Heyyoooo okurcanlar! Yeni bölüm geldi! Çok bekletmemişimdir umarım sizleri! Gerçi okuyan 3-5 kişiyiz sanırım ama olsun, az kişi de olsa oy verenleri ve yorum yapanları gördükçe daha çok yazmak istiyorum; yine de, hayalet okuyucu olarak devam etmeseniz keşke, hımm?
Yakıcı güneş ışınlarının vurduğu bembeyaz tüyler kurdun koşmasının etkisiyle salınıyordu. Mavi gözlü omega, önceki gece içgüdüleriyle geçtiği orman yolunun bu derece uzun olup olmadığını sorguluyordu içten içe. Muhtemelen, alfasının endişesiyle farkında dahi olmadan kilometrelerce koşmuş ve hatta belki de düşman sürünün sınırlarına girmişti. Emin değildi.Ağaçların seyreldiğini anlayınca daha da hızlandı ve biraz uzakta seçebildiği kendi odasına ait açık pencereye yöneldi. Babasının yokluğunu fark ettiğine emindi, bir bahane uydurmak ve onu geçiştirmek zorundaydı. Alaz'a söz vermişti, yanına dönecekti.
Sürü meydanının çevresini saran evlerden kendisinin kaldığı binaya yaklaşınca tedbirli olmak adına yavaşladı, nefeslerini kontrol altına aldı ve etrafı gözlemleyerek camın altına doğru ilerledi. Açık camdan esen rüzgar nedeniyle bir odanın içine bir dışına sallanan perdeye takıldı gözü. Son kez etrafına bakıp yukarı sıçradı ve açık camdan odasına girdi.
Evin dışındaki sakinliğe rağmen odasına adım atar atmaz kapının dışındaki hengâme kulaklarına ulaştı. Yere pat pat vuran adım sesleri ve telaşlı ses, bağrışlar ve koşu sesleri Sarp'ı endişelendirdi. Yokluğu çoktan fark edilmiş miydi?
Hızla kurt formundan çıktı ve mavi gözler yerini gri gözlere, beyaz tüyler yerini pürüzsüz açık renk bir tene bıraktı. Sarp, ilkyardım çantasını alırken kapağını açık bıraktığı büyük dolabına doğru yürürken elini mührüne attı ve sakinleşmek, güç almak istercesine okşadı.
"Yah! Sakin olun azıcık lütfen!"
Kapının dışında, çok çok yakından gelen yengesinin sesiyle hızlandı Sarp. Alelacele, rastgele seçtiği kıyafetleri üzerine geçirdi ve tam da siyah bir fularla boynundaki mührü kapatırken kapısı aniden açıldı. Hızla açılan kapının sesiyle yerinde sıçradı Sarp. Korkudan kocaman olan gözleri kapıdan içeri giren babasına kaydı ve sertçe yutkundu. Gelirken planladığı konuşmaların hepsi aklından uçtu gitti.
"Uyanmışsın, güzel. Çabuk gel!"
Babasının telaşlı hâllerinin kendisine olmadığına inanamayarak, odasına girdiği gibi çıkan babasının ardından açık kalan kapıya dönmüş hâlde bakmaya devam etti. Koridorda bir o yana bir bu yana koşturanları boş bakışlarla izledi.
"Sarp! Hadi!" Babasının gür sesiyle bağırışını duyunca irkildi ve aceleyle odasından çıktı. Koridorun sonunda yengesinin birine endişeli yüz ifadesiyle bir şeyler anlattığını, babasının bağırarak birilerine emir verdiğini ve koridor boyunca insanların hızla yanından geçip gittiğini izledi bir süre.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mon âme » bxb
Hombres Lobo❝ Kızıl Gece'nin düşman ettiği iki sürünün varislerinin, birbirlerinden kilometrelerce ve yıllarca uzak kalmalarına rağmen, ruh eşleri olması kaderin bir cilvesi değildi de neydi? ❞ [omegaverse & mpreg] 060321