2.1: endless shame

229 29 0
                                    

16 Nisan 2009

Harry cidden kafayı yemek üzereydi. Cidden! Louis'le ilgili gördüğü rüyaların sonu bir türlü gelmiyordu. En yakın arkadaşını(!) zirvede yaşadığı ergenliğinin malum konulu rüyalarına dahil etmek onu sonsuz bir utancın içine sürüklüyordu. Aksi gibi Louis de sürekli ona sarılıp öpüyordu. Tıpkı şimdi olduğu gibi. Louis'in ailesi çocukları hafta sonu için çiftliğe götürmüşlerdi. Anne de Louis'in tek kalmasına izin vermeyip onu evlerine çağırmıştı. Akşam yemeklerin yedikten sonra ikisi Harry'nin odasında film izliyordu. Filmin 10. dakikasında Louis onu kolunun altına çektiğinden beri Harry rüyaları dışında bir şey düşünme çabasına girişmişti. Utancından kıpkırmızı olan suratı başarısızlığını ele verirken Louis biten filmle kıvırcığına döndü. Gözleri şokla açılıp elleriyle Harry'nin yanaklarını kavradı.

''Harry kıpkırmızı olmuşsun. Ateşin mi çıktı? Hasta mısın?'' Harry'nin alnını kontrol edip ateşi olmadığına emin olduktan sonra gözlerini tekrar yeşillere sabitledi.

''Ateşin yok bebeğim niye bu kadar kızardın sen?''

''Şey sıcak oldu biraz.'' Sonuçta yalan söylememişti değil mi? Harry şuan odanın çöllerden bile daha sıcak olduğuna yemin edebilirdi.

''Tamam sen otur ben daha ince bir şeyler getireyim üstüne.'' Harry'nin itiraz etmesine fırsat tanımadan dolaptan açık mavi pijamaları çıkardı. Yatağa geri dönmeden camı da açıp odanın serinlemesini sağladı. Yatağın kenarına gelip ayakta dikilmeye başlayınca Harry ona anlamayan gözlerle baktı.

''Kaldır kolunu da giydireyim hadi.'' Harry bu sefer suratının rengini tanımlayacak kelimelere sahip değildi.

''G-gerek yok Lou. Ben kendim giyerim. Ver sen bana.''

''Üzgünüm kıvırcık ya hemen kollarını kaldırırsın ya da bunları alabilmek için beni yakalaman gerekir.''

''AMA ONLAR BENİM EN SEVDİĞİM PİJAMALARIM!'' Louis yüzünde beliren sinsi gülümsemeyle bakmaya devam etti.

''Biliyorum.'' Harry yenilgiyle kafasını eğdi.

''Tamam tamam.'' Aniden öne uzatıp pijamayı almaya çalışınca Louis geri çekildi.

''Yemezler canım.''

''Hemen buraya gel küçük kirpi.''

''Çok beklersin kurbağa!'' Louis koşarak odadan çıkarken bağırdı. Harry de arkasından odadan çıkınca bütün evi koşarak turladılar.

''Harry koşmayın artık!''

''Ama anne Louis kaçıyor!''

''Louis oğlum dur sen de.''

''O kurbağa suratlı kıvırcık söz dinlemedi Anne!''

''Harry niye söz dinlemiyorsun sen? Bırak artık çocuğu kovalamayı. Yanıma gel.''

''Of ama anne ya! Niye hep Louis'i savunuyorsunuz anlamıyorum ki ben. Sanki oğlunuz ben değilim de o.'' Annesinin yanına oturduktan sonra karşısındaki koltuğa gülerek oturan Louis'in bacağına tekme attı.

''Bak Anne görüyor musun kovaladığı yetmiyor bir de tekme atıyor. Yakalasa ne yapardı kim bilir.''

''Harry düzgün dur.''

''Yeter ya! Beni Jay'imin yanına gönderin. Birleştiniz üstüme geliyorsunuz siz.''

''Tamam tamam gel öpeyim barışalım.''

''Bana ne öpme. Kirpi suratlı.''

''Louis sen niye soruyorsun ki oğlum? Sanki bilmiyorsun onun tribini.''

''Doğru diyorsun Kraliçe Styles. Öpeyim gitsin.''

''Yakalarsan öpersin.''

''Harry yoruldum bak lütfen kaçma.''

''Seni dinleyeceğimi de nereden çıkardın?'' Harry kalkıp koşmaya başlayınca Louis de oflayarak ayağa kalktı. Anne ikisini gülerek izlerken 5 dakika sonra Louis omzuna aldığı Harry'le salona geri döndü.

''Louis bırak beni.!''

''Yakalarsan öpersin demiştin. Daha öpmedim bırakamam.''

''Louis hazır yakalamışken gidin yatın artık. Geç oldu.''

''Emredersiniz hanımefendi. Önünüzde eğilmek isterdim ama malum. İyi geceler.''

''İyi geceler Louis.''

''Bana yok mu 'iyi geceler'? Ben gideyim istersen sen Louis oğlunla yaşa mutlu mesut.''

''Sana da iyi geceler oğlum.''

''Hıh.''

''Aaaa anneye trip atılır mı hiç! Sen gel ben sana bir ceza vereyim.'' Tahmin edebileceğiniz gibi bu cümle Harry'i malum rüyalarına döndürdü ve Harry yine kızarıp sustu. Odaya girdiklerinde Louis onu yatağa oturtup pijamalarını giydirdi. Camı kapatıp içerinin iyice serinlemesine engel oldu. Harry'nin uykusunun gelmeye başladığını görünce onu banyoya gönderip üzerini değiştirdi. Kendisi de dişlerini fırçalayınca Harry'nin yanına yattı.

''Benim bir öpücüğüm vardı sanki?'' Harry omuz silkip kafasını iyice yastığa gömdü. Louis onun bu kediyi andıran hallerine dayanamayıp yanağına kocaman bir öpücük bıraktı. Sonra bir tane daha ve bir tane daha...

''Louehh! Dur uykum var.''

''Ama''

öpücük

''Harreh''

öpücük

''çok''

öpücük

''tatlısın.'' Harry'nin uykulu kıkırdamasını duyduktan sonra geri çekilip yüzüne baktı. Gerçekten uykusu olduğunu fark edince de onu göğsüne çekip saçlarıyla oynamaya başladı.

''Hadi uyu bakalım kıvırcık.''

''İyi geceler Lou.''

''İyi geceler bebeğim.''

The Larry Squad💚💙

Gemms: Arkadaşlar...
Uzman kapı dinleme yeteneklerime
güvenerek söylüyorum ki
Aşama 3 tamamlandı

--------------
EVETTTT BEN GELDİM
Bu bölüm kısa oldu kusura bakmayın uzun süredir yazmayınca biraz kopukluk yaşadım ama halledicez
Çookk özlemişim burayı
Larry etiketinde #5 olduk çooookk teşekkür ederim
Louve u byeee
İg: backwsev

old summer love in august /l.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin