Medyada ki şarkıyı sürekli olarak dinlerken yazdım :D Güzel şarkı bence ben çook beğendim. Umarım dinler ve beğenirsiniz <3
Evin içinde çalan şarkıya eşlik ederken, şarkıya karışan başka sesler de vardı. Barış şarkıya eşlik ederken zihnini dağıtmak için spor yapıyordu. Bir yerden sonra kasları ağrımaya başlamıştı ama bu onun umurunda değildi. Acı yoksa kazançta yoktu neticesinde. Şarkı bittiğinde Barış derin bir nefes aldı ve koşu bandını durdurdu. Terden sırılsıklam bir haldeydi ve derhal banyoya koşmazsa kafayı yiyecekmiş gibi hissetti o anda. Hızlı adımlarla banyoya gitti ve güzel bir duş aldı. Saçlarını kurularken telefonunun çalındığını gördü. Arayan Fatih idi.
"Ne var?" diyerek telefonu açmasıyla karşıda ki gür bir kahkaha attı.
"Parti de istediğim şarkıları seçmemde bana izin ver." dediğinde Barış göz devirdi.
"Eğer saçma bir liste olacaksa seni kulüpten kovarım." dediğinde yeniden bir kahkaha duydu. Sinirleri tavana zıplarken hayatında daha önce hiç bu kadar arsız bir insan tanımadığına yemin edebilirdi.
"Çok zor tatlım. Şarkılarım çok güzel ayrıca sen kıymet bilmiyorsun. Zevksiz seni." Alaycı sesiyle Barış' ın sol gözü seyirdi.
"Cesaretin takdir edilesi Fatih. Yüzüme de söylemeni tercih ederim."
"Neyse birkaç saate görüşürüz. Öptüm." demiş kocaman bir öpücük sesi çıkarıp telefonu kapatmıştı. Barış başını sallayarak güldü.
Saçlarını kuruttuktan sonra güzel bir şekil vermiş ve bir kaç tutamın önüne düşmesine izin vermişti. Dolabının önünde durmuş gömleklerine bakıyordu. Sütlü kahve tonlarında ki gömleğini ve içine beyaz tişörtünü çıkardıktan sonra siyah pantolonunu çıkardı. Sade ve partiye uygundu. Nasıl olsa hepsi üniversite öğrencileriydi. Üzerini giyindikten sonra gömleğinin eteklerini pantolonun içine sokup biraz çıkartarak bol bir görünüm elde etti. Siyah bir kemer taktıktan sonra da kombini tamamdı. Küçük siyah bir çantada alarak bitirdi.
Pars pantolonuna bakarken pek emin değildi. Yüksek belli olan bu pantolon vücut hatlarını oldukça güzel belli ediyordu. Genellikle oversize giyindiği için buna pek alışkın değildi. Aslında seviyordu bu tarz kıyafetleri. Evde Pınar ile oldukları zaman file yırtık jean pantolon içine yüksek belli file giyer, üzerine çorabın örtmesine imkan vermeyen bir crop giyerdi. Saçlarını güzelce yapar ve Pınar' ın ona makyaj yapmasına izin verirdi. Kıyafetlerin cinsi olmazdı iki kardeşe göre. Giydiği beyaz gömleği çok seviyordu. Atında bellinde altın rengi düğmeler olman siyah bir pantolon giymişti. Biraz parlatıcı sürmüş ve saçlarına ufak bir perma işlemi uygulamışlardı. Pınar hayranlıkla kardeşine bakarken, Pars kızaran yanaklarını saklamaya çalışıyordu.
"Çok güzel oldun." Pınar kardeşini partinin yapılacağı yere bırakmış, onu cesaretlendirmek için yanağına ufak bir öpücük kondurduktan sonra kendisi Fırat ile sözleştiği mekana gitmişti. Pars titreyen ellerini önünde birleştirmiş, alt dudağını ısırmıştı. Oldukça tedirgindi. BU insanları tanımıyordu, ona nasıl yaklaşacaklarını, tavırlarını bilmiyordu.
"Pars!" tanıdık bir ses duyunca arkasına döndü Pars. Sema güzel çiçekli bir elbise giyinmişti. Genelde topuz veya at kuyruğu yaptığı saçları bu sefer bir çikolata şelalesi misali omuzlarından dökülüyordu. Çok güzel bir kadındı Sema.
"Muhteşem görünüyorsun." dedi Sema bu ufak tefek çocuğun utangaçlığını ve ürkekliğini anlayarak. Ama şanslıydılar ki kulüpte hatta okul, okul yönetimi bile bireyin kendisine karışmaz onlardan sadece okulun adını lekelememelerini isterlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntılı
General Fiction"Belki de." Dedi keyif alarak. "En en etkili çözüm aslında en basit olanıdır. " BarışxPars