19.BÖLÜM: "5.4.5.9.2"

9 1 0
                                    

Selam sevdicekler^^

Uzun bir bölümle geldim. Kulaklıklarımızı takıp aşağıya bıraktığım şarkıları açalım. Keyifli okumalar dilerim. Seviliyorsunuz...

Okumaya başlamadan önce bir zambak bırakalım⚜️

Şarkılar : Son Feci Bisiklet- Zaman Yok 
Evgeny Grinko- Dusty Room

Şarkılar : Son Feci Bisiklet- Zaman Yok  Evgeny Grinko- Dusty Room

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

19.BÖLÜM: "5.4.5.9.2"

'Yedi artı bir, artı Masal.'

Uyku göz kapaklarımı açmama izin vermezken sabahın erken saatlerinde odaya vuran güneş gözlerimi rahatsız ederek zihnimin ayılmasını sağlamıştı. Boynuma vuran sıcak nefeslerin sahibinin varlığını hatırladığımda hızlanan kalbimle eş zamanlı olarak gözlerimi açtım. Ares, kolunu karnıma sarmalayıp, bacağını üzerime atarak ağırlığını üzerime vermişti. Başını boynuma gömmüştü ve düzenli aldığı nefeslerini ağır ağır boyun girintime bırakıyordu. O, nefesini bıraktıkça gülmemek için verdiğim savaş zorlaşıyordu. Saçlarının arasındaki elimi çektim ve kolunun üzerine yerleştirdim. Başımı yüzüne çevirip kapalı gözünün üzerine küçük bir buse bıraktım. Bu pozisyona nasıl geldiğimiz hakkında fikrim yoktu.

Ares soğuk havayı aldırmadan güneş ufukta görünmeye başlayıncaya kadar, duymamı istemediği hıçkırıklarını elleriyle engellemeye çalışarak terasta oturmuştu. Her şeyi görmüştüm, duymuştum, iliklerime kadar hissetmiştim ve acısına ortak olarak sessizce gözyaşlarımı dökmüştüm. Yanına gitmemek için verdiğim mücadeleyi kaybederek gözyaşlarımı silip yataktan kalkmıştım. Beni gördüğünde sırtını dönerek güzel gözlerini benden esirgemişti.

Yüzünü döndüğünde varlığımı sonradan fark etmiş gibi davranarak, "Lilya? Bende şimdi yanına geliyordum, neden uyandın?" demişti.

Gözlerinde ne kadar yorgunluk varsa dudaklarına bir o kadar büyük gülümseme eklemişti. Oyunculuğunu istediği kadar sergileyebilirdi. Ben onun yorgun bakan gözlerinin ardını, yaralı kalbinin derinliklerini görebiliyordum.

Tıpkı onun gibi oyunculuğumu konuşturarak, "Su içmek için kalkmıştım, seni yanımda göremeyince merak ettim..." diyebilmiştim.

"Uykum kaçtı, uyandırmayayım diye terasa çıktım. İçeri girelim üşüme..." diyerek yalanına devam etmişti.

Dışarıda geçirdiği vakit boyunca fark etmediği soğuğu sıcak elimi tuttuğunda irkilerek hissetmişti. Buz tutmuş parmaklarının arasına parmaklarımı geçirip odaya çekiştirdiğimde direnmeden benimle birlikte yürümüştü. Yatağına uzanmasını sağlayıp üzerini sıkıca örtmüştüm ardından yanına kıvrılıp ağlamaktan kan çanağına dönen gözlerini izlemiştim. Dakikalar içinde uykuya daldığında kapanmaya zorlayan göz kapaklarımın istediğini elde etmesine izin vermiştim.

ZAMBAK-SIRLAR (DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin