6. BÖLÜM / SAKLIMDASIN

531 87 14
                                    

Devam etme kararı aldığımı bilmenizi isterim. Yavaş yavaş olaylara giriş yaptık sayılır. Gerçekler bir bir ortaya çıkacak. Savaş sandığınız kadar kötü mü yoksa daha mı kötü ilerleyen bölümlerde anlayacağız.

Keyifli okumalar

***

Gizlesem seni kalbimin ta içine, yine görürler mi? Saklasam seni yüreğimin en ötesine, hiç çıkarmasam oradan... Saklımda desem adına, aşk değil saklımdasın desem...

Küf kokan duvarlar, tavandan sarkan zincirler ve o zincirlere bağlanmış bir adam... Yüzü kandan görünmüyor. Diyar kollarını tutan ellerden kurtulmak istedikçe baskı daha da kuvvetlenirken çırpınışlarının hiçbir fayda sağlamayacağını anlamıyordu.

"Bırakın onu!" diye bağırdıkça iğrenç bir kahkaha kulaklarına doluyordu.

"Onu kurtarmak senin elinde..."

"Ne yapmamı istiyorsunuz?"

Öne atılmak istedikçe bedenini geri çeken kolların kıskacından kurtulamıyordu. "Ona iyi bak." diyen sesi takip ediyor ama kime bakması gerektiğini göremiyordu.

Zincirlere bağlanmış olan bedenin öne düşmüş başını saçından tutarak geri çeken kolu takip ederek kan revan içindeki yüzü görmeye çalıştı.

"Bırak öldürsünler, sakın kabul etme!" diyen hiddetli sesin sahibini seçebildiği an dudakları arasından güçlü bir çığlık koptu.

"Savaş!"

Çırpınıyor adını haykırıyordu ama bir faydası olmuyordu. Ona bir türlü ulaşamıyordu. Sert bir kolun boğazına dayandığını hissettiği an nefesi kesilir gibi oldu. Gözlerini sıkıca kapatıp başını salladı. Görmek istemiyordu onu o halde. O bu kadar güçsüz değildi.

"Aç gözlerini..."

Kaba sese itaat etmeyi reddederek başını salladığında boğazındaki el nefesini daha çok kesti. "Gör bak ne halde."

Gözlerini zorlukla araladığında karşısında Turan'ı gördü. Savaş, Turan'ın saçlarına geri çekmiş darmadağın ettiği yüzü ona gösteriyordu.

" Turan... Yapma, yapmaa, bırak onu!"

Boğazını sıkan el geri çekilip de bedenini öne ittiğinde dizleri üzerine çöktürülmüştü.

"Bana çalışacaksın."

"Yapamam."

"Yapacaksın. Onun haline bir bak. Başka şansın var mı?"

Diyar son bir kez daha dövülen beden için çığlık attığında karşısında bu defa tepki vermemek adına dişlerini sıkan Savaş'ı gördü.

"Öldürün!" deyip geri dönen adamın arkasından "Gitme!" diye yalvarırcasına seslendiğinde "Onu unutacaksın! Kabul ediyor musun?" diyen hırs dolu sese olmaz dercesine başını salladı.

"Öldürün."

Çaresizdi Diyar. Çok çaresiz hissediyordu. Kabul ederse ne olacaktı? Onu bırakacak mıydı? Ya ondan nasıl ayrılacaktı, ayrılabilecek miydi?

"Dur! Kabul ediyorum."

"Doğruyu bulacağına emindim."

"Savaş... Ona zarar vermeyin."

"Sayende yaşayacak ama bir ömür boyu yarım bir adam olarak kalacak.

Diyar soluk soluğa gözlerini açtığında üzerine eğilmiş Savaş'la göz göze geldi. Onun gece karası gözlerine bakarak yüzünü buruşturdu ve alelacele dizlerini karnına doğru çekti. Başını dizleri arasına saklar saklamaz kollarını dizlerine sarıp ağlamaya başladı.

KARANLIKLAR İÇİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin