PEŞİMDEKİ GÖLGE

20.BÖLÜM

   Kapının açılmasıyla içeri geçtim. Herkes meraklı gözlerle bana bakarken ben yorgun ve ıslak gözlerimle sadece onları izliyordum.

Yaşadığım her şeyin bir rüya olmasını dilesem de değildi, biliyordum.

Sarp'ın gözlerinin içine baktım. Bana bakıyordu ama, eskisi gibi değildi.

Burukça gülümsedim ona.

Bana yaşattığın ve benim yaşamak zorunda kaldığım her şey için biraz olsun nefret etmek istiyorum artık senden.

"İyi misin Selin? O adam bir şey mi yaptı sana?" Arda git gide daha da telaşlanıyordu.

Ne kadar gülümsemeye çalışsam da gözümden bir damla yaş daha aktı.

Sarp yavaş adımlarla bana doğru gelmeye başladı.

Tam karşımda durdu.

"Sana ne yaptığını söyle. Söylemeyeceksen gidip o herifi öldüreceğim."

Dudakladım benden istemsiz bir şekilde kahkaha atmaya başladı.

"Selin, ne oldu güzelim? Ne dedi sana anlat hadi. Ne getirdi seni bu hale?"

Tek elini yanağıma koymak için kaldırmıştı ki bir adım geri attım.

"Sakın!" tepkime şaşırmıştı. Devam ettim,

"Sakın bana dokunmaya kalkma."

Kaşlarını çatmış konuşmam için bekliyordu.

"O adam bana hiçbir şey yapmadı biliyor musunuz? Hatta bana sizin bile Yapmadığınız bir iyilik yaptı. Gözlerimi açtı."

Derin bir nefes aldım.

"Ne demek istiyorsun?" dedi Melike.

Gözlerimden akan yaşları bir hışımla sildim ve gözlerimi Sarp'a kenetledim.

"Doğum günümde yapmak zorunda mıydın bunu?"

"Ne diyorsun?"

"Seni asla affetmeyeceğim."

Mine de aynı şekilde bakıyordu bana.

Tek bir şey daha demeden merdivenlerden çıkmak için bir hamle yaptım.

Ama Sarp sıkıca tuttu kolumdan.

"Ne olduğunu söyle Selin."

Kolumu Sarp'tan kurtardım ve konuşmaya başladım,

"Ne olduğunu bilmiyor musun Sarp!? Hiç mi utanmıyorsun gözlerime bakarken? Benimle uyuduğun yatağa onu sokarken de utanmadın zaten! Onunla sevişip sabahına yanıma gelip beni sevdiğini söyledin ya sen!"

Sesim olduğundan yüksek çıkmıştı ve herkes şok olmuş gibi bana bakıyordu.

"Hem de doğum günümde yaşattın bunu bana."

Gülümsedim,

"İşte o adam bana bunu gösterdi. Gözlerimle görmesem inanmazdım biliyor musun? Ama gördüm. Onu nasıl öptüğünü, ona nasıl dokunduğunu izledim."

"Bu doğru mu?" dedi Melike.

Ne Sarp ne de Mine konuşuyordu.

Tekrar gülümsedim ve hızla merdivenlerden çıktım.

Necip'in teklifini kabul edecektim.

Bana bu yaşattıklarının yanında sana yaşatacaklarım hafif bir rüzgar esintisi gibi kalacaktı.

Ama tek bir şey istiyordum. İNTİKAM.

Valizime elime ne gelirse atmaya başladım.
Kapı açıldı ve içeriye Melike girdi.