16

867 40 7
                                    

Kahkahalara doymak bilmeyen Taehyung'u susturmaya çalışıyordum deminden beri. "Çocuğa çarptın demek" diyerek daha çok gülünce, kafasına vurmuştum bi tane. Kafasını tutarak gülmeye devam ederken, "Sus tamam Tae, bir anda gelirlerse duyarlar bak" diyerek susması için yalvarmıştım adeta. "Zaten rezil ettin beni o gün de" diye devam etmiştim, tripli bir edayla.

"Neden bahsediyosun yav, ne zaman rezil etmişim seni" "O gün masada" "Ne yaptım ki kuzum" "Yok neymiş çegingenmişim ama alışınca susmak bilmezmişim falan. Konuşmamdan rahatsız olduğunun farkında değildim hiç" diyip tripli bir şekilde kafamı onun tersi yönüne çevirmiş, ellerimi de göğsümde toplamıştım. "Olur mu öyle şey aşkım ben orda gergin olduğun için kurtarmaya çalışmıştım durumu. Alındın mı sen bana yoksaa" diyerek beni gıdıklamaya çalışmıştı. Zaten yalancı bir trip atarken gülmemi tutmak çok zorken, gıdıklamasına dayanamayıp gülüvermiştim. "Neyse tamam, affettim" demiştim gülmemi durdurmaya çalışırken. "Küsmüş müydün kii" diyerek daha çok gıdıklamaya başlamıştı bu sefer Taehyung. Daha fazla dayanamazken "Tama-m t-tamam valla küs me- küs- medim vallaaa" demiştim güçlükle. Gözümden yaş gelmişti artık. "He iyi o zaman" diyip bırakmıştı beni sinsi bir gülümseme sunarken. Yüzümü buruşturmuştum ben de ona, gözümden akan yaşları silerken.

"Akşam da sahte hesaptan yazıştınız demek" diyip konuyu değiştirmişti Taehyung. "Evet" demiştim iç çekerek. "Neden iç çektin öyle oğlum, iyi bir şey bu" "Evet iyi bir şey tabi, odama geçmiştim tam bi anda bildirimi görünce çığlık atmamak için zor tuttum kendimi ama işte..." "Ama ne?" "Sen de gördün mesajları, üzüldüm dediklerine yani" "Olsun iyi bir şey yine de bu. Kimsenin hakkında bir şey bilmediği, gizemli Jungkook sana açılmış" "Yani orası öyle tabi ama iyi olmasını inan daha çok isterim" "Merhametli, güzel arkadaşım benimm, bir şey sorcam sana" Sırıtarak konuyu bir anda dağıtan Taehyung'a bakmıştım, önemli bir şey mi sorucak acaba diye düşünürken "Ne oldu? Sor tabi" demiştim. "Tam olarak nasıl çarptın, anlatsana tekrardan" "YA! Taehyungg!!" O tekrar kahkalara boğulurken ben koluna küçük yumruklar savuruyordum.

"Selam"

Konuşan Yoongi hyungdu -ben de hyung diyordum artık- Arkasında Jungkook ve diğerleri de vardı. Tae'ye attığım yumruklar öylece kala kalmıştılar havada şimdi. "Aaa selam" diyen Taehyungla ben de kendime çeki düzen verip, selam demiştim hepsine.

*****

Kafeteryaya girince görmüştüm yine sarışını. Taehyung'a savurduğu küçük yumruklarla tatlı duruyordu, kim bilir ne konuşuyorlardı. Dün uyumadan önce aklıma gelen gülümsemesiyle uzun süre sonra ilk defa huzur içinde girmiştim uykuya. Ama neden onu düşünmüştüm ki? Daha sadece bi kaç kere konuştuğum bir çocuk nasıl aklıma girebiliyordu?

Önlerine geldiğimizde kafamı karıştıran düşünceler de uçup gitmişti, elleri havada şaşkın şaşkın bana bakarken o. Daha sonra toparlanıp kırmızıya dönen yanaklarıyla kafasını eğip selam demişti. Gerçekten de sevimli diye geçirmişti iç sesim.

*****

"Otursanıza" demişti Taehyung. "Saol ama dersi var hepimizin" demişti Namjoon hyung. Ardından "E görüşürüz o zamann" diyen Hoseok hyung'a el sallamış ve hepsine iyi dersler dilemiştim, Taehyungla beraber. Gözden kaybolana kadar Jungkook'un güzel sırtını izlemiştim sonrasında.

*****

Eve gittiğimde annemi salonda ağlarken bulmuştum. Çantamı fırlatıp yanına koşmuştum hemen. "Annecim ne oldu? neyin var?" demiştim bacaklarının önüne çökerken. "Ah Jimin geldin mi? Kusura bakma bebeğim, bir şeyim yok duygulandım sadece" demişti. Islak gözleri yüreğimi parçalıyordu "Ne kusuru annem anlat hadi neye duygulandın sen?" "Baban jimin... onu çok özledim" demişti sonlara doğru omuzları sarsılırken, anında dolan gözlerimle sıkıca sarılmıştım anneme. "Ben de çok özledim annem... ben de..." "Yavrum benim" diyip dolamıştı o da kollarını bana. Birlikte ağlamıştık bir süre

Love U PlayboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin