Bölüm şarkısı : Two feet - I feel like I'm drowning.
_____________
|aşk, bir tür uyuşturucudur.|
Gözlerimi yavaşça araladım, görüş alanıma beyaz bir tavan girdiğinde bir süre anlamsızca tavanla bakıştım. Bu tavan tanıdık değildi, neredeydim ben? hissettiğim bu yorgunluğun sebebi neydi? kasıklarım neden böyle ağrıyordu? babam böyle past- herneyse, eskidi artık.
Sağ elimi saçlarımdan geçirerek bir süre düşündüm. Nolmuştu ya gece? Özgürü aramak için terasa çıktım, tamam buraya kadar sıkıntı yok. Sonra fenalaştım bir adam bana yardım etmek için geldi, buraya kadar da sıkıntı yok. Daha sonra adam bana su getirdi birazını içirdi, devamını kendi ağzına alınca çölde gezen bedeviymişcesine adamın ağzına yapıştım ve odaya geçtik, Ov işte sıkıntının büyüğü var.
Bir dizide izlesem klişe deyip geçeceğim şey başıma gelmişti, hiç tanımadığım adamla birlikte olmuştum. İnanmıyordum kendime. Aklımda canlananlarla hemen yatakta doğruldum, ani doğrulmamla kasıklarıma bıçak gibi giren ağrı inlememe sebep oldu. Bir süre anlamsızca etrafa bakındım. Yerde ki dağınık kıyafetlerimi görüş açıma girdiğinde yataktan dikkatlice kalktım. Odada bir iki kapı vardı biri çıkış biriside banyo kapısı olmalıydı, içerden su sesi duymam adamın hala burda olduğunu anlamama yetmişti. Onunla karşılaşmadan çıkmam gerekiyordu çünkü karşılaşırsam ne diyeceğimi ve nasıl davranacağımı bilmiyordum. Sapıkmış gibi davransam adama karşılık verdiğimi 'devam et' dediğimi çok net hatırlıyordum. Sarsak sarsak kıyafetlerimi giymeye başladım. Köşede duran çantamıda alıp hızlıca odadan çıktım. Koşar adımlarla mekandan uzaklaşırken hissettiğim ağrıyı yok saymaya çalışıyordum. Mekandaki çalışanlar garipser bakışlarını üzerimde gezdirsede ben çıkışı arıyordum.
Bir taksinin geçmesini beklerken izleniyormuş gibi hissetmemle irkildim ama arkamı dönüp bakmadım. Sonunda bir taksiyi durdurdum. Birde taksi parası vericektim sanki çok param varmış gibi. Ev tarifi yaptıktan sonra telefonumu çantamdan çıkartıp ekranına baktım.
Bebeleta: 42 cevapsız çağrı.
Yavrucak: 5 cevapsız çağrı.
Hassiktir!
Özgür 5 kez aradığına göre naz ona bir yalan atmıştır. Hızla nazı arayıp kulağıma dayadım telefonu."Nerdesin kızım sen?! Ruhumu teslim ettim sabaha kadar! Özgürü arıcam diye çıktın, daha da gelmedin! Ya bana nasıl-"
"Naz bir sakin ol! Başıma neler geldi haberin yok."
"Noldu, Birşeyin var mı?"
"Yani, ben sana geliyorum şimdi gelince anlatırım da özgüre birşey söyledin mi?"
"Bende kaldığını söyledim. Hala açmamış olsaydın polise gidecektim."
"Tamam, iyi yapmışsın. Gelince konuşuruz kapatıyorum."
Nazın evinin önüne geldiğimde taksiciye 45tl vermiştim. O kadarcık mesafeye aldığı fiyatı şimdilik umursamadım. Ay sonu gelmeden parasız kalıcaktım. Taksiden inip nazın kapısına geldiğimde beni süzüp ağzı şokla açıldı.
"Esin! Bu hal ne? Dövdüler mi seni? Kızım bu morluklar ne? Çıldırıcam geç içeri."
Naz beni eve aldığında, anahtarlığın yanındaki aynada yansımama baktım harbiden dayak yemişe benziyordum. Gözlerim dolarken hızla naza sarıldım. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
_________
Naza herşeyi anlatmıştım. En detayıyla. Yok o kadar detaylı değil.
"Dün bende bir tuhaf oldum. Böyle sanki içim alev almış gibiydi."
Nazın söylediği ile kaşlarımı çattım."Bu normal değil naz, biz içki bile içmedik." Dediğimde ikimizinde aklından aynı şey geçtiğine yemin edebilirdim. Ben aklımdan geçeni dile getirdim "Bade sürtüğü kokteyle ilaç koydurmuş olabilir mi?"
