini büsbütün saran arzunun ezici baskısına esir düşmekten kurtulamayan ve aslında buna hiç de istekli olmayan Alfa, kendini kastığından mütevellit kalınlaşıp damarları belirginleşen kollarını eşinin beline sıkıca sarmıştı; dakikalardır öpüşmekten kıpkırmızı olmuş dudakları şişmiş olmasına karşın hissettiği sızıyı şiddetle görmezden geliyor ve Omega'nın dolgunluklarını sömürmekten bir ân bile geri kalmayarak ona daha bir şevkle asılıyordu.Kapıya yasladığı eşi, tiz ve baş döndürücü inlemesini kendi dudaklarının arasına saldığında Alaz'ın aklı başından gitti; Sarp'ın hazdan kayan gözleri ve ıslak dudakları göz kapaklarının ardından harelerine muazzam bir film gibi oldukça net ve de hareketli bir vaziyetle görünür olduğunda bu hayali imgenin gerçeğinden asla mahrum kalmaması gerektiğini düşünerek gözlerini açtı.
Kirpikleri titreşerek aralandığında koyu kırmızıya dönmüş gözleri açığa çıktı Alaz'ın; arzudan kararmış hareleri hedefini bir atmaca gibi şiddetli bir beklentiyle ve tarifi imkânsız tutku dolu bir aşkla izlerken zihninde bir kasırga oluşturan düşünceleri o kadar karmaşık, iç içe ve de darmadağınıktı ki eşinin düşüncelerini takip etmekte oldukça zorlanan Sarp, bu çetrefil zihnin boğucu fakat aynı zamanda da ılımlı, sarmalayıcı hissine daha fazla dayanamayarak kapalı gözlerini açtı, henüz saliseler saniyeleri oluşturmamışken gördüğü muazzam bakışlar yüreğinde müthiş bir ağrıya neden olduğunda bu aşka daha fazla dayanamayacağını bile düşündü bir ân.
Dudakları arasındaki teması bozmadan, sürtünme düzeyinde bırakarak yüzünü geri çekti be kesik solukları arasında nefes nefese konuşmaya çalıştı; terli alnına yapışmış kahverengi saçları kirpiklerine ulaşma gayesiyle iyice uzayıp gözlerine teğet geçerken gri gözler öylesine inanılmaz bir biçimde parlıyor ve odayı aydınlatırcasına ışıldıyordu ki Alaz o müthiş harelerde kendini kaybetti, eşinin fısıltısında hayat bulan heceleri bile algılayamadı ilk ân ve neden sonra kendine geldiğindeyse Sarp'ın ona içini ısıtacak, kalbini titretecek, bedeninin kontrolünü kaybetmesine neden olacak kadar güzel baktığını idrak etti.
"Aşığım sana, taşıyor içimden, çağlıyor hislerim; nasıl, nasıl direneceğim bu yürek sızısına Alfa'm..?" demişti Omega, Alaz'ın kendi gözlerindeki dalışını fark edene dek fısıldadığı o kısacık ânda; kırmızı kürelerin içerisinde kendi yansımasını gördüğü hee seferde olduğu gibi yine kalbi hoplamış, parmak uçlarına dek buz kesen bedeni heyecanın boyunduruğu altına girmiş, kurdu büsbütün bağımsızlığını ilan ederek içinde şiddetle kuyruğunu sallarken yüzeye çıkmak için kendisine baskı yapar hâle gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mon âme » bxb
Werewolf❝ Kızıl Gece'nin düşman ettiği iki sürünün varislerinin, birbirlerinden kilometrelerce ve yıllarca uzak kalmalarına rağmen, ruh eşleri olması kaderin bir cilvesi değildi de neydi? ❞ [omegaverse & mpreg] 060321