Korkuyla arkamı döndüğüm zaman karşımda pis kokan bir adamla karşılaştım.
Adam sırıtarak bana bakarken dolmaya başlayan gözlerimle ona bakmaya başladım.Ne olacağını az çok tahmin ederken belimi saran ellere tiksinerek bakıp itmeye çalıştım. Omuzlarından tutup iterken boynumu öpmeye başladığı zaman midem bulandı. Evet kendimden midem bulandı. Paltomu çekmeye başladı bu seferde. Vücudum kaskatı olmuş bir şekilde tepki veremezken paltomun yırtılma sesi geldi kulaklarıma.
Hiçbir kız, kadın veya çocuk bunu haketmez. Bunun olmasının suçunu ise giydiği kıyafetlere, dolaştığı ortama bağlanması kadar saçma bir şey yoktu hayatta.
Günümüzde hem cinsini bile giyindiği kıyafet yüzünden taciz veya tecavüzü hakettiğini söylemesi kadar üzücü bir şey yoktu.
Omzundan ittiğim adamın hareket bile etmediğini görünce çığlık atmaya çalıştım. Ama çevremde kimse yoktu. Eli, tişörtümün iç kısmına giderken tüm gücümü toplayıp diz kapağımla iki bacak arasına vurdum. Elim çantama giderken içindeki biber gazını çıkarıp yüzüne sıkmaya başladım.
Acı ile inleyip yere düşerken korkuyla koşmaya başladım. Arabanın yanından geçerken bile nasıl olduğumu bilmiyordum. Hızla koşmaya devam ederken göz yaşlarım beni yalnız bırakmıyordu. Arkama bakmadan koştum.
Ne olacağını bilmeden içimde ki kötü duygularla koştum. Arkamdan geliyor mu yada gelmiyor mu bilmiyorum. Ama gelmemesi için Tanrı'ya dua ediyorum.
Koşmaya devam ederken yarısı yırtılmış paltoma baktım. Nefes nefese iken çıkarıp yere attım. Berbat hissediyorum.
Neden böyle bir şey yaşadım?
Bunu hakedecek bir şey mi yaptım?Ellerimi dizlerimin üstüne koyup arkama baktığım zaman kimsenin olmayışını ve kalabalık bir meydanda olduğumu görünce rahatlamış bir şekilde nefes aldım.
Burası evime yürüme mesafesinde olan bir meydandı. İnsanların şuanda bana bakıp ne düşündüğünü tahmin edebiliyorum. Bu soğukta üstünde paltosu olmayan, saçı başı dağınık bir genç kız. İnsanlar sadece inanmak istediği şeye dikkat kesilir.
Kimse o an başıma gelecekleri düşünecek kadar iyi değil. Tekrar koşmaya başladığım zaman içimde ki birikmişliğe karşı yüksek sesli bir çığlık attım.
Ağlamamaya çalışarak koşmaya devam ettim. Sitenin önüne geldiğim zaman içeriye girip kendi bloğuma yöneldim. Merdivenlere yönelip yukarı çıkmaya başladım. Tam sekiz kat.
Titreyen ellerle anahtarı deliğe sokup açmaya çalıştım. Kapıyı açtığım zaman hızla kapatarak elimdeki çantayı yere attım. Hızla banyoya yönelip üstümdeki her şeyi çıkarıp su ile dolmaya başlayan küvete girdim.
Kafamın üstünden akan suya karşı ağlamaya başladım. Ellerimle saçlarımı yüzümden çekerken ağlamaya devam ettim. İnsan banyo yaptığı zaman temizlendiğini hisseder ama yaşadığım olay banyo yapıp temizlendiğimi hissedecek kadar basit değil.
Yan tarafta duran makasla yerdeki kıyafetleri kesmeye başladım, aynı zamanda da küçük banyoyu saran çığlıklar atmaya başladım. "Nefret ediyorum, nefret ediyorum..."
Tuttuğum göz yaşları yere bir bir değerken hıçkırıklarımı dışarı saldım. "Neden?"
"Neden?" insanlar neden böyleler.Tanrı, bunu yaşamama yada yaşamamıza sebep olan herkesin belasını versin.
Mochipastah~
'inan bana insanlar kötü varlıklardır.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐋𝐢𝐦𝐞𝐫𝐞𝐧𝐜𝐞 |𝐉𝐢𝐫𝐨𝐬𝐞
FanfictionMucizeler var, mesela birinin bakışları bile kalbinizi çiçek bahçesine çevirebilir. Bana bu duyguları, en güzel şekilde yaşattığın için teşekkür ederim, Park Jimin. #1 jirose <3 ©2022 |Mochipastah