TESADÜF SİLSİLESİ

7.9K 201 14
                                    

Bölüm şarkısı: Taylor swift- Blank space

____________

|aşk bir tür uyuşturucudur.|

-4 hafta sonra-

Başlayan sınavlar ve artan mesailer beni son zamanlarda zombiye çevirmişti. Gündüzleri okula giderken çıkışında cafeye geçiyordum 10' a kadar çalıştıktan sonra eve gidip birde sınavlara çalışmaya çalışıyordum. Cafedeyken naz yanıma gelip bana yardım ettiğide oluyordu. Naz aşırı yorulmamı engelliyordu, sağolsun boş kaldığımızda da bana konu anlatımı yapıyordu. Naz benim çok şeyimdi. Biz birbirimize sürekli destek olurduk o kolejide beraber hırs yapıp kazanmıştık ve hiç kolay olmamıştı. Ne yazık ki başarısız olduğumuz an bursumuzu alıp bizi şutlarlardı. Bizde bu sebeple bir yerlerimizi yırta yırta notlarımızı yüksek tutmaya çalışıyorduk. Benim gibi üşengeç bir bireyin hepsine nasıl yetiştiğine dair hiç bir fikrim yoktu. Bu koşuşturma arasında birde biricik kardeşimle uğraşıyordum. Kendisi gittikçe tuhaf davranıyor, geceleri eve gelmiyor, sürekli asabi davranıyor ve içine kapanıyordu. Belli ki bir derdi vardı ama derdine derman olmama izin vermiyordu. Üstüne gidip iyice darlamamak için kendimi tutmaya çalışıyordum ama benim sabrım da bir yere kadardı.
Üstelik bu sıralar mide bulantı ve baş dönmesi sorunuyla uğraşıyordum. Yoğun ve uykusuz geçen günlerim bağışıklığımın düşmesine, midemi üşütmeme sebebiyet verdiğini düşünüyordum çünkü bunun başka bir açıklaması yok. Yani yoktur heralde. Emin misin? Hayır!

"Esin, noldu kuzum bir daldın?"
Nazın sesiyle silkelenip düşüncelerimin arasından çıktım.

"Ha yok ya bişeyler düşünüyordum, saçma sapan şeyler."

"Daha çok gözün açık uyuyor gibiydin." Dediğinde omuz silktim.

"Yok canım abartma sende."

"Aşkım ne abartması, çok hırpalandın bu aralar."
Dedi naz elimi tutarak.

"Yok be kızım alıştım okulla işi idare etmeye, sınav zamanı geldi diye biraz zorlandım. Sadece Özgür beni çok yoruyor. Babannem bi gelse rahatlıyacağım kadın tüm akrabaları gezdi resmen. Gelsede şu torununa sahip çıksa." dedim sona doğru gülerek.

"Harbi bu özgürdeki haller ne? Multi ergenlik falan mı geçiriyor?"
Nazın sorusuyla ona döndüm.

"Kanka bir derdi var ama ne olduğunu bilmiyorum."

"Sana söylemeyi unuttum. Ben birkaç gecedir onu kolluyorum. Akşamları hep aynı saatte evden çıkıyor ve bir yerlere gidiyor." Kaşlarım çatılırken naza yaklaştım. "Kanka aklıma geldide bu pis pis adamlara bulaşmış olmasın." Dediğimde nazın "Valla esin, jigolo olmuş bile olabilir." Demesiyle gözlerimi belerttim.

"Geçenlerde sürekli para  harcıyordu, eve birşeyler alıyordu. Gereksiz bonkördü. Parayı nerden bulduğunu sorduğumda da hasan amca haftalığımı fazla verdi diyor."

"Kanka, bir anda çok para ancak illegal yolla kazanılır."

"Kardeşim yaşlı kadınların eline mi düştü yani?"

Naz "Bilmiyorum kankacım o kadar kötü düşünmeyelim belki drag queen olmuştur." Dediğinde ona çipil çipil baktım.

"Bakma canım öyle dalga geçiyorum." Gülerek göz devirdim.

"Olsun canım, en azından sanat yapmış olurdu." Nazlıda gülmeme eşlik ettikten sonra aklına birşey gelmiş gibi bana yaklaştı.

"Bu akşam işe gidicek misin?"

"Yok bugün birisi mekanı kapatmış evlilik teklifi için de benim gitmeme gerek yokmuş."

"Bu akşam çalışmadığını ona söyleme, bana gelirsin evden çıkınca takılırız peşine nereye gittiğini öğreniriz."

"Emin misin? Bizde şey yoluna gitmeyelim."

