PEŞİMDEKİ GÖLGE

18.BÖLÜM

Bazı yaralar hep kanardı. İyileşmezdi. Tek bir ilacı olurdu, şifa vermek şöyle dursun daha da acıtırdı o ilaç insanın canını.

Mine dün gece burada kalmıştı. Anladığım kadarıyla hep de bizimle kalacaktı. Bu olay aynı benim olayıma dönmüştü.

Dün gece hepsine çok kırılmıştım ama sonra Melike ve Arda'nın birbirlerine aşk itiraflarını duyunca kırgınlığım geçmişti.

Evet Melike ve Arda beraberlerdi.

Mine'nin salona girmesiyle oturduğum koltukta doğruldum. Ve okuduğum kitaptan gözümü ayırdım.

"İyi oyunculuk sergiledin."

Boş gözlerle ona bakmaya devam ettim.

"Amacımı biliyorsun." dedim soğuk bir ses tonuyla.

"Çocuk gibi davrandın. Sana gerçekten acımıştım. Yardım etmek istemiştim.".

Kahkaha attım.

"Doktorculuk oynamak için çok yanlış yeri seçmişsin tatlım."

Tam karşımdaki tekli koltuğa oturdu.

Ona bakmayı bırakıp okuduğum kitaba tekrar odaklandım.

"Sarpgil nerede?"

Bunu Mine'nin sorması sinirlerimin yükselmesine sebep olmuştu.

"Çok ilgilendi herhalde Sarp seninle."

"Yani, biraz ilgilendi. Çok iyi biri. En azından dürüst."

Ellerim istemsizce yumruk olmuşken derin bir nefes aldım.

"Bak Mine, bu olayı ilk ve son kez anlatıyorum. Bir plan kuruldu ve ona uyuldu. Evet sonradan işler değişti, ama burası seni ilgilendiren kısım değil. Biz işimizi yapmak zorundayız. Seni korumak görevimiz. Bunu kafana sok ve ne dersek onu uygula. Soru sorma. "

Tekrar derin nefes aldım ve ekledim.

" Bu arada, kimse hakkında başka düşüncelere kapılma. "

Anlamayan gözlerle bana baktı

" Derken? "

Gülümsedim.

" Burada sana uygun kimse yok. "

Evet Sarp'ı kastediyorum. Aramız her ne kadar kötü olsa da eninde sonunda düzelecek.

Ufak bir kahkaha attı,

" Unuttun sanırım ben hatırlatıyım, psikoloji öğrencisiyim ben. Hareketlerinden tavırlarından ne yapmaya çalıştığını anlıyorum. Öyle bir niyetim olduğunda karşımda değil sen, Sarp bile bana engel olamaz."

Kocaman olan gözlerimle ayağa kalktım

"Öyle mi tatlım, yapacaklarımdan sorumlu olmayacağım aklının bir kenarında dursun. Yerinde olsam benimle iyi geçinirdim. "

" Neden seninle iyi geçineyim ben Selin? Neden çocuk gibi davranıyorsun? Sahi kaç yaşındasın?"

Sakin olmaya çalıştıkça iyice üzerime geliyordu.

" Sen neden sürekli insanları aşağılamaya çalışıyorsun? Bu kadar özgüvensiz misin? Birilerini yermenin  seni yukarı çıkardığını mı düşünüyorsun? "

Dış kapının açılmasıyla sözüm yarıda kaldı. Sarp gelmişti.

"Sarp"

Hızlı adımlarla ona gittim.

"Hoşgeldin."

Gözlerime bakıp kaşlarını çattı. Gözlerimin sinirden dolduğunu o an fark ettim. Başımı hemen öne eğdim.