[ ⭑ 24 ] :: Güneşin Batmadığı Yer

273 39 35
                                    

The Champion: ATLANTIS

― ― ― ― ―

♪ # Bad Omens, Like A Villain

― ― ― ― ―

XIV
Güneşin Batmadığı Yer

― ― ― ― ―

Mayıs 2016
Boston, Massachusetts

― ― ―

"Merdivenlerden koşmaman gerektiğini sana söylemem mi gerekiyor cidden? Sen yirmi bir yaşındasın!"

Yüzüne gururlu ve özgüvenli bir ifade yaydı hemen. "Yetmiş bir yaşıma da gelsem babamın prensesi olmayı asla bırakmayacağım, alışsan iyi edersin."

Bucky yüzündeki çapkın ifadeyle Astrea'ya doğru yaklaştı. Bucky genç kadının üzerine yürürken Astrea da gittikçe geriliyordu, ta ki sırtı duvarla birleşip kaçacak yeri kalmayana dek. Yüzünü eğdi ve nefesleri birbirine karışacak kadar yaklaştı ruhuna, kalbine, gülüşüne, bakışına taptığı kadına. "Benim için de her zaman bir tanrıça olacaksın."

Astrea güzel ve içten bir gülüşle ona karşılık verdi, sonrasında adamın dudaklarına doğru uzandı. Bir öpücük bırakıp geri çekilmekti niyeti ama Bucky'nin onu bırakmak gibi bir düşüncesi yoktu, bu yüzden kendini geriye çekip dudaklarını ayırdı. "Bunu devam ettirmeyi çok isterim yakışıklı, ama babam gelmek üzere ve benim hazırlanmam gerek."

"Bir yere mi gidiyorsunuz?" Bucky'nin meraklı sorusuna gülümserken başını salladı dehâ kadın. "Yeni bir ittifak kurmaya, bilim dünyasında çığır açacak bir ittifak. Şimdi özgür bırak beni, detaylar döndüğüm zaman."

Bucky'nin dudaklarına kısacık bir öpücük daha bırakıp kolları arasından kaçan Astrea merdivenlere koştu ve odasına ilerledi. Üzerindeki pijamalarını çıkarıp bir kenara savururken giyinme odasına girdi. Siyah renkli AC/DC tişörtlerinden birini askıdan alırken altına giymek için mavi kot şortunu arıyordu. "Kida, mavi kot şortum nerede? Sakın bana nereye koyduysan oradadır falan deme, giderayak işlemcini yakmayayım."

"Arkandaki dolabın üçüncü rafına bakmalısın, patron."

Arkasına dönüp hızlıca dolap kapaklarını açtı ve üçüncü rafa elini attı, aradığını bulunca kapakları tekrar kapatıp ayakkabılığına ilerledi. Beyaz spor ayakkabılarını ve siyah Chanel güneş gözlüklerini aldıktan sonra hep kullandığı sırt çantası içeride olduğundan sırt çantası aramaya girişmeyerek giyinme odasından çıktı.

Tişörtünün eteklerinin bir kısmını şortuna sıkıştırıp bir kısmını dışarıda bıraktı, güneş gözlüğü kutusunu çantasının yanına bırakıp makyaj masasının başına oturdu. Çekmecelerden üçüncüsünü açıp takı koleksiyonuna bir bakış attı, ardından sportif kombinine uyacak bir kolye ve bilezik seçip çekmeceyi kapattı. Yüzüne renk verecek kadar makyaj yaptıktan sonra saçlarını kabarttı ve telefonu ile gözlük kabını çantasına tıkıp odasından çıktı.

"Quinjet piste iniş yaptı, Stark."

Astrea önce merdivenlerden aşağıya, oturma odasında oturan Bucky'ye doğru seslendi. "Çıkıyorum!"

ATLANTISHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin