"Sanırım oturamayız" demişti ve dönmek için manevra yapmıştı Yoongi. Tam o sırada "Yok canım oturabilirsiniz tabiki" demişti Tae, aynı anda yerinden hoplayarak sandalyesini çekmişti, yer açmak için. Oda benim kadar şok içindeydi. En azından cevap verebilmişti gerçi, ben hala ağzım açık Jungkook'a bakmakla meşguldüm. "Jimin?" İmkansız olsa da elinden geldiği kadar çaktırmadan bana seslenmeye çalışmıştı Taehyung. Donup kaldığımı fark etmiş olmalıydı, beni kendime getirmeye çalışıyordu sanırım. Donup kaldığımı bir tek onun fark etmiş olmasını o kadar çok isterdim ki ama bu da imkansızdı sanırım.
Ah tabi cevap vermem gerekiyordu artık. Bir de manyak gibi göz kırpmadan Jungkook'a bakmayı da bırakmalıydım bir an önce. Bunları pekala aklımda düşünebiliyordum, ama şoktan dolayı vücuduma komutlar yavaş gidiyordu.
"T-tabiki buyrun" diyebilmiştim sonunda. Evet kekelemem geri dönmüştü, harika! Ah bir de kafamı yine bacaklarıma sabitlemiştim.
"Kusura bakmayın ya şaşırdık biraz" demişti Taehyung. "Sorun değil canım ama bir an hayır cevabı alacağımızı düşünmedim değil doğrusu" demişti Hoseok gülerek. Onunla birlikte herkes kısa bir kahkaha bırakmıştı ortama. "Şaşırcak ne var ki? Tanışalım dedik" diye devam etmişti Yoongi.
Başta oluşan garip hava yavaş yavaş geçmişti. Hatta Taehyung sohbete kendini kaptırmıştı baya. Bu güzeldi ama benim için aynı şey söylenemezdi. Hala Jungkook ve arkadaşlarının masamızda olduğu gerçeğini kabullenmekle meşguldüm. Bu olanlar yetmezmiş gibi bir de yanıma oturu vermişti Jungkook. Bu masadan canlı kalkamayacaktım heralde.
Herkes sohbete dahil olurken ben göz temasından uzak ve sessizdim. Elimde değildi. Jungkook yanımda otururken nefes almak bile güçtü şu an. Bir insan hem gerginlikten ölcek gibi hissederken hem de huzurdan havada süzülüyomuş gibi hissedebilir miydi? Çünkü ben şu an öyle hissediyordum.
Bir rüyayı yaşamanın gerginliğindeydim şu an. Jungkook ve grubu bizim masada oturuyordu!! Bi de üstüne Jungkook yanımda oturuyodu!!! Bunun düşüncesi bile imkansız gelirken şu an o imkansızı yaşamak mı? Benim yerimde kim olsa şoka girerdi bence.
Gerçi sadece şokta olan ben değildim zaten kafeteryaya adımını atan herkes bizim masaya bakıyordu. Ve bu durumun sakinleşmeme hiç yardımcı olmadığını rahatlıkla söyleyebilirdim.
Ama... ama her şey bir yana camlardan içeri giren rüzgar sağolsun burnuma Jungkook'un parfüm ve şampuan kokusu geliyordu arada. İşte o zaman o kadar huzur doluyordum ki sonsuza kadar burda kalabilirim diyordum içimden. Bir insanın her şeyi mükemmel olabilir miydi ya?
"Jimindi değil mi?"
(211022/0742)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love U Playboy
FanfictionPlatonik bir jimin ve playboy jungkook (düz yazı + texting)