Love U Playboy

6

Jungkook: O yorumu siliyorsun
Kullanıcı adını da değiştir bir an önce

Lili: Nedenmiş o?
Sevgilin değil miyim ben senin jungkook? Ne olur ki sanki bir yorumdan?

Jungkook: Pardon?
Ne zamandır sevgiliyiz acaba benim hiç haberim yok

Lili: JUNGKOOK NE DEMEK NE ZAMANDIR SEVGİLİYİZ YA
BİR AYI GEÇTİ BİRLİKTEYİZ
KAFAYI YEDİRTME BANA

Jungkook: Büyük harfle yazdın diye korkmam mı gerekiyo şimdi fpmflf

Lili: YA Bİ DE GÜLÜYOSUN!!!
İNANAMIYORUM SANA
Sabahlara kadar sevişirken iyiydik ama dimi jungkook bey?!?!??

Jungkook: Ve bunun neresi seni diğerlerinden farklı kılıyo?

Lili: SİKTİR GİT JUNGKOOK
(görüldü)

_____________________

Dersler bittikten sonra eve fırlamıştım hemen. Taehyungla akşamki partiye gidicektik. Sonrasında da onda kalıcaktım. Evet sonunda beni ikna etmeyi başarmıştı. Tabi Jungkook'un attığım mesajı görmemesinin de birazcık, azıcık, ufacık bir etkisi olabilirdi.

Kıyafetlerimi ve makyaj malzemelerimi alıp çantama tıktım. Taehyung'un evinde birlikte hazırlanıcaktık.

Hazırlanmak için Taehyung'a gidiyordum çünkü o öğrenci evinde, tek yaşadığı için daha rahat oluyordu. Üstelik baya eğlenceliydi birlikte hazırlanmak. Ertesi günü için de dışarda takılırız demiştik. Tabi uyanabilirsek kkkkk.

Diş fırçamı ve diğer bakım ürünlerimi de alıp çıktım evden. Taehyung'un evinde buluşucaktık.

*****

"Jimin asansörü çağırsana ben kapıyı kitlerken" "Tamamdırr"

Evet saatler sonra sonunda evden çıkabilmiştik. Salak saçma şeylere gülerken baya bi oyalanmıştık doğrusu. Parti alanına yaklaştıkça geriliyordum. Daha önce hiç cluba ya da bir partiye gitmemiştim.

Mekana girer girmez gerilmekte haklı olduğumu farketmiştim. Düşüncelerimi bile duyamayacağım kadar yüksekti şarkının sesi. Işığın loşluğu ve sürekli hareket etmesi başımı döndürüyordu. Ortam da o kadar kalabalıktı ki kollarımı açamıyordum bile. Etrafımda çılgınca yiyişen ve dans eden insanlar da odaklanmamı zorlaştırıyordu haliyle. Etrafa gergin bakışlar atarken, bir yandan da Taehyung' un koluna yapışmıştım. Şu an kaybolmak, isteyeceğim son şeydi.

"Sakin ol chimchim, biraz zaman geçsin alışıcaksın" arkasını dönüp kulağıma doğru iyice eğilmiş ve konuşmuştu, gerildiğimi anlayan taehyung. Başka türlü ne dediğini duymamın imkanı yoktu zaten.

Ben de kulağına uzanarak "Belki de sadece geri dönmeliyim?" demiştim. Şu an hiç buraya ait hissetmiyordum.

"Olur mu öyle şey jiminnn!?" "Gel bak içki standının oralar daha boş oluyo. Orda bişeyler içince de daha rahat hissedeceksin eminim."

"Peki" diyebilmiştim sadece emin çıkmayan sesim ve bakışlarımla. Doğrusu o kadar hazırlanıp gelmişken hemen dönmek saçma olurdu, üstelik Taehyung'u yalnız mı bırakacaktım burda? Olmazdı öyle iş.

"Tamam bak, eğer hala eğlenmiyo olursan  gideriz tamam mı?" demişti en son Taehyung. Gergin oluşum onu da endişelendirmişti normal olarak.

"Tamamdır" diye cevapladım onu. Elini bir an bile bırakmadan takip etmeye devam ediyordum. Ama beni rahatlatmaya çalışmak zorunda olmasına üzülmüştüm biraz. O da buraya arkadaşıyla eğlenmeye gelmişti sonuçta. Bu kadar kapalı olmamalıydım yeni şeylere belki. Kendimi biraz zorlamam lazımdı benim de. Hep böyle kaçıyordum bu tarz yeniliklerden. Bu sefer arkadaşımla eğlenmeyi seçmiştim. Hem fena mıydı? Partiye de gitmedim demezdim. Üstelik Jungkook'u görmek için çok güzel bir fırsattı. Onu hiç clublarken görmemiştim. Bilmediğim bir halini görmek beni heyecanlandırmıyor diyemezdim. Tabi bu burda olmamın asıl sebebi değildi. Evet evet kesinlikle değildi. Hiçte değildi.

Sonunda bar standına ulaştığımızda Taehyung bize içki söyledi. Orası rahat olduğu için içkilerimizi orda oturup içmeye karar vermiştik. Taehyungla ilk biralarımızı yudumlarken iddaya girmiştik bile. Yeterince içince benim de diğerleri gibi gidip dans edeceğimi düşünüyor, hatta buna inanıyordu. Ben de tabiki böyle bir şeyin imkansız olduğunu söyleyip duruyordum. Birileri yarın bana kahve ısmarlamak zorunda kalıcaktı hehe.

"Jimin! Gelmiş!!" Taehyung bana seslendiği anda kimden bahsettiğini anlamıştım. Bakışlarım hemen Taehyung'un bakışlarını takip ederken, bulmuştu gözlerim onu.

(19222/1632)