Uzun bir sessizliğin ardından eve geldik. Burak arabadan inince bende indim.
Birden Burak yanıma geldi ve kolumdan sürükleyerek beni odasına götürdü.
"Ne yapıyorsun?"
"Burada bekle."
Burak odasında bulunan banyoya girdi ve elinde ilaç kutusu ile çıktı. Yatağı göstererek "Otur." Dedi.
Ben oturunca o da yanıma oturdu, bir dizini kıvırıp bana doğru döndü. Elindeki kutudan tendürdiyot çıkartıp pamuğa döktü.
"Bana doğru dön. Merak etme yemiycem." Bende bir bacağımı kıvırıp ona doğru döndüm.
Elindeki pamuğu yavaşça yarama doğru götürüp sürmeye başladı. O kadar çok yanıyordu ki o acı ile biraz bağırdım.
Burak ise yavaş ve nazikçe üflemeye başladı... Sanki o üfleyince bütün acım,yanmam geçmişti.
Sanki orada hiç yara yoktu. Off ne saçmalıyordum ben? Kendine gel Işıl.
Ardından pamuğu yanına koyup kutudan bir krem çıkardı. Kremi de yaramın üzerine biraz değdirdi ve eli ile yavaşça sürdü.
Ardından kutudan yara bandı çıkartıp oraya yapıştırdı. Pamuğu ve kutuyu alıp ayağa kalktı.
İkisinin de komidinin üzerine koyup bana baktı ve konuşmaya başladı;
"Yemek hazır. Aşağı gel"
"Ben aç deği-"
"Sen açsın. Sana ricada bulunmadım,emir verdim. O yüzden aşağı gelip yemeğini yiyeceksin."
Ve odadan çıkıp gitti. Ben ise odadan çıkıp, peşinden salona indim.
Masaya oturduk ve hizmetliler tabaklara yemekleri koymuşlardı bile. Yemeklerimizi yerken içeriye Oğuz girdi.
"Abi Umut piçi nerede?"Burak bana bakarak cevap verdi;
"Evinde."
"Nasıl yani?"
"Işıl hanım öyle istedi."
"Abi"
"Yine ne var Oğuz? "
Oğuz sırıtarak konuşmaya başladı;
"Yoo, bişi yok"
"Oğlum ne söyleyeceksen söylesene!"
"Yok abi,ben sonra şey ederim onu. Size afiyet olsun."
Oğuz giderken, ikimiz de anlamayan gözlerle arkasından bakıyorduk. Burak da masadan kalkıp Oğuz'un arkasından gitti.
Ne konuşacaklarını çok merak ediyordum. Burak ve Oğuz bahçedeydiler.
Ben de kapının oraya doğru yaklaşıp,onları dinlemeye başladım.
"Oğuz sinirlendirme beni! Saçmala oğlum."
"Abi tamam kız kaçmasın diye iyi davranıyorsun. O zaman bakışlarında mı yalan?"
"Ne bakışı oğlum? Ne içtin sen?"
"Abi sen bu kıza tutuluyon,haberin olsun."
"Oğuz saçmalama abi istersen. Kız kaçmasın diye iyi davranıyorum. Bakışlarımda gayet normal. Zaten birkaç gün sonra işimiz bitince bırakacağız. Anladın mı?"
"Anladım abi,tamam."
Konuşmaları bitmişti. Hemen tekrar masaya gelip, hiçbir şey olmamış gibi oturdum. Burak da gelip yerine oturdu. Ben yemeğimi yedim ve tam kalkacağım sıra Burak bana;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİRASÇILAR
ActionYine her sabah olduğu gibi kalkmıştım.Babamın şirkete çağırması üzerine hazırlanıp evden çıktım.Fakat şirket yerine kendimi, tanımadığım insanların ve bilmediğim bir arabanın içinde buldum.Babamın yaptığı hata yüzünden,büyük mafyalardan biri olan Bu...