SELAM CANLARIM. UYUMADAN ÖNCE BİR BÖLÜM DAHA ATMAK İSTEDİM. YARIN SABAH UYANDIĞINIZDA ATTIĞIM BÖLÜMÜ GÖRÜP MUTLU OLURSUNUZ DİYE DÜŞÜNDÜM. OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYOR İYİ OKUMALAR DİLİYORUM. SİZİ ÇOOOK SEVİYORUM ŞEKERLERİM. 🖤🤎💜💙💚🧡
Rüya görüp görmediğimden emin değilim. Gözlerimi kırpıp bir daha baktım, orada değildi. Çok mu uykusuz kalmıştım? Hala halsizlik mi vardı üzerimde?
Telefonuma gelen bildirimle sıçradım. Bulut çoktan uyuya kalmıştı. Mesaja baktım; Siyah'tandı.
"Beni bırakmayacağını söylemiştin."
Cevap yazdım. "Sen de bu kez dürüst olacaktın."
"Teknik olarak sana yalan söylemiş sayılmam, sadece eksik bilgi verdim."
"Kapat çeneni."
"Teknik olarak çenemi açmış sayılmam, sonuçta mesaj yazıyorum."
"Siyah! Yazmayı kes."
"Bunu yapamayacağımı biliyorsun. Gözlerimin ışıltısının nedeni sensin, onları söndürme."
"Ben sürekli yalanlar üzerine kurulu olacak bir ilişkiye başlamak istemiyorum. Bunu babam ve Bulut'tan gizli yapıyor olmak zaten çok zor olacak. Bir de yalanlarla işi daha zor hale getiremem. Hayatım senin yüzünden yeterince karışık, daha fazla karıştırma."
"Lütfen... Kapıdayım, çık konuşalım."
İç çektim ve yatağımdan kalktım. Siyah bahçede beni bekliyordu, yanına gittim. "Ne var?"
Morali çok bozuk görünüyordu. Gözlerinin ışıltısında bir hüzün vardı. "Sana her şeyi anlatırsam barışır mıyız?"
Kollarımı önümde birleştirdim. "Bana gerçekleri barışmak için değil dürüst olmak için anlatmalısın."
İç çekti. "Çok zorlu birisin ama neyse... Ailem çok küçükken o kasabaya gitmişler. O zamanlarda da dışarıdan kimsenin girilmesi hoş karşılanmıyordu ama güvenlik bu kadar sıkı değildi. Bir şekilde girebilmişler, herhalde şenlik günlerinden biriydi ve kapıda nöbet tutan kimse yoktu. Amaçları piknik yapmakmış ve kasabanın ünü o zamanlar çok popüler olmadığından söylentilerden haberleri yokmuş. Fakat insanlar onları fark ettiklerinde onlar mangal yapmak için ateş yakmak amacıyla ağaçlardan dallar koparmışlar. Bunu gören kasabalılar çok hiddetlenmiş. Ben çok küçüktüm hatırlamıyorum ama söylediklerine göre onları öldüreceklermiş. Ailem ölmemek için ne yapabileceklerini sormuş ve kasabalılar verdiğiniz zararı nasıl onarabilirsiniz demişler. Aksi takdirde açık açık onları öldüreceklerini de eklemişler. Sonra ben ağlamaya başlamışım ve o zamanki kabile lideri benimle göz göze gelmiş ve çocuğu olmayan bir aile, yani şimdiki aileme evlatlık verilmem gerektiğini söylemiş. Ailem beni doğaya zarar veren bir çocuk olarak yetiştirecekmiş ama onlar iyi bakabilirmiş. Bu sayede sevgi dolu ve sağlıklı bir birey yetiştirerek doğaya olan borçlarını ödeyebilirlermiş. Ailem bunu istememiş ama ölümle burun buruna gelince yapmak zorunda kalmışlar. Kabile lideri her sene doğum günümde dışarı çıkarak onları görebileceğime dair söz vermiş. Zamanla bu günler sıklığını arttırdı ama onlar asla gerçek ailem olarak kalamadı."
"Peki ya Mavi?"
"Çocukları olmayan ailem sonradan Mavi'yi dünyaya getirebilmişler. Lidere göre, beni güzel yetiştirdikleri için doğa onlara bir hediye vermiş."
"Sigara içiyor ve araba kullanıyorsun. Gerçekten tam kriterlerine göre birisin."
Ellerimi tutmaya çalıştı. "Doğa, lütfen... Bundan sonra hiç sır yok, söz veriyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTILI AŞIK 2 (+18)
Teen FictionKendisine aşık olan bir akıl hastasından kurtulmaya çalışan Doğa aralarındaki ateşli çekime karşı koymaya çalışıyor ama bu genç adam kendisine sırılsıklam tutulmuş durumda. Üstelik akıl hastalıkları işi daha zor bir hale getiriyor.