"Vay orospu! nuri alçonun yançarı." Dediğinde her ne kadar berbat halde olsamda ister istemez gülmüştüm.
"Neyseki sen başka odalarda uyanmadın."
"Yavrum ben seni bulamayınca azgınlık mazgınlık kalmadı." Demesi beni yine güldürürken ona vurdum. "Tabii sen tutuşup beni fellik fellik ararken ben o sırada tanımadığım adamdan su içmeye çalışıyordum."
Naz kahkaha atarak "Yarasın." Dediğinde bozulan sinirimle daha çok kahkaha atmaya başladım.Sonra duraksadım, oda duraksadı.
"Naz ben kötü hissediyorum. İlk birlikte olacağım kişinin eşim olmasını tercih ederdim. Adını bile bilmediğim birisi değil." Dediğimde naz elini yanağıma koydu. "Kuzum aklın başında değildi o zaman. Bade götünün suçu hepsi. Ben ona yapacağımı biliyorum ama.""Hayatımı her zaman mahvediyor. Nefret ediyorum o kızdan."
"Bende bebişim ama merak etme bu sefer ki yaptığı karşılıksız kalmayacak."
Naz gözyaşlarımı sildikten sonra beni odaya çıkardı. Naz "Duş falan al, bende sana kıyafet hazırlayayım."
Kafa salladığımda üstümdekileri yavaşça çıkarmaya başladım. Naz içeri girdiğinde vücuduma bakarken ağzından "oha" nidası çıktı. "Kızım şu hale bak! Mosmor heryerin. Şifalı sülük işçiliği." Kıkırdadım."Esin birşey sorcam ama kızma."
Duşa girip suyu ayarladım, iç çamaşırlarımıda çıkartırken"Sor naz" dedim bir yandan da. "Adam nasıl birşeydi?" Nazın sorusu aklımda onu canlandırdı. Üstümdeyken ki hali. Kumral saçları, kararan ela gözleri, birbirine bastırdığı dolgun dudakları ve keskin yüz hatları onu mükemmel kılmıştı.
"İyiydi." dedim sadece nazda başka bişey sormadan çıktı.Duşumu aldıktan sonra eve geçmiştim. Özgür koltukta yatıyor ve tavanı izliyordu boş boş.
"Ne bu vaziyet? Hoşlandığın kız görüldü mü attı?"
Özgür bana bakarak göz devirdi.
"Hayır ablacım daha beteri engelledi." Dedi abartıyla. Ellerimi belime koydum "Boş ver yavrusu sana kız mı yok? Alıyım mı sana meldanın kızını?" Dediğimde özgür kulağını çekti masaya vurdu "Aman dağlara taşlara." Kıkırdadım. Özgür benden sadece bir yaş küçüktü ama ben ondan çok daha büyükmüşüm gibi hissediyordum. Özgür "Bugün seni dışarı yemeğe çıkarıcam." Dediğinde hayretle kaşlarımı kaldırdım "Hayırdır, banka mı soydun?"
"Part time işe girmiştim ya hasan abi fazla verdi haftalığımı." Özgürün sürekli çalışmasını istemiyordum. Beni çalışmak için ikna etmeye çalışmıştı ama ben en fazla part time çalışmasını kabul etmiştim.
"Olsun yavrusu, diğer masraflarını halledersin onunla." Dedim hasan amcada ne kadar fazla verebilirdi ki? Hasan amcanın kapasiteside belliydi neticede.
"Bana bak lolipop, ben ne dersem o! Babannem gelene kadar bu evim reisi benim. Hem boğazda yemeğe gitmiycez bir balık ekmek gömer geliriz." Dediğinde kıkırdayarak yanaklarını sıktım. "Çenin reyisliğini ham yapsınlar." Ellerimi kendinden uzaklaştırdı. "Ya abla ya."
Gülerek hazırlanmak için odama çıktım.
________
Bu geçiş bölümü gibi birşey olsun.
Bir okuyucu olsa bile yazıcam demiştim o yüzden devamm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülüşlerinde Saklı Bir Peri (+18)
Ficción GeneralHayatınız klişelerle değişir sıradaşılılıklarla pekişir.. Barda içkisine ilaç atılan Esin kendini, daha önce hiç görmediğini düşündüğü adamın kollarında bulur. Sabahında o odadan kaçarcasına çıkarken 'yabancı' adamı bir daha asla görmeyeceğini düşün...