İSYANCILAR

5. Bölüm

Medya: Alan Walker - On My Way

● Takip isteği

Ali, elini mauseden çekip havada sallamaya başladı. Kaç saattir bilgisayarın başında Rebels takımı ile PUBG oynuyordu. Hayır oynadığı üç kişi onun gibi deliydi ve boş adamlardı sanırım. Biride kalkıp gitmemişti.

Elini tekrar mause koyup karakterini yönlendirmeye devam etti. As olmasına yirmi puandan az bir sayı kalmıştı. Bu hızla giderse eğer yakın zamanda Fatih liginde oynayabilirdi. Rank kasmak o kadar zordu ki, bazen ciddi anlamda kişi kendi hayatından tavizler vererek, oyuna odaklanıyor, yükselmek istiyordu.

En son alanlara gelmişken Ali boş olan tepeden dolanıyordu. Hasan ve Fırat kolsuz oyuncunun kurbanı olmuş elli kişi kalmışken ölmüşlerdi. Yusuf ve kendisi oyunun sonuna gelene kadar iyi squadlara denk gelmiş hepsinden iyi kurtulmuşlardı. Takım oyunu olduğunda az leş alınıyordu ama ama tek ya da iki kişiyseniz leş sayınız artış gösteriyordu.

Hasan ve Fırat ikiliyi izliyordular. Fırat, arkadaşı Yusuf'un oyunlarını bildiğinden şu anlık Ali'yi izliyordu. Gerçekten iyi bir oyuncu olduğunu, Ali'nin dediği gibi oynama tarzları benzerlik gösteriyordu.

Fırat yakın çatışma olmadığı sürece uzakta olan düşman oyuncularla sinir edici derecede oynardı. Tam öldürmez, vurup vurup kaçardı, bu da oyuncunun artık pes edip üstüne gelmesine yol açıyordu. Ali'de ona benzer hareketlerini görmüştü.

"Güzel, tepe başındayız ama çok açıktayız ya." dedi Yusuf.

"Birazdan alan verir biraz bekleyelim." Ali dedikten sonra bulundukların dağın ilerisine ilerleyip etrafı kontrol etti.

"Oğlum bu adamlar nerede la?" Hasan artık maç bitsin, yeni bir maç başlasın diye bekliyordu. Zaten erkenden öldüğü için eksi yiyecekti ve bunu düşünmek onu sinir ediyordu. As rütbesi olmuştu ve alacağı her yıldızda biraz daha dikkat etmesi gerekiyordu. Oflayıp Rebels grubunda olan Yusuf'u izlemeye başladı.

"Evde birileri var Yusuf." Ali dediğinde, onlarda 100 bilemedi 150 m uzakta olan eve odaklandı. Üst kat pencereden diğer tarafa geçerken görmüştü, 4x dürbününü oraya odaklamıştı. Arada alt kata bakıyordu.

Düşman oyuncu başını penceren çıkardığında, Ali beklemeden Kar98 tüfeğini ateşleyip geri çekildi. Atışı boşa gittiğinde, "Hadi be!" dedi. Ardından tekrar tepenin arkasından karakterini yukarıya çıkarmış, tekrar kendini gösteren düşmana sıktığında boşa çıkmış, karşı oyuncu Ali'nin kaskına Mini14 sıkmış, kaskı iki seviye olduğundan iyi hasar almıştı. Ali dişlerini sinirden sıkıp biraz daha tepe arkasının gerisine giderek, etraftan gelecek mermilere karşılık yere uzatmıştı karakterini ve kendinde olan sargı bezine basarak canını yeniledi.

"Üç kişiler gördüm Ali. İkisi yukarda biri aşağıda. İnşallah alanı bize verir ya."

"Oyuna, cenabet olan Hasan ile başladık Yusuf, oyun sonuna kadar oyun istediklerimizin tersini verir bize." dedi Ali, susan kuzenine laf atarak.

"Lan şerefsiz ne diye laf atıyorsun bana?"

"Seviyorum kardeşim."

"Kes lan gabi."

"Sensin gabi, göt kafa."

"Hey hey, oyuna odaklanabilir miyiz?" Yusuf sesini yükseltmiş iki tartışan kuzeni susturmuştu. Uyarmasaydı devam edecek gibi duruyorlardı.

Fırat kahkaha atmaya başladığında, Yusuf merak edip, "Ne oldu lan?" dedi.

"Aytunç abi yazmış. Sıçtığımın ibneleri kimlerle oynuyorsunuz diye. "