Dear Hyunlix (Düzenleniyor...)

Part 2

[DÜZENLENMİŞ BÖLÜMDÜR BU YÜZDEN YORUMLAR OTOMATİK OLARAK SİLİNMİŞTİR.]

~~~~~~~~

Dear Hyunlix
Part 2

"Hey, Hyunjin, Hyunjin!"

"Hyunjin kalksana hadi!"

"Jisung gerçekten çok uykum var."

"Geç kalacağız tren kaçacak ya da daha kötüsü babam uyanacak."

Hyunjin bu lafı duymasıyla gözünü araladı. Ve yavaş yavaş tüm gözlerini açtı. Yerinden doğruldu ve bir kaç saniye kendine gelmeye çalıştı. Elini yüzünü yıkamak için ayaklandığında Jisung herşeyi hazırlamış koridora dizmişti.

"Hanie, saat kaçta kalktın acaba? Bu kadar şeyi nasıl yaptın hemen de."

"Ya sen kuzenini bilmiyor musun bee. Beş buçuktan beridir ayaktayım. Tüm bavullar hazır."

"Eee, kıyafetlerimi nasıl giyineceğim? Bavulları kapamışsın."

"Hyunjin yemin ederim hiç mi almadın benden zekiliği canım kuzenim ya, açıcaksın bavulu alıcaksın tabii ki de. Beynin mi dondu?

"Evet, şuan hâlâ kendime gelemiyorum, bildiğin gidiyoruz Jisung."

"Gidiyoruz..."

Diyip iç çekti. Daha sonra dalıp giderken bir anda yine eski enerjik haline dönerek

"Haydi hemen üstünü giyip hazırlan bende giyinmeye gidiyorum, hemen çıkalım."

Jisung önceden hazırladığı kıyafetleri alarak ilk önce aynaya bakarak üstüne tuttu, tatlıca gülümsedi.

Kıyafetleri özenli bir şekilde yavaşca giyinip aynaya baktığında o kadar güzel hissetti ki. Hayaliydi şehirde yaşamak, giyinmek, çalışmak. Ve şimdi gidiyordu.

Babasının şehire giderken giyindiği kıyafetler bir yatağın altında hurcun içindeydi. Hepsini dökerek ortaya koymuş Hyunjin ve kendisinin bavuluna dağıtmıştı, kendi kıyafetlerinden ise sadece oraya ve oranın tarzına uygun olabilecekleri koymuştu.

Kendine aynada bakıp bakıp gülümserken içerden bir söylenme sesi geldi.

"Senin yapacağın bavulda bu olurdu anca zaten, neredesin Jisung?"

Sonra Jisung'un olduğu odaya girdi.

"Jisung sikeyim seni, bu kıyafetler de ne?"

"Ne varmış?"

"Bunlar benim değil ki?"

"Hyunjin orada bu kıyafetleri giyinmeyi düşünmüyordun herhalde. Şu yatağın altındaki hurç varya, onun içinden çıkardım."

"Bunları mı giyineceğim ben şimdi?"

"Hyunjin cidden niye bu kadar kıtsın, evet dedim ya git giyin hadi geç kalacağız."

Hyunjin isteksizce ilerleyerek odasına gitti. Üstünü çıkarıp giynirken morali bozuktu ama bir yandan da güzel hissediyordu. Rahat olmak, her zaman ki gibi olmak istiyordu. Ama bir yandan da değişikliğin ona iyi geleceğini de biliyordu.

Üstüne giyindiği kalın kahverengi takım elbise, siyah kravatı, taranmış uzun saçları, pürüzsüz mükemmel yüzüyle harikaydı. Ama aynaya baktığında ise çok garip hissediyordu.