Adamlar silahlarını yere koyduklarında, Burak sinirli bir şekilde hızla yürümeye başladı.
Ardından Kaan denen piçe yumruk atıp vurmaya başladı.
Adamları yanımıza geleceği sıra, Burak'ı hızla sırtından çektim. Silahı tekrar Karan'ın kafasına doğrulttum.
Adamların bir adım daha atmasına izin vermeden "YAKLAŞMAYIN!" Diyeye bağırdım. Ardından onlar da ellerini kaldırıp durdu.
Sonra Burak'a döndüm.
"Burak ne yapıyorsun?"
"Bırak geberteyim şu sikiği! Yaşamayı hak etmiyor bu şerefsiz!"
"Burak zamanı değil! Şu an gerçekten bu piçi dövmenin zamanı değil."
Burak adamların yere koyduğu silahlardan bir tanesini alıp, Kaan'ın kafasına doğrulttu.
"Bırak gebersin piç!"
Tam tetiğe basacakken "Burak yapma!" Diye seslendim.
Burak biraz bana baktıktan sonra iç çekti
"Tamam vurmayacağım. Sen silahını indir."
Tereddüt ederek silahımı indirirken,Burak Kaan'ın arkasına geçip, kolları ile boynunu sardı.
Arabaya doğru yürürken, Burak arkasını dönerek adamlara
"Arabaya binip gideceğiz. Eğer bir yanlış yaparsanız, yemin ediyorum yaşatmam. Şimdi arabanın önünü açın!" Dedi.
Adamlar kenara çekilerek arabanın önünü açtı. Ben arabaya bindiğimde, Burak silahı Kaan'ın kafasından ayırmadan arabaya bindi.
Arabanın anahtarını çevirip çalıştırdığında, Kaan'ın karnına vurup yere düşürdü. Sonra gaza bastı.
Adamları Kaan piçinin etrafına dolaşırken, biz de arabayla hızla oradan uzaklaştık. Ana yola çıktığımızda, Burak ile gözümüzü yoldan ayırmıyorduk.
Ben hâlâ o silahı nasıl tuttuğumu merak ediyordum. Sevdiğin bir kişi söz konusu olunca, yapmam dediğin yapamam değin her şeyi yapıyormuş insan demek ki...
Ben yolu izlerken, Burak'ın konuşmasıyla gözlerimi yoldan ayırıp Burak'a doğru baktım.
"Güzelim ben sana mecbur olmadıkça silahı kullanma demedim mi? Hem neden beni dinlemiyorsun?"
"Kullanmadım zaten."
"Güzelim... Lütfen bir şey diyorsam yap!"
"NE YAPMALIYDIM HA? SEN ORDA SİLAHLI ADAMLARIN ARASINDAYKEN BEN YEMEK YEMEYE DEVAM MI ETSEYDİM?
BANA 'BURADA KAL' DEDİ BEN DE ŞURAYA BİR YERLERE SAKLANAYIM MI DESEYDİM? NE YAPMAMI İSTİYORDUN?
SEN NE YAPARDIN? ORADA ÖYLECE GİDİŞİMİ İZLER MİYDİN?"
O kadar çok sinirlenmiştim ki... Sanki az önce yaşadığımız her şey normalmiş gibi bir de bana "niye çıktın?" Diyor.
Kafamı tekrar yola çevirip sakinleşmeyi bekledim. Fakat gözyaşlarım daha da hızlanmaya başladı.
Ben hâlâ yaşadığım şeyi düşünürken gelmiş burada dediğimi dinle diyor. Artık sinir krizi geçirmemek elde değil.
Gözlerimden yaşlar akarken, Burak arabayı yolun soluna doğru yaklaştırıp durdurdu. Issız bir yer olduğu için hiç araba yoktu. İki yanımızda tarlaydı galiba tam göremiyordum.
Ben hâlâ gözümü yoldan ayırmadan ağlıyordum. Ağlayacak bir şey yoktu fakat, ben küçüklüğümden beri her duygumu ağlayarak gösterirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİRASÇILAR
ActionYine her sabah olduğu gibi kalkmıştım.Babamın şirkete çağırması üzerine hazırlanıp evden çıktım.Fakat şirket yerine kendimi, tanımadığım insanların ve bilmediğim bir arabanın içinde buldum.Babamın yaptığı hata yüzünden,büyük mafyalardan biri olan Bu...