Yetişkin okurlar için uygundur!
GÜZEL SEVEN ADAMLAR SERİSİ-2
MAFYA
__________________
Aşka Tutunan Eller'deki Sema ve Cihan'ın Hikayesi...
Usulca akan gözyaşlarımı sildi. Sonra ellerimi ellerinin arasına alıp avuç içlerimi öptü. İçim titrerken konuş...
Evet sevgili okurlarım. Yeni bölüm geldi:) Şimdi siz ekrana dokunduğunuzda sol köşede bi yıldız var. Siz o yıldıza bastığınız zaman mükemmel derecede parlıyor. Birde yanında bi kutucuk var ve siz oraya yorum yaptıkça yazarınız çok mutlu oluyor. Satır arası yorumlarınızı bekliyorum :) Desteklerinizi de bekliyorum :) Multideki şarkıyı kesinlikle dinleyin:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ben de ona karşılık verdim. Konfetiler patladı, çığlıklar, alkışlar havada uçuştu ve ben en mutlu olduğum günlerden birini daha yaşadım.
Bizim masalımız asıl şimdi başlıyordu. Mutlu başladı evet ama nasıl biteceğini bilmiyorduk...
□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□□
"Yavrum neredesin? Kimbilir şuan kimlerlesin ooo..." Hem makyajımı yapıp hem şarkı söylerken belime dolanan kollarla irkildim.
"Buradayım bebeğim." Diyen Cihanla gülümseyip yüzümü ona çevirdim.
"Günaydın nişanlım." Deyip yanağına bir öpücük kondurdum. Gözlerini kapatıp iç çekti.
"Sözlümden nişanlıma terfi ettim, bir ay sonra da kocacığım dersin artık ha?" Deyip göz kırptı.
"Bizim kız biraz odun Cihancığım o diyemez öyle şeyler." Diyen iç sesime göz devirip gülümsedim ve Cihan'ın yüzünü seyre daldım.
"Peki sen bana ne diyeceksin?" Sorumla belimdeki eli sıklaştı. "Sen benim bebeğimsin ve hep öyle kalacaksın." Dedi ve dudaklarıma tutkulu bir öpücük bıraktı. Öpüşüne karşılık verirken telefonum çaldı. Cihan sinirle geri çekildi. Bu haline güldüm.
"Eminim o Barkın denen it arıyordur! Zaten kabus gibi çöktü üzerimize!" Dedi ve telefonuma uzanıp arayana baktı. Bana dönüp 'ben demiştim.' bakışını atıp telefonu elime verdi. Kahkaha atıp telefonu açtım ve kulağıma koydum.
"Bu gece nöbetçisin ya, seninle beraber kimlerin nöbeti olduğunu öğrenmemi istemiştin. Ben, Deniz, Atakan ve yeni gelen pratisyen doktor Sancer hepimiz nöbetçiyiz. Asistanlarımız dahil. Gerçi senin asistan doktorun hala yok ama neyse." Deyip güldü. Göz devirdim. Lizbon ineği!
"Öyle bir inek mi varmış? Vay, dur Google'dan hemen bakayım."
Konuşan iç sesime de göz devirdim. Hepsi manyaktı. Derin bir iç çektim. Yarın sabah 8'e kadar nöbetim vardı ve mental sağlığımın bunu kaldıracağından pek emin değildim açıkçası. Bir de yarın yılbaşı. Dün gece Cihan'ın Arca'yla konuşmasından yarın gece için bir şeyler plandığını anlamıştım. Umarım nöbette çok yorulmaz ve Cihanla güzel bir yılbaşı geçiririm.
