Batan Gemi

189 21 12
                                    

Elinde ne kalmıştı? Etine saplanan cam kırıkları kesikler ve KAN! Kan bunca zamandır zaten içmiyormuydu. İnsanlar şaraplarını dikip eğlenirken. Kan gölünde iblisleri avlamıyormuydu. Alışıldık değilmiydi onun için? Öyleydi. Ne kaybedebilirdiki? Hapse girse ne olurdu? Müebbet yermiydi. Bu fikirle güldü.

Atak Felix hadi Felix Kan kan kan kan kan kan kan kan kan kan öldür parçala SALDIR!

ÇIK AKLIMDAN İBLİS!

Gözlerini kaldırımda açtı. Hala Drunk Ghosttamıydı? Hayır. Sızlayan bedenini güçlükle yerden kaldırdı. Bacaklarındaki sızı öylesine güçlüydüki acıyla yere kendini geri bıraktı. Bacaklarındaki derin kesiklerden kaslarını görebiliyordu. Kanlar içindeydi ve yürümesi neredeyse imkansız durumdaydı. Yarıklar çok derin ve fazlaydı. Sırtını yasladığı duvardan yardım alarak göz yaşları içinde ayağa kalktı. Evinin bir sokak aşağısındaydı. Duvarlardan tutuna tutuna eve ilerlemeye çalıştı. Kimi zaman gözü kararıyor kimi zamansa duvardan destek aldığı eli kayıyor dengesini kaybediyordu. Zorlukla eve ulaştığında daha fazla dayanamamış ardından kapattığı kapının dibine yığılmıştı. Sürünerek ecza dolabına ulaşmayı başardığında ayağa kalkıp uzanacak gücü kendinde bulamadı. Koltuğun üzerinde duran televizyonun kumandasını cam dolaba fırlatıp içindekilerin yere dökülmesini sağladı. Elmacık kemiğine isabet eden cam parçası ufak bir kesik açmıştı. Tentürdiyot şişesinin kapağını açıp bacaklarından aşağı döktü. Hissettiği acıyla gözleri kararmıştı. Bilinci gidip geliyor ayık kalmakta zorlanıyordu. Yerde eliyle dikiş paketini aradı. Kararan gözleri yavaş yavaş açıldığında paketi kavrayıp dişleri yardımıyla açtı. Uzun ipin ucundaki çengel iğneği kavrayıp yaranın kenarına getirdi. Kanama durmamıştı. Hala kanıyordu. Zorlukla su doldurduğu küvete kendini bıraktığında su kızıla boyanmıştı.

Seni öldüreceğim Soo So j ji nn

Hissettiği acıya daha fazla dayanamayıp direnmeyi bıraktı. Elinden kayan çengel ,mermer zeminde metalik bir ses çıkarıp yuvarlanmış Felixse gevşeyen kasları yüzünden iyice suya batmış kulaklarına dolan su ile beyni derin bir sessizliğe bürünmüştü. Yavaş yavaş bilincini kaybedip gözlerini kapamıştı.

Hyunjin'den

Felix bugün okula gelmemiş ve aramalarımada cevap vermemişti. Büyük ihtimalle çok yorulduğundan uyuyordu. Daha fazla rahatsız etmemek için aramayı bıramıştı.
Öğle saatlerinde Hyunjin tekrar Felix'i aramış ama ulaşamamıştı. Evine gidip kontrol etmeye karar verdi ve motoruna atlayıp okulu gerisinde bıraktı.

Umarım yatağında güzelce uyuyorsundur Lix. Beni korkutuyorsun.

Felixten

Uyandığında yaralarına ve ıslak kıyafetlerine aldırmadan dolabından topuzunu aldı. Uzun zincirin ucundaki büyük dikenli topu yerde sürükledikçe. Ahşap parkede derin izler açılıyordu. Beyni adeta donmuş gibiydi. Hiç birşey düşünemiyordu. Zihninde tekrar tekrar dönen tek bir cümle vardı

Seni öldüreceğim Soojin

Ağır adımlarıyla düşe kalka epey bir yol yürüdü. Drunk Ghost'a gelmeyi başardığında kim bilir kaç saat geçmişti. İnsanlar yol boyunca korkan gözlerle kendisine bakıp hızla ondan uzaklaşmışları.

Herşey bitti Soojin.

Elindeki zincir yardımıyla dikenli topu yerden havalandırıp kalan son gücüyle havada döndürdü. Hedefi gözüne kestirdiğinde zincir yardımıyla yönlendirip neon tabelanın altındaki camı büyük bir gürültüyle indirmişti. İçerideki insanlar şok ve panik içerisinde bağırışırken Felix içeri dalmış bir buldozer gibi etrafı yıkıyordu. Güvenliğin kendisini durdurmak için geldiğini fark edince elinde tuttuğu zinciri kırbaş gibi yüzlerine vurup bayılmalarına sebep oldu. Sesi çıktığınca bağırıyordu.

SEN BİTTİN SOOJİN!

Sesi tıpkı sarhoşlarınki gibi çıkmıştı. Sarhoştan farkı yoktu aslında sadece kafayı alkol yerine acıyla bulmuştu. Soojin dehşet içinde olay alanına geldi.

- SEN NE YAPTIĞINI SANIYORSUN!

Felix Soojin'in çoktan polisi aradığını fark etmiş topuzu bir kez daha havalandırıp karşısındaki aciz bedenin feci ölümünü zevkle izlemişti. Topuzu Soojin'in başından ayırıp koşarak uzaklaşmaya çalıştı ama parçalanan bacakları buna izin vermedi. Kendini zorladı. Hızlanmıştı ama yeterli değildi. Daha çok zorladı. Yaraları tekrar kanamaya başlamıştı. Yoldan bi taxi çevirdi.

- Hastaneyemi?

- Hayır düz ilerleyin ben tarif edeceğim.

Evine vardığında parayı ödemek için cüzdanını çıkarttı ama içi bomboştu.

- Hay lanet olsun. Hemen döneceğim.

Evde kalan son parasınıda taxiciye verip yollamıştı. Banyoya yönelmiştiki gücü tamemen bitmiş artık yatmaya alıştığı soğuk zemine tekrardan yığılmıştı.

Hyunjinden

Felix'in evine yaklaştığındaki kalabalık hızını kesmiş hatta motorunu bırakmasına sebep olmuştu. Biraz daha yaklaşıp motordan indiğinde ambulans ve polis aracını fark etmiş panikle kalabalığı yarıp ambulansa ilerlemişti. Gördüğü mazara karşısında şok geçirmiş öylece kala kalmıştı. Bir hemşire yanına yaklaşıp birşeyler söylüyordu ancak sesler uğultuya dönüşmüş mantık kavramı aklından sıyrılmıştı. Ekiplerin yardımıyla ambulansa binip kanlar içinde yatan Felix'e baktı

Sana bunu kim yaptıysa bedelini misliyle ödeteceğim kardeşim

FATAL LOVE ~ HYUNLİXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin