5.BÖLÜM: "KORKU"

45 29 11
                                    

Bölümü yazarken çok eğlendimmm. Bırakıp kaçıyorum size de keyifli okumalar ballar. Seviliyorsunuz... 

Okumaya başlamadan önce bir zambak bırakalım⚜️

Şarkılar: Athena- Kafama Göre

Can Ozan- Öyle Kolay Aşık Olmam
Dolu Kadehi Ters Tut- Tanrının İşi

Can Ozan- Öyle Kolay Aşık OlmamDolu Kadehi Ters Tut- Tanrının İşi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

5.BÖLÜM: "KORKU"

'Üşüyordum, korkuya sarıldım...'

Kahverengi gözlerimi kocaman açmış masmavi gözlerine şaşkınlıkla bakıyordum. Eli hâlâ dudaklarımın üzerinde kapalı olduğu için garip sesler çıkarıyordum ve çırpınarak güçlü ellerinden kurtulmaya çalışıyordum. Anlaşılan bu kasları boşuna yapmamıştı çünkü kurtulmak bir yana dursun hareket dahi edemiyordum. Ne olduğunu anlamış değildim. Dün akşam birlikte kahve içip yıldızları izlemiştik, şimdi ne oldu da böyle davranıyordu?

Ares kimdi? Nasıl biriydi? Bir insanı tanımadan bu kadar yakın davranmamam gerekiyordu. Bu an ise düşüncelerimin kanıtıydı.

"Lilya! Dur artık!" Duraksadım ve gözlerinin içine bakmaya devam ettim. "Şimdi elimi çekeceğim ve seninle bağırmadan konuşacağız. Tamam mı?" Yutkundum. Sanki anlayabilecekmiş gibi ağzımın içinde lafı geveledim ve başımı salladım. Ellerini çekince o konuşmadan ben ona çemkirdim.

"Ne yapıyorsun Ares! Çıldırdın mı sen?! Yüzüne ne oldu?! Kim yaptı bunu?!" 

Bir elini beline, diğer elini burnunun kemerine koyup hafifçe sıktı. "Bağırma Lilya." dedi dişlerini sıkarken, "Arabanın anahtarı sende mi?" derken etrafı tedirgince kontrol ediyordu.

"Anlatırken ağzının suyunu akıtan Porschen'e ne oldu?"

"Uzatma Lilya, anahtar sende mi değil mi?" Çatık kaşları daha ne kadar çatılabilirdi bilmiyorum. Sertçe yutkundum. Bu hali gerçekten korkutucu görünüyordu. Bu ana kadar gerçek Ares'i tanımadığımı fark ettim. 

"Bekle burada!" dedim onun gibi etrafı kontrol ederken fakat bunu neden yaptığımı bende bilmiyordum. Huzursuz nefesini vererek başını salladı.

Çarçabuk okulun çıkışına gittim. Bugün Volkan abi yoktu, bu yüzden bizi okula Metin bırakmıştı. Beni görünce yaslandığı duvardan doğruldu ve merak dolu gözlerle yanıma geldi. Metin'in benim yaşlarımda olduğunu tahmin etmek zor değildi. Okulu yok muydu bu çocuğun? Altın sarısı saçlara ve kahverengi harelere sahipti. Yanağında ise elmacık kemiğinden başlayıp çenesine kadar yol izleyen bir iz vardı. Bunun anısını merak bile etmek istemiyordum.

"Bir sorun mu var Lilya Hanım?" 

"Hayır, arabanın anahtarını alabilir miyim?"

"Neden? Arabada bir şey unuttuysanız getireyim ben." 

ZAMBAK-SIRLAR (DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin