-Multideki fotoğraf birnevi Deniz.
Bölüm şarkısı;
~All I Need-------------------
Aras beni eve bıraktıktan sonra kendimi yatağa attım. Zorlanmıştım,neyde mi? Arası sakinleştirmekte. Komiğime gitmişti.
Bende böyle saf ama güçlü olabilmek istiyordum. bu mükemmel değil miydi? Saf,esprili,güçlü. Tam aranılan insanlardandılar bence.
Mutlu olabilmek süperdi değil mi. GÜLEBİLMEK. Eskiden gülümsemek istemezdim,okuduğum kiatlardan ve hikayelerden etkilenirdim. Keşke diyordum şimdi. O zaman gülümseseydim. Bana o iğrenç şeyleri yaptıkları ve yaptırdıkları gün ben ölmüştüm. Mutlu olmak bu kadar zor değildi. Zor birşey olsa birsürü insan mutlu olmazdı. Ama ben istiyıordum. Herşeyi unutup kendime yeni bir sayfa açmak.
Ama benin yeni sayfamda önceki sayfadan geçen izler olacaktı.
Ben bunu kaybetmiştim,ya da fazla umutsuz bakıyordum. Herkes birgün mutlu olurdu. Öyle derdi üzüldüğümüzde anne babalarımız.
Gözlerimi baktığım duvardan ayırdım. Kollarımı görebileceğim bir şekilde kaldırdım. Bu neydi böyle. Hastalık mıydı. İstemiyordum kendime zarar vermek, o kadar acımazsız ve salak değildim fakat öfkem herşeyden önce geliyordu. Canım acıyordu. Yalan söyleyemem. Bazen canım öyle bir yanıyordu ki. Ama vazgeçemiyordum. Herkesin alışkanlıkları vardı,vazgeçmesi gereken ama vazgeçmediği.Vazgeçemediği. Bazılarının ki büyüktü bazılarınınki ise küçüktü.
Yaklaşık 3-4 saattir bakmadığım telefonumu çıkardım. Gelen mesajlara gözümü gezirdim. Bir tanesi dikkatimi çekmişti. GİZLİ NUMARADANDI.
"unutmak istediklerini yaşatmaya geliyoruz,hazırlıklı ol prenses bu seferkiler diğerleri gibi kolay olmayacak..."
Okuduğum bu mesajla dünyam başıma yıkılmıştı.Birkaç dakika şok geçirdikten sonra mesajı tekrar tekrar ve tekrar okudum. Sonuç yine aynı mesajdı. Yine mi aynı acıları çekecektim,Yine mi unutacaktım. Yine mi kırılacaktım. Düşünceleri bir kenara bırakıp uyumam gerekiyordu belkide ama yapamadım. olmadı.
Adamların yaptıkları tekrar gözümün önüne geldiğinde telefonumu dolabıma doğru fırlattım. İnanamıyordum. Tekrardan gelmiş olamazlardı. Tekrardan geldilerse tekrardan üzülecektim . ya dayımı unutursaydım. Biran dayımı aramayı düşündüm fakat sonra bu düşünceyi kafamdan def ettim. Kendimi onun önünde alçak gösteremezdim. Dayımın bu oyunu kazanmasını sağlamayacaktım. Gerekirse ölecektim ama dayım kazanmayacaktı. biliyordum. Dışarı çıkıp biraz hava almaya karar verdim. Bu evin kasvetli havası beni boğuyordu.
-------------------------------------------------------------------------------------------------
Dışarı çıktığımda tek yapabildiğim derin bir nefes alabilmekti. Ne fazlasını yapabilirdim. Ne azını.Canım yanıyordu. Güldüren bir acıydı bu. Acı çektiğimi bilmek beni üzüyordu. Ve ne var biliyor musunuz? ben yine herşeyin sonunda üzülüyordum,Tekrardan.
Yolda yürüken biranda durdum ve etrafa baktım. Filmlerde de böyle yapıyorlardı öyle değil mi? Bu seferki daha zordu. İnsanların bazıları kafalarını yere eğmişti. Bazıları mutluydu. Küçük bir kız dikkatimi çekti. Değişikti. Hayır hayır yanlış anlamayın. Mutlu değildi ve yanlızdı,titriyordu. Biran tüylerim ürperdi. Koşarak kızın yanına gittim. İyi gözükmüyordü. Acaba kayıp mı olmuştu?
"Hey!" Dediğimde bana döndü. Soğuk bakışların vardı. En az benim bakışlarım kadar soğuktu bakışları.
"Ne var?" dediğinde onu daha dikkatli inceledim. Küçük kız dediğime bakmayın. 11-12 yaşlarındaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Mazoşistin Kaleminden #WATTYS2015 -DÜZENLENİYOR-
ParanormalKırılırdık...yorulurduk ama bir şekilde toparlanırdık öyle değil mi? Yinede gülümserdik,yinede mutlu olurduk,yinede şükrederdik,yinede güvenirdik,yinede üzülürdük..... Güven duygusunu yıllar önce kaybetmiş psikopat bir kız...kimsenin çekemeyeceği ka...