Felixten
Olay mahalinden ayrılıp hızlıca izini kaybettirip markete girdi boş boş reyonlara bakınırken aklında Hyunjin vardı. Dayanamayıp sessiz bir köşeye geçip rehbere girdi. İsmi ilk sıradaydı parmağını isminin üstünde gezdirdi. Tereddüt ediyordu arasa ne diyecektiki? Ama birşey kaybetmezdi çünkü kaybedebileceği birşey kalmamıştı. Ekrana tıkladı ve telefon bir kaç çalışın ardından açıldı
- Hyunjin özür dilerim lütfen beni dinle...
Arkada duyduğu sesle duraksadı sanki dev bir pervane çalışıyordu ritmik bir şekilde aynı ses tekrar ediyor ve ardından rüzgarın uğultusu geliyordu.
- Neyi dinleyeyim Felix?
- ...
- Felix?
İsmini duymasıyla kendine geldi
- Lütfen özür dilerim affet beni gerçekten tekrar olmayacak söz veriyorum.
- Boşuna dil dökme 1 hafta seninle konuşmayacağım başka birşey varmı?
Az önce kendisine saldırmışlardı ve şuan Hyunjinede saldırmış olabilirlerdi belkide belli etmemeye çalışıyordu. Arka plandaki seslere iyice odaklandı pervane sesi... Köpekler...
- ...
- Felix? Sen nerdesin?
- ...
Hyunjin nerde olabilirdi? Kim saldırmıştı nasıl öğrenecekti. Aklına gelen fikirle hızlıca telefonu kulağından çekip ekrana baktı. 0.48 sn 0.49sn 0.50sn tam elli saniye onu telefonda tutmuştu böylece artık yerini tespit edebilirdi. Hızlıca JJ in gösterdiği kodları girip marketten ayrıldı konumunu bulmuştu.
- Felix!
- Burdayım... Sadece bu üzüyor...
Hızla koşmaya başladı bulunduğu yere yakındı ve yetişebilirdi.
- Başka birşey varmı?
- Hayır...
- Peki.
Telefonu cebine atıp var gücüyle koştu. 4. Sokaktan girdiğinde önüne çıkan topcancıya girdi. Tahmin ettiği gibi mekan burasıydı. Hızla etrafı gözleriyle taradığında masa altındaki yer kapısını fark etti. Acele ama sessiz şekilde kapağı açıp ilerledi Hyunjine vermediği silahını kasığına yerleştirdiği yuvadan çıkarıp hazırlandı ve 3 er 3 er basamaklardan indi.
- Son sözün ne?
- Özür dilerim Felix hayatını mahvettiğim için... Seni böyle bırakıp gittiğim için...
Felix tetiği çekti ve hiç düşünmeden kendisine arkası dönük olan adamı tam kafasından vurup duygusuz bir ifadeyle diğer adamlarıda seri atışlarla kurşuna dizdi.
Hyunjin şaşkınlıkla gözlerini araladığında karşısında Felixi görmeyi beklemiyordu.
- Felix?
- Hyunniemmm
Koşup sıkıca elleri bağlı olan Hyunjine sarıldı ve göz yaşlarını tutamadı
- N ne demek yha hayatımı mahvetmek... bırakıp gitmek...
Hıçkırıp yüzünü boynuna gömdü.
- Güzelim ağlama hadi gidelim artık burdan evde konuşuruz tamam mı?
- h hı hm
Felix Hyunjinin bağlı ellerini ve ayaklarını çözüp tekrar sarıldı. Hyunjinde sıkıca sarılıp saçlarından öptü.
- Şimdi seni anlıyorum ve söz bir daha asla yapmayacağım...
- Hatanı anladıysan sorun yok ve sen beni nasıl buldun?
Felix gözlerini silip silahı yerine koydu
- Arkadaki sesler dikkatimi çekti bi de şu 50 saniye şeyinden işte.
Hyunjin gülümseyip tek kolunu Felixin beline sardı.
- Günlerdir olay üstüne olay artık dinlenelim hm? Ne dersin?
- Olurrr.
- Gel buraya katil bebek
Felix gülümseyerek kollarını Hyunjine uzattı Hyunjinse bir bebekmiş gibi kucakladı.
- Eve gidelim Hyunnie
- Gideceğiz bebeğim ama oyun oynarken çok dağıttın burayı hadi biraz toparlayalım.
Duvara dizili varillerden birini delip boylu boyunca akıtarak bir yol çizdi. Arka kapıya ulaştığında varili kenara fırlatıp cebinden çakmağı çıkardı ve çakıp fırlattı. Gülümseyerek oradan uzaklaştı. Kucağındaki Felixi yanağından öpmesiyle mekan büyük bir gürültüyle arkalarında patlayarak alev aldı.
- Bizim aşkımız ölümcül Hyunjin kkkk
- Öyle güzelim ölümcül...
Evettttt yavaaş yavaş sona yaklaşıyoruz içimde bir hüzün var ühü... Ama hemen bitirmeyeceğim biraz daha var ama az kaldı evettt neler düşünüyorsunuz nasıldı sizce?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FATAL LOVE ~ HYUNLİX
FanficKüçük kasabanın kirli adamı Hyunjin ve Hyunjine karşı saplantılı hisleri olan Felix tanıştıkları günden itibaren tüm dengeleri altüst edip sınırları yıktılar. Küçük kasaba kumarhanesinde başlayan minik oyun birçok ülkede tehdit yaratacak bir hal al...