Sabah Five'ın bağırışlarıyla uyanmıştım. Gözlerimi açtım ve ona dikerek konuştum.
"Five sorunlu musun?! İnsan uyuyor burada!" bana baktı. Yere çömeldi ve yerde bir şeyler yapmaya başladı. Gözlerimi ovalayarak kalktım ve Five'ın yanında gittiğim. Yerde işlem yaptığını gördüm.
"napıyorsun sen?" yanına çömeldim ve yaptığı işleme göz gezdirdim.
"bu siktiğimin sonucunu bulamıyorum!" yere yazdığı dal parçasını elime alarak yanlış yaptığı yeri gösterdim.
"bunu mu yanlış yaptın gerçekten five? Bende seni zeki sanıyordum." bana baktı. Beni ittiğinde direkt düşmüştüm. Çünkü ayaklarımın üstünde çökmüşken pek bir dengem yoktu. Bende ayağımı onun ayağına takarak düşürdüm. Ayağa kalktım ve üstümü silkeledim.
"bulaşma bana." dedim ve bir taşın üstüne oturarak zaman geçirmeye başladım. Şuanda benimle çok uğraşamıyordu çünkü yine Handler'e gideceğimi düşünüyordu. Ki yapabilirim ama böyle bir şeyi şuanlık düşünmüyorum.
"bir plana ihtiyacımız var." diyerek yanıma geldi. Kaşlarımı kaldırdım. Bir süre düşündüm.
"Handler'e kendimizi güvendirerek bir şekilde aralarına dahil olmalıyız. Bizi göreve göndermeye başladıklarında çanta vereceklerini umuyorum. Sonra kendi yılımıza gideceğiz." kafasını iki yana salladı.
"bize o kadar çabuk güvenmeyeceklerini biliyosun. Hadi diyelim aralarına dahil olduk bize görev verdiler. Ama çantayı asla vermezler." ayağa kalktım. Volta atmaya başladım.
"işte bu noktada uzuyor. Plan birkaç ayımızı alabilir. Güven uzun sürede oluşur." dirseklerini dizine koydu ve ellerini çenesinde buluşturdu.
"sabırlı değilim biliyorsun. Daha kolay bir plan bulamazmısın? Yani gizlice komisyona girelim çantayı alıp kaçalım." sözünü böldüm.
"sonra çanta elimizde patlasın. Elimizdeki tek şansı da kaçıralım. Handler bizi bulsun. Yer o kadın bizi!" oflayarak oda ayağa kalktı.
"bu iş bir an önce bitmeli." diyerek yürümeye başladı.
vote sınırı: 6