"Kanka biz görünmesek hiç bişey olmaz en azından ne halt ettiğini öğreniriz."

Nazın söylediği aklıma yatmıştı. Bu yüzden söylediğini kabul etmiştim. Son sınavımızıda olup nazın evine geçmiştik. Okul kıyafetlerimi çıkartıp nazın verdiği siyah kotla  siyah badiyi giymiştim. Şimdi ise  cam kenarında özgürün evden çıkmasını bekliyorduk.

"Heyecandan çişim geldi." Dedi naz fısıldayarak. Her ne kadar gergin olsamda güldüm.

"Benimde avuç içlerim terledi valla."  Nazla kıkırdarken o sırada evden çıkan özgürü görmemizle naz bacağıma bir şaplak attı.
"Aha! Çıkıyor, kalk kalk." Hızla kalkıp dış kapının önüne geldik.  Naz annesine çıktığımız söylediğinde kapıyı dikkatlice açtık. Aşırı doğal ve sakin(!) Bir şekilde özgürün arkasından ilerlemeye başladık. Özgür hızlı adımlarla giderken yoldan geçen taksiyi durdurup bindi.

"Hassiktir kızım,taksiye bindi."

"Vay paşam takside tutuyor bu devirde." Dedim arkasından bakarken.

"Bak taksi geçiyor!" Naz taksiye el yapınca şaşırdım hemen taksi geçmesine neyiz biz yaz dizisi karakteri falan mı?

"Amca şu öndeki taksi nereye gidiyorsa bizi ona götür."

Taksici öndeki arabayı takip ederken bende gerginlikten tırnaklarımı yiyordum.

"Kanka bu yol tanıdık gelmiyor mu sanada?"  Nazın sorusuyla tırnağımı yemeyi bırakıp etrafa bakındım.

"Ne bileyim, yol işte." Dedim omuz silkerek. Naz hala etrafı incelerken önümüzdeki taksi durdu ve biraz gerisindede biz durduk.

"Esin! burası o mekan değil mi?"

O gece geldiğimiz mekandı. Benim sabahında perişan halde ayrıldığım mekanda özgürün ne işi vardı? Bunu öğrenmek için taksicinin parasını ödeyip hızla arabadan indik. Özgür mekana girerken bizde gerisindeydik.

Özgür "Girilmesi yasaktır." yazan kapıyı iterek içeri girdiğinde biz nazla durakladık.

"Giricek miyiz? Bu doğru gibi gelmiyor." Dedim fısıldayarak neden fısıldadığımıda bilmiyordum. Mekanda çok az insan vardı ve kendi halindeydiler.

"Yanlış yoldayız ama o kadarda yürüdük şimdi." Naz kolumdan tutup kapıyı itmemi sağladı.  Kapı sessizce açıldığında bizi bir koridor karşıladı. Minik adımlarla ilerlerken özgürün sesini duymaya başladım.

"Ya ödeyeceğim borcumu sana. Ben asla ihanet etmem kimseye. Zorla elimden aldılar malı, silah çektiler."

Duyduklarımla ağzım aralanırken ayakta durmakta zorlandım. Ben iyi ablayım diye gezinirken kardeşim bu adamlara bulaşıyorken, ona silah çekerlerken ben nerdeydim? Nerdeydi o dikkatli ebeveynlik taslayan abla?

"Uyuşturucudan mı bahsediyorlar esin?" Dedi naz fısıldayarak.

"Galiba." Dedim aynı şekilde. Naz elimi tuttu, biraz daha ilerledik. İleride merdiven vardı. Özgürü gördüm arkası dönüktü.

"Mallar alıcıya teslim edilmedi çocuk. Beni bu ilgilendirir. O malların zararını ödemen için gerekli süreyide verdik. Daha fazlasını bekleme artık." Karşısında duran adam konuşmasını tamamlayınca sesinin bu kadar tanıdık gelmesi beni şaşırtmıştı. Adamın söyledikleriyle ilgilenmeyip bir adım daha attığımda onu gördüm. Tanımadan, adını dahi bilmeden birlikte olduğum adamı.

Nefesim kesilirken bir adım geriye gittim. Dudaklarım aralık gözlerim belermiş şekilde naza döndüm.

"Kanka iyi misin?"

"Naz, o adam benim birlikte olduğum adam" diye fısıldadım zorla.

Naz elini ağzına kapatırken kafamda metal birşey hissettim. Hızla arkamı döndüğümde nazda dönmüştü. Takım elbiseli bir adam hem bana hemde naza silah doğrultmuştu.

"Selam cici kızlar."

Gülüşlerinde Saklı Bir Peri (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin