İSYANCILAR

34. bölüm

●Sinirlere hakim ol

"Lan sağdan geliyor, sağdan. Kör müsün abi ya. Onu da vuramıyorsun sil oyunu!" diye bağırdı Hasan bayılan bedene.

Hasan neredeyse çıldıracak raddeye gelmişti. En nefret ettiği şeylerden biri oyunu bilmeyenlerle oynamaktı.  Artı bir şekilde şu kahkahalar!

Aytunç video çekmek istemişti ve konusu kolsuzlarla bir oyun oynayarak sabırlı olmaktı. Aytunç, sabırsız ve aşırı sinirli birini seçmişti. Videosuna tam uyum sağlayacak biri. O kişi ise Hasan'dı.

Büyük ihtimal başlık, Hasan'ı nasıl tımarhaneye yolluyoruz, oynat bakalım, olacağı kesindi.

Takımdaki herkes Hasan'ın yayınladığı ekrandan oyunu izlerken kahkaha atıyorlardı.

"Klavyeni götüne sokayım lan senin, yeter!" Hasan dayanamayıp bağırdı. Takımda 3 kişi neredeyse oyunu bilmeyen, acemi kişilerdi ve biri iner inmez ölmüştü.

İki kalan kişi de Hasan'ı çıldırtıyordu.  Daha yeni mi başlamışlardı? Hayır. Üçüncü oyundu ve şimdiden Hasan saçlarını yonmaya başlamıştı. İkinci oyundan yediği eksiyle daha da öfkelenmişti.

"Lan yere niye bakıyorsun Allah'ın kolsusuzu  yere niye bakıyorsun! Adamlar yerde mi puşt!" diye söylenirken ilerde koşan düşman karekteri görüp elindeki M24 ile vurdu. Bayılan karekterle tekrar vurup öldürdü.

Hasan elini klavyeden çekip çatık kaşlarla yanındakilerini izledi.

"Ya nasıl çattı kaşlarını ama  deli ettiniz çocuğu." dedi Yusuf  sevgilisini kameradan izlerken. Sinirli hali ona daha çekici ve seksi gelirken bu görüşü uzaktan harika olduğunu biliyordu. Yanındayken ona bu derece kızgın olup bağırsa, büyük ihtimal oturup ağlardı, bana niye bağırıyorsun diye.

Hoş garibim Hasan, sevgilisinin tripleriyle az çok sabrını geliştirmişti ama söz konusu sevgilisi olmayınca yine eski Hasan'dı.

"Hay Ali siksin sizi." dedi Hasan sinirle.

"Lan mal, beni niye karıştırıyorsun göte  bak." dedi. Ama takımdakiker gülüyordu. 

"Hasan Hasan, herkes unutur ben unutmam Hasan." dedi Fırat tehditkâr bir şekilde.

"Sus sen dövmeli." dedi. O sırada onlara rushlayan üç kişiye meydan okuyarak duvar arkası pigledi ve üçünü öldürdü.

"Bak bak sinirden oyunu delecek adam." dedi Aytunç.

"Ölün lan pezevenkler." dedi Hasan oynadığı takım arkadaşlarına. "Sikeyim lan böyle oyunu. Bu oyunu sürüme sokanında, oynayan beni de, sizin tanıştıran oyun hayatını da..." uzun uzun küfür etmeye başlarken Aytunç sesini kapatmıştı. Takım şaşkınca kahlaha atıtodu.

"Oyunun moyunun namusu kalmadı, soktu sokuşturdu mal herif." dedi Ali.  Rahat konuşuyorlardı arada. Editör bunları kesip düzenlerdi ya da komik hale getirirdi.

Uzun uzun kifür eden Hasan'ın sahnesini kesmeyecekti mesela ama komik bir sansür koyacağı kesindi.

"Hasannn abiiii masum dünyamın içinden geçtin Hasannn abiiii!" diye bağırdı Batuhan. Hasan en sonunda Batuhan'ın bağırması ile susmuştu. 

"Lan minik, niye kapatmıyorsun sesimi?" dedi Hasan oyun yüzünden bütün sinirini ona yönlendirdi. 

"Ders alıyorum." dedi pişkince. 

"Bak Yusuf'ta duydu." Hasan son dakika sevgilisini hatırlayıp mırıldandı.

"Sorun değil." dedi sevgilisi onu rahatlatacağına inanarak. Hoş güzelim sesini duyunca gülümsemişti Hasan.